Bakan Dönmez, Bakanlık binasından “3. Türk Alman Enerji Forumu”na video konferans yöntemiyle katıldı. Almanya ve Türkiye’nin birbirleri için iki önemli müttefik olduğunu belirten Dönmez, iki ülke arasında siyasi, ekonomik, askeri ve beşeri boyutları olan köklü ve çok yönlü ilişkilerin bulunduğunu söyledi. Almanya’nın önceki yıllarda olduğu gibi 2020 yılında da Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olduğunu ifade ederek, “Geçtiğimiz yıl, ikili ticaret hacmimiz 38 milyar dolara ulaştı. Almanya 16 milyar dolar ile ihracatımızda birinci, ithalatımızda ise 21,7 milyar dolar ile ikinci sırada yer alıyor” hatırlatmasını yaptı.

Bakan Dönmez, Türkiye’nin enerji sektöründe son 18 yılın içerisindeki yeniden yapılanma ve serbestleşme sürecinde, Alman enerji şirketleri ve finans kurumlarının, teknolojilerini, uzmanlıklarını ve bilgilerini Türkiye’ye getirerek önemli bir yol oynadığının altını çizerek, “Bu şirketler, ortaklarıyla birlikte ülkemizin enerji sektörüne yaklaşık 25 milyar Avro yatırım yapmış ve 15 binin üzerinde istihdam sağlamıştır. Alman şirketlerin ülkemizde özellikle yenilenebilir enerji alanına sağladığı katkılar önemli düzeydedir” şeklinde konuştu.

Söz konusu rakamların, Alman şirketlerin ve yatırımcıların hem sektöre hem de Türkiye’nin ekonomisine duydukları güveni gösterdiklerine vurgu yaparak, “Ben bu yatırımlara imza atan şirketlere teşekkür etmek istiyorum. Ülkemizin yenilenebilir enerji kurulu kapasitesinin 2002 yılında bulunduğu 12.000 MW seviyesinden, Nisan sonu itibariyle 51.000 MW seviyesine ulaşmasında bu şirketlerin önemli katkıları oldu” diye konuştu.

Bakan Dönmez, EPİAŞ bünyesinde 2018 yılında devreye giden Organize Toptan Doğal Gaz Piyasasına ilave olarak, Vadeli Elek Piyasası (VEP) ve Ekim ayında faaliyetlerine başlamasını öngördükleri Vadeli Doğalgaz Piyasası ile Milli Enerji ve Maden Politikası’nın öngörülebilir piyasa başlığı çerçevesinde önemli adımlar attıklarını söyledi.

Bakan Dönmez, Alman yatırımcılara yönelik şu ifadeleri kullandı:

“Alman yatırımcıları, sadece yenilenebilir sektöründe değil, önemli fırsatlar barındıran doğal gaz piyasamızda da daha aktif olarak yer almaya davet etmek istiyorum. Türk-Alman ortaklığını daha ileri seviyelere taşımak için iki ülkenin iş insanlarının üçüncü ülkelerde de ortak yatırım yapmalarının işbirliğimizi daha iyi noktalara taşıyacağını düşünüyorum.”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak, alternatif kaynakları ve yeni teknolojilere yönelik uluslararası arenada yürütülen çalışmaları yakından takip ettiklerine dikkati çeken Bakan Dönmez, bu alanda çeşitli ulusal ve uluslararası işbirliklerinin yürütüldüğünü ve Ar-Ge, teknoloji yatırımları, start-uplar ve yenilikçi projeleri desteklediklerini dile getirdi.

Bakan Dönmez, Türkiye’nin hidrojen stratejisini 2021 yılı içerisinde yayınlamayı planladıklarını belirterek bu planda elde etmeyi planladıkları dört ana faydayı şu şekilde sıraladı:

“Sisteme daha fazla yenilenebilir enerji dahil etmek. Isı sektörünü karbonsuzlaştırmak. Yerli kömürden hidrojen üretmek. Hidrojeni yakalamak ve depolamak için bor kullanımını artırmak.”