İzmir’i katılımcı bir anlayış doğrultusunda yönetmeyi planlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir’i yurt dışında bir marka haline getirebilmek için yabancı ülkelerin İzmir’deki temsilcileriyle bir araya geldi. 37 ülkenin temsilcilerinin ve emekli büyükelçilerin yer aldığı toplantı Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirildi. Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Genel Sekreteri Dr. Buğra Gök çe, danışmanlar ve İzmir Büyükşehir Belediyesi AB ve Dış İlişkiler Komisyonu da hazır bulundu.

Akdeniz Fuarı geliyor

2015 Expo’dakine benzer bir heyecan taşıdığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Temel hedefimiz İzmir’i kendi kabuğu içinde yaşayan bir kent olmaktan çıkarmak. O nedenle iki somut çalışmamız var birisi Akdeniz çanağıyla batı dünyası diğeri ipek yoluyla ulaşılan bir güzergâhın vazgeçilmez durak noktası olmak” şeklinde konuştu. Akdeniz çanağındaki ilk adımı altı kente gönderdikleri mektupla attıkları mı belirten Başkan Soyer,  “Bu altı kent içinde Barselona, Marsilya, Venedik Selanik, İskenderiye ve Beyrut yer alıyor. Bu kentlerle işbirliğimizi geliştirmek istiyoruz. Önümüzdeki yıl altı günlük, altı kentin katılacağı bir fuar yapmak istiyoruz. Sırayla her birinin fuara ev sahipliği yapmasını istiyoruz. Mesela o gün fuara İspanya ev sahipliği yapıyor ise, İspanyol müzikleriyle, gastronomisiyle her şeyiyle ispanyayı göreceğiz. Bunu sadece fuara sıkıştırmayacağız ve kente yayacağız. Sporda, müzikte, gastronomide bu altı kenti bir araya getirmek ve neler yapabileceğimizi görmek istiyoruz” diye konuştu.

İpek Yolu’nun önemi

Çin’in İpek Yolu için gerçekleştirdiği yatırıma dikkat çeken Başkan Tunç Soyer, “İzmir bu güzergahın vazgeçilmez noktalarından biri olabilir. Çin’le beraber ipek yolu üzerinden cazibe noktası olabilir. Aynı şekilde Avrupa Birliği İkinci Dünya Savaşı sonrasında lokomotif bir öncü yol üstlenmişse şimdi de Çin’de 20-30 yıl insanlığın önünde öncü bir güç olarak ilerleyecek. Bu yeni tablo da İzmir’in önemli bir yol üstelenmesi mümkün olabilir. Cervantes, Fransız, Alman kültür merkezleri açmışsak bir Konfüçyüs Enstitüsü ile Çin’in edebiyatını, görsel sanatlarını İzmirlilerle buluşturmak mümkün olabilir. Bu yeni tablonun içinde İzmir’in bir rol üstlenmesini sağlamak gibi hedeflerimiz var” dedi.