Ayrıntı hastalığı, detaylarda boğulmanıza neden oluyor!

Ayrıntı hastalığı, detaylarda boğulmanıza neden oluyor!

Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nin Kurucusu Nörolog Mehmet Yavuz, ayrıntılı hastalığının bilinmeyenlerini anlatıyor.

Ayrıntı hastası kişiler için evden çıkmak bir serüvene ve büyük bir mücadeleye dönüşebilir. Evden çıkmadan her şey en az birkaç kere kontrol edilir. Tüp veya kombi kapalı mı, pencereler kapalı mı, elektrikli cihazların fişleri çekilmiş mi, musluklar sıkı sıkıya kapatılmış mı? Bu arada sehpadaki gazete oradan kaldırılıp eski gazetelerin arasına özenle yerleştirilir, halıdaki bir renk değişikliği bile o anda fark edilir. Hatta televizyonun kapatılıp kapatılmadığına tekrar bakılır, o arada uzaktan kumandaya gözü takılır, itina ile alınıp yerine konulur. Nihayet mutfağa girilip yine tüp ya da doğal gaz tekrar kontrol edilir, derinin hasar görmemesine itina göstererek ayakkabılar giyilir, tam çıkılacakken portmantonun aynasında makyajını ya da saçını beğenmez tekrar eve geçilir ve aynı ritüel tekrarlanır. 

Ayrıntı hastalığı bir OKB yani takıntı hastalığı mıdır?

Ayrıntı hastalığı ve obsesif yavaşlığı olan bu kişilerin sabit bir takıntıları yoktur. Fazla el yıkayabilirler ama hayatlarını ağır bir takıntı hastalığı gibi el yıkamaya veya tekrarlayan davranışlara adamış değillerdir. Kapıları, pencereleri fazla kontrol edebilirler ama bu hayatlarını kabusa çevirmez. Bunların asıl problemi; bütün işlerini hata yapmamak için ayrıntıya dalarak son derece titizlikle yapmalarıdır. Aslında bu kişiler ‘uyuşuk’, ‘mıymıntı’  da değildirler. Kusursuzluk peşinde koşan ve ayrıntıya aşırı takılan insanlardır. Ancak her takıntılı, ağaca bakarken ormanı gözden kaçırır, ormandaki diğer güzelliklerin farkına varmaz ve ayrıntıda boğulur. Bu yüzden de bir türlü kusursuzluğa erişemez. Kendisine de çevresindekilere de hayatı çekilmez hale getirir. Diğer taraftan ayrıntı probleminin her zaman için Obsesif Kompulsif Hastalığa (OKB) dönüşme ihtimali vardır. Dolayısıyla bu kişiler potansiyel olarak OKB hastalığına yatkın kişilerdir. 

Ayrıntı hastalığı ya da obsesif yavaşlık geneli elden kaçırmak mıdır?

Fazla ayrıntı ile meşgul olan kişilerin her zaman geneli elden kaçırma ihtimalleri vardır. Bu nedenle parçanın genelini göremezler ve ayrıntıda boğulurlar. Bu da başarı şanslarını tehlikeye düşürür. Eğer idareci mevkidelerse alttaki elemanları iyi sevk ve idare edemezler. Hata yapılır korkusu ile sorumlulukları paylaşma yoluna da gitmezler. Böylece hem çok fazla çalışırlar hem de başarıyı yakalayamazlar. 

Peki, başarı ayrıntılarda gizli değil midir?

Evet, başarıların arkasında ayrıntıları görmek vardır ama geneli kaçırarak ayrıntılara takılmak başarı getirmez. Parçanın bütününü görerek ayrıntılara nüfuz etmek önemlidir. Zaten bütünü gözden kaçırarak kontrolsüz ayrıntılara dalmak, başarı değil, başarısızlık getirecektir. 

Ayrıntı hastalığı, ilişkileri de zedeler

Kadınları mutlu etmede sıkıntı çeken erkekler, ayrıntılara takıntılı olan kadınlardan uzak durmaya çalışırlar. Bir kadın, erkekte ayrıntılara ne kadar çok dikkat ederse o kadar çok hata bulmaya başlayacaktır. Bu da kadının ilişkisinde mutsuz olmasına neden olacaktır. Her ayrıntısı mükemmel ve her detayını kendisi düzeltebilen mükemmel bir erkek yoktur. Bu yüzden küçük ayrıntılara takılmak ilişkinin sonunu getirebilir. Bu ayrıntı hastalığı devam ettikçe insan mutsuzluktan kurtulamaz. Tabi ki, bu durumun tersi de mümkündür. Bir kadının mükemmeliyetçi ayrıntı takıntısı olan bir erkekle birlikte olması da aynı derece zordur. Nitekim ayrıntının yoğunluğu arttıkça ilişkinin zorluğu da artar. Elbette ayrıntılara önem veren erkekler kadınların hoşuna gider. Ancak burada kastettiğimiz ilişkiyi boğan, bunaltan ayrıntı takıntısıdır. Yoksa ilişkinin genelini gözden kaçırmayan kontrollü ayrıntılar, erkek olsun kadın olsun herkesin hoşlanacağı davranışlardır. İlişkinin bütününü dikkate almayıp küçük bir ayrıntı noksanlığında, bunu abartarak tüm yaşama mal etmek ve parçanın tamamını gözden kaçırmak evlilikleri de ilişkileri de tehlikeye atan bir unsur olabilir. Bu nedenle çiftlerin mükemmel insan olmayacağını, herkesin kusur ve kabahatlerinin olabileceği bilinciyle hareket ederek; ayrıntılarda boğulmamaları ve hayatlarına dar açıdan değil genel perspektiften bakmayı bir davranış tarzı haline getirmeleri gerekmektedir. Bu noktadan çıkabilecek en önemli konu ciddi bir birikim gerektiğidir. Çaresiz kalınan noktalarda profesyonel destek alınmalı ve söz konusu durumlardan kişinin çıkması sağlanmalıdır. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.