Cinsiyet eşitliğine dair farkındalık her geçen gün artarken, bazı ülke ve bölgelerin bu konuda henüz yeterli koşulları yaratamadığı görülüyor. World Bank’in yayımladığı son veriler, dünya genelindeki çalışma çağına erişmiş 2,4 milyar kadının halen erkeklerle eşit haklara sahip olamadığına işaret ediyor. Cinsiyet eşitliğine dair küresel reform hızının da son 20 yılın en düşük seviyesinde kaldığını belirtiyor. Cinsiyet eşitliğinin en fazla hayata geçirildiği 36 ülke arasında ilk üçte Norveç, İsveç, Avustralya bulunurken, Türkiye 56,5 endeks değeriyle 35. sırada kendine yer buluyor.

Türkiye'deki cinsiyet eşitliğine dair farkındalığı artırmanın yanı sıra, iş dünyasındaki kadın istihdamını yükseltmek için kurulan İn-an Hareketi, faaliyetlerine tüm hızıyla devam ediyor. Bu doğrultuda Harvard Business Review’ın sosyal medya kanalında yayınlanan "Sesi Açıyoruz" program serisine başlayan organizasyon, serinin ikinci bölümünü geçtiğimiz günlerde yayınladı. Sunuculuğunu Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) ve İn-an Hareketi’nin Kurucusu Bahar Taşkın Öztürk’ün üstlendiği programın bu bölümünde Yetenek Avcısı, Egon Zehnder Kıdemli Ortağı Murat Yeşildere konuk edildi.

CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİ ERKEKLER ÜZERİNDEN ÇÖZMEYE ODAKLANIYOR

Kendini cinsiyet eşitliği aktivisti ve erkek feminist olarak tanıtan Murat Yeşildere, programda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sonuçlarını erkeklere anlatmayı amaç edinerek kurdukları Yanındayız Derneği’ni anlattı. Cinsiyet eşitsizliğini erkekler üzerinden çözmeye odaklandıklarını söyleyen Yeşildere, bu sayede cinsiyet eşitliğinde daha hızlı yol alınabileceğine dikkat çekti. Cinsiyet eşitsizliğini hem iş ve ev, hem dem sosyal yaşam çerçevesinde değerlendirirken, bu doğrultuda ülkemizde yürütülen gelişmeleri de paylaştı.

Bahar Taşkın Öztürk da konuya dair düşüncelerini şu sözlerle paylaştı:

“Bireyleri cinsiyet eşitliği için dönüşüme teşvik etmekle kalmayıp, aynı zamanda bu konuda değer yaratmayı amaçladığımız Sesi Açıyoruz programının ikinci bölümünde bu konuyu erkeklerin gözünden irdeledik. Serinin gelecek bölümlerinde de cinsiyet eşitliğini farklı perspektiflerden değerlendireceğiz.”

CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN SÜRDÜREBİLİR KALKINMAYA ETKİSİNİ ANLATTILAR

Benimsedikleri çok yönlü yaklaşımı sadece bu programla değil, farklı etkinlikler aracılığıyla da desteklediklerini aktaran Öztürk, “Eşitlik, kapsayıcılık konularında farkındalık yaratmak için çalışan bir topluluğuz. Amacımız konuşulmayanların konuşulması ve hem bireysel hem de toplumsal bilincin oluşturulması. Bu doğrultuda geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) ile HBR’ın sürdürülebilirlik zirvesine katıldım. Etkinlikte cinsiyet eşitliğinin sürdürülebilir kalkınmaya etkisini ele aldık. İlerleyen zaman dilimlerinde de farklı çalışmaları hayata geçireceğiz” dedi.