Başarısızlığın yeni ölçüsü: 'O kadar da…’

Başarısızlığın yeni ölçüsü: 'O kadar da…’

Arif Çayan yazdı; Başarısızlığın yeni ölçüsü: 'O kadar da…’

Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit, Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay hakkında konuşurken şöyle buyurmuş: “O kadar da başarısız değil.”

Ne kadar da cömert bir cümle!

Ne kadar büyük bir lütuf!

Belediyecilik tarihine geçecek türden dev bir başarı tanımı(!)

Artık İzmir’de başarı böyle ölçülüyor demek ki:

Başkanlar birbirini överken bile cümlenin yarısı özür, yarısı kıvırma…

ONUR YİĞİT’E SORUYORUM: BAŞKAN, PEKİ ‘NE KADAR’ BAŞARILI?

Madem “o kadar da başarısız değil”,

o zaman soralım:

• Bir tık mı başarılı?

• Yarım derece mi başarılı?

• Yoksa “idare eder” seviyesinde mi?

• Belediye yönetmek artık notla mı, gölgeyle mi ölçülüyor?

• Ne kadar başarısız olmamak başarı sayılıyor?

Bu cümle, bırakın savunmayı, tam tersine başarısızlığın kabul belgesi gibi duruyor.

İçine “çok kötü değil ama iyi de değil, işte arada bir yerlerde” duygusu sinmiş.

Bu mu sizin yöneticilik vizyonunuz?

KARABAĞLAR’IN HALİ ORTADAYKEN BU CÜMLE KİME HİZMET EDİYOR?

Helil Kınay’ın belediyecilik performansına dönüp bir bakalım:

• Çöpler sokaklarda,

• Parklar bakımsız,

• Yollar yamalı bohça gibi,

• Hizmet aksıyor,

• Vatandaş şikâyet ediyor.

Bütün bunlara rağmen siz çıkıp diyorsunuz ki:

“O Kadar da başarısız değil”

Başkan, kusura bakmayın ama bu cümle Karabağlar’a değil, başarısızlığı makyajlamaya hizmet ediyor.

Vatandaşın gerçekliğine değil, siyasal nezaket jübilesine katkı sağlıyor.

ASIL SORUN: ONUR YİĞİT’İN BAŞARI ÇITASI NEDEN BU KADAR DÜŞÜK?

Bir belediye başkanı, başka bir belediye başkanını savunurken böylesine yuvarlak, içi boş bir cümle kuruyorsa, iki ihtimal var:

1. Ya gerçekten ölçemiyor,

2. Ya da ölçmek istemiyor.

İki ihtimal de kötü.

Bir belediye başkanının görevi; eksik olanı söylemek, yanlışı göstermek, standardı yükseltmektir.

Siz standardı yükseltmek yerine “çok da kötü değil canım” savunmasına sarılıyorsunuz.

Başkan Yiğit, siz “başarı” kelimesinin içini neden bu kadar küçülttünüz?

Başarı dediğiniz şey bir parkı yenilemek, bir yolu yama yapmak değil; halkın yaşamını görünür biçimde iyileştirmektir.

İRONİ BURADA: SAVUNAN CÜMLE, ELEŞTİRİNİN TA KENDİSİ

Birine “başarılı” diyemeyip “o kadar da başarısız değil” diyorsanız, aslında onu başarısızlık rafına kendiniz koyuyorsunuz.

İroni şu ki: Helil Kınay’ı eleştirenlerden daha sert bir eleştiriyi, farkında olmadan siz yapıyorsunuz.

BAŞKANLAR BİRBİRİNİ KILIFINA SOKACAĞINA, HİZMETİ KONUŞSUN

İzmir’in halkı şunu artık çok iyi biliyor:

• Yetersiz hizmeti övmek, hizmeti artırmaz.

• Başarısızlığı gizlemek, başarı yaratmaz.

• Başkanlar birbirini koruyunca, vatandaş korunmuş olmaz.

Onur Yiğit’e soruyorum:

Siz bu cümleyi kurarak kimi kurtardınız?

Kimi rahatlattınız?

Vatandaşa ne fayda sağladınız?

Halkın tek derdi şu:

Belediyeler işini yapsın.

Sokak temiz olsun, altyapı düzgün olsun, hizmet aksamasın.

“Başarısız değil” demekle başarı gelmiyor; sahaya çıkmakla geliyor.

BU CÜMLE, SİZİN SINAVINIZDIR BAŞKAN

Bu tartışmada Helil Kınay kadar, hatta ondan daha fazla tartışılması gereken bir şey var: Onur Yiğit’in başarı ölçüsü…

Bir belediye başkanının ağzından çıkan tek savunma “O kadar da başarısız değil…” ise, işte orada gerçek başarısızlık başlıyor. Çünkü bu cümle, bir savunma değil; başarısızlığı normalleştirme çabasıdır.

Ve unutmayın Başkan:

Normalleştirilen her başarısızlık, yarın sizin kapınızı çalar.

karabaglar-belediye-baskanimiz-helil-kinayla-birlikte-balcova-manisalilar-dernegi-bamader-tar-3.jpg

karabaglar-belediye-baskanimiz-helil-kinayla-birlikte-balcova-manisalilar-dernegi-bamader-tar-2.jpg

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.