Basın Danışmanını Çöpe Yolladı

Basın Danışmanını Çöpe Yolladı

8 ayda 4 basın danışmanı;

Urla Egemen Haber İmtiyaz sahibi Mustafa Özbesler Yazdı...

Kimsenin tasarrufuna, çalışma arkadaşlarını seçmeye, bünyedeki kararlarına karışma gibi bir tavrımız yok…

Belediyelerde ‘Başkan’ o kurumun karar verenidir…

Aday olur seçilir, 5 yıl görev yapar, yaptıkları ya da yapamadıkları değerlendirilir ve de yeni dönem için de ya yeniden başkan adayı olur, ya da dört duvar arasında ‘Ben ne yaptım’ şarkısını söyler durur kalan hayatı boyunca…

Bunları neden yazdım?

Çünkü Urla Belediyesi’nde öyle bir sürgün gerçekleşti ki duyan partililer bile isyan etti.

20 yıldır Urla Belediyesi’nin basın bürosunda görev yapan Murat Erbey ve kurumun grafik bölümünde çalışan Berk Kızılay, Başkan Burak Oğuz’un emri ile temizlik işlerine sürgün edildi…

Berk, geçtiğimiz pazartesi tebliğ edilen yeni görev yerinde çalışmaya başladı, Murat, rahatsızlığı nedeniyle aldığı raporun bitmesini beklerken, bugün telefonlu tebliğ geldi, o da pazartesi ‘Çöp Kamyonları’na gidecek…

Şimdi size soruyorum?

Bu hak mı, adalet mi, yöneticilik mi?

Suçları neymiş?

Yok efendim bir taziye haberinin görselini bir başka belediyenin görselinden kopyalamış, yok efendim Başkan Oğuz’un bir günde iki ziyareti varmış birine gitmiş diğerine gitmemiş, yok efendim yazılarda harf hataları varmış…

Mış mış mış…

Sayın Başkan, daha birkaç ay önce Murat Erbey’i bu birimin başına geçirirken aklınız neredeydi?

Murat Erbey o zaman bu işleri iyi biliyordu da şimdi mi unuttu?

Farkında mısınız?

8 aylık görev sürenizde 4 basın danışmanı değiştirdiniz…

Yani her 2 ayda bir basın danışmanı…

Önce Macit Sefiloğlu, sonra Mutlu Tuncer, daha sonra Murat Ervin, son olarak da Murat Erbey…

Bu isimlerin hepsini görevlendiren de sizsiniz görevden alan da doğal olarak…

Ama kendinize hiç sordunuz mu neden bu kadar hata yaptığınızı, yanıldığınızı?

Bu olayın başka bir boyutu…

Bu da önemli ama ben son olayı mercek altına alacağım.

Murat Erbey, yıllar önce Urla’ya göçmüş köklü ailelerden birinin evladı… Selçuk Karaosmanoğlu zamanında basın bürosunda göreve başlamış, Bülent Nart, Sibel Uyar ve de sizinle çalışmış bir emekçi…

Neden böyle onur kırıcı, gurur incitici bir sürgüne ihtiyaç duydunuz?

Hatası önemli ise, affedilmez ise o zaman tutanakları tutar, iş akdini sona erdirir siniz.

Çok ağır bir suç işlemişse, cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunur cezalandırılmasını sağlarsınız.

Yok bunları gerektirecek bir durum yoksa o zaman karşınıza alır istediklerinizi söyler, bunları yapmasını sağlarsınız…

Çöp kamyonuna sürgüne göndermek insanlık mıdır?

Berk Kızılay, değerli bir hocamızın oğlu, mesleğinin değerli isimlerinden biri…

Onca okuluna, onca eğitimine karşın, egolardan kaynaklanan sürgününüze layık mı sizce?

Ya sendika?

Suskun mu kalacak?

Aydın Tekin, Özcan İşcen konuşmayacak mı bu konuda?

Belediye başkanlarının ‘Seni çöpte görevlendirdim’ keyfiyetlerine cevap vermeyecek mi?

Yazık!

Çok yazık…

Demek ki emek denilen şey, bu kadar ucuzlamış bazı gözlerde…

Gece gündüz, sabah akşam, tatil matil dinlemeden özveriyle çalışmanın ödülü bu olmamalı…

Neyse, gün dediğin çabuk geçer…

Biz nice egolar gördük…

Şimdi selam verecek adam arıyor hepsi de…

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum