"Anadolu'nun öncü kadınları hainlerin kâbusu oldu"

"Anadolu'nun öncü kadınları hainlerin kâbusu oldu"

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "28 Şubat'ın ötekileştiriliciliğinde hayatın her alanından dışlanan kadınların bugünlerdeki başarıları gururlandırıyor."

 

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "28 Şubat'ın ötekileştiriliciliğinde hayatın her alanından dışlanan kadınların bugünlerdeki başarıları gururlandırıyor. Artık, sizlerin fikirleri, eylemleri, direnci ve direnişiyle, alkışlanan kadınlar, kadın örgütleri var. Sizler hainlerin kabusu oldunuz" dedi.

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen İzmir 1 No'lu Şube'nin Kadın Komisyonu toplantısına katıldı. Toplantıda çarpıcı açıklamalarda bulunan Ali Yalçın, “İzmir 1 No'lu Şubemizin kadın komisyonu, kadın komisyonlarımız arasında teşkilatlanmasını tamamlamış örnek bir örgütlenmedir. Son yıllarda ortaya koydukları başarılı çalışmalar da bunun kanıtıdır. İzmir’de yetkinin alınmasında Kadın Komisyonumuzun katkısının büyük olduğunu görüyor, sizleri ve şube yönetimimizi tebrik ediyorum" dedi.

Türkiye’de Kadına Bakış Açısını Sizler Değiştirdiniz

Türkiye’de çalışanlarının yüzde 50’den fazlasını kadınların oluşturduğunu, İzmir'de ise bu rakamın ülke ortalamasının üzerinde olduğunu söyleyen Ali Yalçın, "Öyleyse teşkilatımızın kadın üyelerine büyük görevler düşmektedir. Sizler, Kadın komisyonlarında yaptığınız çalışmalarla hem kadın örgütlenmesindeki eksikliği giderdiniz, hem de Türkiye’nin kadın konusuna bakışını değiştirdiniz, Ara rejim dönemlerinde, cunta süreçlerinde, 28 Şubat’ın ötekileştiriciliğinde çalışma hayatından, eğitim hayatından, siyaset kulvarından dışlanan kadınlar, artık çalışma hayatının her alanında ortaya koydukları başarıyla kendilerini kanıtladılar" diye konuştu.

Yalçın şu ifadelerde bulundu:

“Kadınların zorba tavırla, küstah bir tarzla kamu hizmetinden dışlandığı kara günler geride kaldı. Artık, sizlerin fikirleri, eylemleri, direnci ve direnişiyle, alkışlanan kadınlar, kadın örgütleri var. Sizin çabalarınız, kadına yönelik şiddetin biteceğine teminattır. Varlığınız, davamızın zirveden yeni ufuklara ulaşmasını kolaylaştıracaktır. Siz olduğunuz sürece, milletin Meclisinde bu ülkenin kadınlarına had bildirmeye çalışan hadsizler olmayacak. Hiç kimse inancı yüzünden ötekileştirilmeyecek. Siz gücümüze güç kattığınızda, ne vesayet geri gelebilir ne cuntacılar ne de darbeciler bir daha sahneye çıkmaya cesaret edebilir. Evet, bütün bu başarılar çabalarınızın, çizmeyi aşmanızın, sınırları, sınırlamaları yıkmanızın ürünü. Yasaklardan kurtulduk diyerek, motivasyonunuzu, heyecanınızı kaybedecek misiniz? Hayır diyeceğinizi, mücadele gemisini yeni rotalara, yeni başarı limanlarına doğru çevireceğinizi biliyorum. Çünkü işyerimizde, ilçemizde, ilimizde, ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yapılacak çok iş, çözülecek çok sorun var. Milletimizin, ümmetin, insanlığın beklentileri, teklifleri, talepleri ve hayalleri var. O zaman, yorulmak, mola vermek yok. Yeterince büyüdük diyerek yavaşlamak yok.

Terörü de sizler bitireceksiniz

Ülkemizde, çocuklarımızın zihinlerine terör mayası çalınmak isteniyor. Birileri, bizim ülkemizin sıçrayışını durdurmak, yükselişini sonlandırmak istiyor. Yeni 15 Temmuzlar için senaryo ekipleri kuruluyor. Tetikçiliğe soyunanlar, küresel güçler, paralel yapılanmalar milletle yeniden hesaplaşmayı arzulayanlar fırsat kolluyor. Anadolu’nun kararlı kadın temsilcileri olarak, ümmetin fedakâr öncüleri,  sendikal kulvarın yılmaz kadın liderleri olarak bunlarla mücadeleye hazır mısınız? Sessiz devrimlerinize yenilerini eklemeye var mısınız? ‘Evet’leriniz, başaracağımıza olan inançtır. ‘Evet’leriniz, bizi yıkmak isteyenlerin, milleti ve ümmeti yok etmek isteyenlerin korkusu ve kâbusudur.

Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonlarımızın değerli üyeleri, ülkemize yönelik yıllardır süren terör tezgâhlarının yıkılması, anaların ağlamaktan kurtulması, gençlerin silahtan kurtulup kaleme sarılması için daha fazla sorumluluk almanız gerekiyor. Kadınların uzlaşmacı tavrının, sakinleştirici üslubunun, ortaklaşmadaki maharetinin dönüşüm sürecine transfer edilmesi gerekiyor. Bu noktada en büyük sorumluluk Türkiye’nin tamamında örgütlü olan Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonu’na aittir. Kadınlar, sorumluluk alırsa analar ağlamaktan daha erken kurtulacak, terör daha erken bitecek, Paralel Devlet Yapılanması gündemimizden çıkacaktır.”

Sorunlarımız, Çağa Uygun, Yeniliklere Açık Ders Programlarıyla Çözülebilir

Açıklamaları sırasında müfredat tartışmalarına da değinen Yalçın, “Yoğun bir değişimin yaşandığı bugünün dünyasında meraklı, öğrenmeye istekli, üretken, öz güvenli, kendini iyi ifade edebilen, sürekli yeni şeyler öğrenebilecek ve yeni fikirler bulup bunları uygulayabilecek insan kaynağına ihtiyaç var. Eğitim sistemimiz, Anayasa’dan başlanarak kanunlar, yönetmelikler ve diğer mevzuat çerçevesinde çağın ihtiyaçlarına cevap verebilecek, milletin beklentilerini karşılayacak şekilde yeniden ele alınmalıdır. Temel hak ve özgürlükleri yeterince gözetmeyen, öğrencilere ileri düzeyde düşünme becerileri kazandırmayan, hayatla bağlantısı bulunmayan, öğrencileri kendi yetenekleri ve yeterlilikleri çerçevesinde geliştiremeyen; ezberden, taklitten ziyade analitik düşünebilen gençleri heyecanlandıramayan, sorgulayıcı ve eleştirel bakışı fertlere kazandıramayan, öğretmenlere ve okullara müfredat oluşturma ve uygulama konusunda anlamlı bir rol vermeyen, Türkiye’yi uluslararası öğrenci değerlendirme sınavlarında dereceye sokamayan mevcut eğitim programlarıyla yerimizde saymaya hatta daha da geriye gitmeye mahkûm olmaya devam ederiz" ifadelerinde bulundu.

Ali Yalçın'a İzmir'deki temasları sırasında Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı ve Eğitim-Bir-Sen İzmir 1 No'lu Şube Yönetimi eşlik ettiler.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.