Mikail Karadaş köşe yazısında şunları belirtti;

"Son günlerde İzmir kamuoyu bir Camiyi ve Camiye ismini veren, yaptıran kişiyi konuşuyor. Üstelik en üst perdeden, üstelik bizlerinde duayeni olan bir Milletvekilimizin açıklamalarıyla meclis gündemine taşınan bir tonda konuşuyor.

Konu camii olunca her Müslüman gibi dikkatimiz hemen o yöne çevrildi, bir caminin siyasete üstelik bu nahoş üslupla malzeme edilmesi ziyadesiyle rahatsızlık verdi. Kulaklarımda hemen Necip Fazıl’ın şu dizeleri çınladı “Denildi mi bir yerin adına Türk beldesi, gözüm al “bayrak” arar, kulağım “ezan” sesi “   bu mukaddes hal üzere; bu suçlamaların doğruluğu esasında başka suçlamaların da kapısını açacağından ve zihnimizde FETÖ mücadelesini bir yere koyacağından, araştırma ihtiyacı hissettim.

İddia nedir?  … Gerekçesi ne?

 Üniversitenin FETÖ firarisi eski rektörü Cüneyt Hoşcoşkun’un caminin yapımı için kolaylık sağladığı, protokolünden inşaat başlangıcına kadar yardımcı olduğu ve bu işlerin FETÖ firarisi Rektör eliyle tertip edildiği iddiası. Dolayısıyla bu iddia Camiye adını veren hayır sahibini FETÖ ile bağlantılı hale getiriyor(muş).

Ve öğrendik ki kandırılan aldatılan, Başkan Erdoğan değil yanlış bilgilerle kamuoyunu  meşgul eden( muhtemelen kaynaklarına güvendi) meslek büyüğümüz, milletvekilimiz Atilla Sertel’in ta kendisi imiş.

Peki doğrusu ne Camii hadisesini kısaca anlatayım size;

İzmir Üniversiteleri Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği İzmir’in üniversitelerinde camii yaptırmak üzere 2013 yılında kendilerine yakın buldukları işadamları ve hayırseverler ile görüşmeler yapıyor ve bu kapsamda işadamı Eflatun Saygılı ile de görüşüyorlar. Eflatun Saygılı kendilerine oğlu Bilal Saygılı’nın da memleketinde bir camii yaptırmak hayali olduğunu  söyler ve kendisi ile görüşmelerini tavsiye eder. Bunun üzerine dernek yetkilileri ve Bilal Saygılı arasında yapılan görüşmeler olumlu sonuçlanır  ve ege üniversitesinde bir camii yaptırmak üzere prensipte anlaşırlar. Dernek yetkilileri  Dönemin  Ege Üniversitesi Rektörü Candeğer Yılmaz’a konuyu taşırlar  ve Candeğer Yılmaz üniversitenin camii için bir arazi tahsis edemeyeceğini söyler. Ardından dernek yetkilileri Milli Emlak yetkilileri ile görüşür  ve üniversitenin hemen yanında hazineye ait 4300 metrekare bir yer olduğunu ve camii yapımı için tahsis edebileceğinin bilgisini alırlar. Fakat camii için alanın yeterli gelmeyeceğini düşünen dernek yetkilileri, hazine arazisinin hemen bitişiğinde bulunan Bornova belediyesine ait 700 metrelik arsanın tahsisi için dönemin Bornova Belediye Başkanı Olgun Atilla ile görüşürler  ve nihayetinde Bornova Belediye  başkanının  araziyi camii yapımı için tahsis edebileceğini  söylemesi üzerine  işlemleri başlatırlar. Neticesinde belediye ve hazine arazisi tevhid edilerek  birleştirilir  ve 2014 yılında Diyanet İşleri Vakfı’na tahsis edilir. 2015 yılının başında Diyanet İşleri Vakfı ile Bilal Saygılı protokol yapılır ve  gerekli prosedürler tamamlanır. Yıl 2015 ve Rektör halen Candeğer  Yılmaz ve Üniversite’nin bu konuya hiçbir dahli yok. 2016 yılının mart ayında Bilal Saygılı Camii’nin temel atma töreni yapılıyor ve yapımına başlanıyor. Yıl 2016 aylardan mart ve halen Rektör Candeğer Yılmaz. Peki FETÖ firarisi eski rektör Cüneyt Hoşcoşkun ne zaman göreve geliyor 2016 yılı ağustos ayı, yani camii inşaatı devam ederken. Yani ne fikir aşamasında ne protokolde nede temel atmada FETÖ firarisi eski rektör yok.

Hal böyle iken ve doğrusu bu iken asılsız iddiaları gündeme taşımanın, bir camiyi tartışılır hale getirmenin k ime ne faydası var? Bunu da sevgili büyüklerimiz,  iddia sahipleri ve kör havarileri düşünsün. Zira bir camiyi tartışılır hale getirmenin, hiçbir müslümana faydası olmaz. Beyler camii bu, bari camiye biraz saygılı olalım…"