Yasadışı sitem!

Bahir çeteleri, kumarhaneler, kripto para düzenlemeleri, yasal olan bahisler vs.

Toplum olarak bir dönem filmlere konu olan, ‘Bul karayı, al parayı’ hikâyesi gibi haytalar görmeye başladık.

Birileri parayı çok rahat kazandığından, birileri parayı hakkı olandan daha fazla kazandığından olsa gerek, yiye yiye bitiremeyince kendisini kumar ve bahis heyecanı içine atıyor.

Birileri da bulduğu parayı beğenmeyince, daha fazlası için kendisini daha akıllı hissedince, bir parça kazanıp, daha çoğunu da kazanıp, daha lüks bir hayat yaşamayı düşünce kendisini kumar ve bahis heyecanı içine atıyor.

Fareye sormuşlar, ‘Yakındaki koca peyniri niye yemiyorsun?’ diye.

‘Peynir büyük, mesafe kısa, tehlikeli’ demiş.

Kısa yoldan kazanılan, kısa zamanda kazanılan, emek vermeden, üretim yapmadan kazanılan paranın kimseye bir faydası olmadı, olmaz da!

Parayı değerli yapan onun üzerindeki rakamlar değil, onunla yaşamayı tercih ettiğin, mutlu olmayı bildiğin hayattır.

Bir milyonu cebinde hayata umutsuz bakan insan olmaktansa, bir lirayla hayatın keyfini çıkarmaya bilen insan olmayı tercih etmeli insan.

Mutsuzluk isteyebileceğin her şeye sahip olmakta değil, mutluluk sahip olduğun şeylerin değerini, kıymetini bilmektedir.

Polis ve jandarmaların son günlerde yoğun olarak kumar baskınları yapıp, bahis çetelerini çökertip, alkol, uyuşturucu operasyonlarının nedeni de bu.

O operasyonlar, o çeteler, o suç örgütleşmesinin nedenleri de mutluluğu yanlış yerde aramak, bulamamak.

Hayatı rastgele yaşadığınızda rast geldiğiniz hayatın sizi yok etmesini, yokluk içinde bırakmasını da kabul etmek zorunda kalırsınız.

Kumar ve bahis oyunları da hayatı rastgele yaşayanların, daha güzeline rast gelebilmek umudu içinde olanların tehlikeli tercihi.

Bir ülkede yasal olmayan kumar çoksa, yasal olmayan bahis çoksa, para yok denmez, denilemez.

Sadece çalışmadan kazanmak, lüks yaşamak var denilebilir!