MÜBAREK ZEYTİN AĞICIMA DOKUNMA

MÜBAREK ZEYTİN AĞICIMA DOKUNMA

Yaklaşık sekiz bin yıl öncesinden bu yana dünyaya sağlık, güzellik ve lezzet veren Zeytin ağaçları, ağır büyüyen oldukça uzun yaşayan kadim, mübarek bir ağaçtır.

Hz. Muhammed s.a.v., Hz. İsa a.s., Hz. Musa a.s. öncesine dayanır. Tanrıların tarihi kadar eskidir Zeytin ağacı. Helenistik dönemde bile ( Antik Çağda ) Zeytin ağacı kutsal sayılırdı ve Zeytin ağacına zarar verenler ya ölümle cezalandırılır ya da sürgüne gönderilirdi.Hem inanç itibarı ile kutsal sayılan, hem de insanlığa bu kadar faydalı olan bu ağaca zarar vermeye yönelik bir yasanın çıkartılması, temelinde rant ve çıkara dayanan bir zihniyetin olduğunu göstermektedirBu kadar kutsal olan ve insanlık için önem arz eden bir ağacın zarar görmesine sebep olanların hangi kitaba hangi inanca sahip olduğunu anlamak gerçekten güç.Peygamberimiz s.a.v. “Zeytin ağacından faydalanın ve mübarek bir ağaç olduğu için koruyun” diye söylemiş önemini dile getirmiştir.Mustafa Kemal Atatürk’ünde Mübarekliğine ve kutsallığına inandığı insanlığa ve ülkemize faydasından dolayı 1939 yılında çıkarttığı özel bir yasayla Zeytin ağacının önemini ortaya koymuş ve koruma altına almıştır.Bu gün Zeytin ağacına zarar vermek isteyenler; çıkarı, menfaati, rantı için, dünyada sonsuza kadar kalacaklarmış gibi, gözleri körleşmiş, ruhları kaybolmuş bir anlayışla; hem doğaya, hem insana, hem kutsallığa zarar vermekten çekinmiyorlar.Zeytin ağacının bir diğer yönü ise barış ve hoşgörüdür. Barışın ve hoş görünün sembolü olan zeytin ağacına zarar verenler, barışı ve hoşgörüyü tanımayanlar, bilmeyenler, barışa ve hoşgörüye zarar vermek isteyenlerdir.Antik çağda yaşamış filozof ve düşünür, İzmir doğumlu Homeros,  Zeytinyağını sıvı altın olarak tanımlamıştır. Bu gün bu yasayı çıkartmaya çalışanlara inat Zeytin ağacının ve zeytinin önemini binlerce yıl öncesinden dile getirmiştir.İnsanlık tarihi boyunca,  insanların zeytine nasıl önem verdiği ortadır. Sayın BAŞ- BAKAN olaylara bir BAŞ-BAKAN olarak bakıp, değerlendirmesi ve incelemesi gerekir. İnsanlık için zeytinin mi, tesisin mi daha önemli olduğunu kavramış değil.

Zeytini yok edersek, hava kirlenir, su kirlenir, toprak kirlenir.

Bu güne kadar bereketli Anadolu toprağında yetişen altın başak buğdayı bitirdiniz, ithal eder hale geldik. Beyaz altın Pamuğu bitirdiniz, hayvancılığı bitirdiniz, samanı bile ithal eder hale geldik.

Kısaca, bütün tarımı bitirdiniz. Şimdi sıra ZEYTİNDE Mİ ?

İktidar Zeytin yasasını 2002’den bu yana altı kez parlamentoya getirdi ve reddedildi şimdide torba yasayla geçirmek istiyorlar.Kanun tasarısı “25 dekar altındaki Zeytinliklerin zeytinlik olmadığı” iddiasını taşıyor ve 3573 sayılı kanunun 20. Maddesini fiili olarak ortadan kaldırmak istiyor. Halbuki Türkiye de 25 dekarın üstünde zeytinlik alan bulmak güç. 25 dekarın altında kalan alanlar talana açık olacak. Değişikliklerle Nükleer ve termik santrallerin de önü açılacak.Zeytin ağaçlarının yok edilmesine yönelik bu yasa teklifinin kime hizmet ettiği, kimin faydasına, kimin çıkarına olduğunu sormak ve takip etmek bizim, Cumhuriyet Halk Partililerin en büyük sorumluluğudur.

Kirli ellerinizi kadim mübarek Zeytin ağaçlarımızdan çekin …

Bu ülkede iki şeye dokunulmaz;  bir Güvercine, bir de Zeytine …

unnamed-(2)-213.jpgunnamed-(1)-229.jpg

19055256_812895358872910_6279051764312701841_o.jpg

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.