MEDYA EGE - İstanbul Valiliği'nin aldığı son karar ile vatandaşların halka açık alanlarda, park, piknik yeri ve plaj gibi yerlerde alkollü içki tüketmeleri yasaklandı. Cezası ise 617 TL olarak belirlendi.

Başarılı gazeteci Alican Uludağ, İstanbul Valiliği tarafından alınan yasak kararının hem kanunlara hem de Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek vatandaşlara, yasal dayanağı olmayan bir karara uymak zorunda olmadıklarını hatırlattı.

Uludağ, sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"İSTANBUL VALİSİ’NİN İÇKİ YASAĞINA UYMAYIN, ÇÜNKÜ… İstanbul Valisi, 'bir genelge' ile kentteki park, bahçe ve sahiller dâhil olmak üzere açık alanlarda içki tüketimini yasakladı. Bu yasak kararı, hem kanunlara hem de Anayasa’ya açıkça aykırıdır. Çünkü mevcut hukuk düzeninde, Cumhurbaşkanının dahi kararname ile böyle yasak kararı alma yetkisi YOKTUR. Anayasa’nın 13. Maddesine göre, temel hak ve hürriyetler ANCAK KANUNLA SINIRLANABİLİR. İstanbul Valisi, keyfi şekilde kanuni dayanağı dahi olmadan hiçbir şekilde açık alanda içki tüketimini yasaklayamaz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, sıradan vatandaşların yanında İstanbul Valisi için de bağlayıcıdır. Vali, aksini düşünüyorsa 'açık alanda içki tüketiminin yasak olduğu'na dair 'açık bir kanun' maddesi göstermek zorundadır. Ki böyle bir kanun maddesi de yürürlükte yoktur. Yalnızca saat 22:00-06:00 arasında içki satışı kanun gereği yasaktır. Türkiye bir hukuk devletidir. Dolayısıyla Vali’nin bu genelgesi açıkça hukuka aykırıdır. Hukuka ve yasaya aykırı olan bu yasağa hiçbir Türkiye Vatandaşı uymak zorunda değildir. Size buna ilişkin idari para cezası kesilirse 'yasal dayanağı olmadığı' için açıkça dava açma hakkınız vardır. Laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devletinin her bir vatandaşı, artık yaşam tarzına yönelik artan bu sınırlamalar karşısında 'demokratik şekilde' dik durmak ve direnmek zorundadır. Türkiye, ne İran ne de Malezya’dır. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde kimse Anayasa’dan almadığı bir yetkiyi kullanamaz. Cumhuriyet rejiminin ve kurucu felsefinin özünü değiştirecek ve hatta yıkacak kararlar almak hiçbir kamu görevlisinin haddi de değildir."