Cam üfleme sanatını uygulamalı öğrendiler

Cam üfleme sanatını uygulamalı öğrendiler

Minik çıraklar iş başında

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Cam Üfleme Sanatçısı Harun Veysel Gümüş, unutulmaya yüz tutmuş cam üfleme sanatını, Zübeyde Hanım Eğitim Kurumları öğrencilerine uygulamalı anlattı. Türkiye’de bu sanatı gerçekleştiren tek kişi olan Gümüş, öğrencilere kum tanesinin serüvenini, cama 38 yıldır ateş ve sabırla nasıl şekil verdiğini gösterdi. Sanatı aktarabileceği yeni neslin yetişmemesinden şikayet eden Gümüş’ü dikkatle izleyen minik öğrenciler cam üfleme sanatına büyük ilgi gösterdi. 

Zübeyde Hanım Eğitim Kurumları’nın davetiyle 27-28 Mart tarihlerinde kurumun Buca’daki kampüsünü ziyaret eden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Cam Üfleme Sanatçısı Harun Veysel Gümüş, sadece öğrencilere değil velilere de sanatın inceliklerini, cama üfleyerek nasıl şekil verdiğini, sanatın tarihçesini uygulamalı ve ayrıntılarıyla anlattı. Velilerin ve öğrencilerin büyük beğenisini toplayan uygulamalı eğitim sırasında cam borudan çeşitli figürler yapan Gümüş,  en büyük sıkıntısının sanatı devam ettirecek çıraklar olmaması olduğunu söyledi. 

ÖĞRENCİLER DE EŞLİK ETTİ 

Oksijen ve LPG ile çalışan şalama ocağında ısıttığı boru ve çubuk camları büyük bir sabırla şekillendirerek birer sanat eserine dönüştüren Harun Veysel Gümüş’ü hayranlıkla izleyen, cam üfleme sanatında küçük birer çırak olma yolunda ilerleyen öğrenciler, cam sanatının günümüzde unutulmaya yüz tuttuğunu söyleyerek, müfredatta olan konuları uygulamalı olarak görmenin kendilerine çok şey kattığını ifade etti.  En az öğrenciler kadar cam üfleme sanatına ilgi gösteren veliler ise, sanatın unutulup gitmemesi gerektiğini, bu tür uygulamaların daha çok öğrenciye ulaşması gerektiğini belirtti. 

OSMANLIDAN GÜNÜMÜZE

Cam üfleme sanatının Osmanlı’daki yerini de anlatan Gümüş, bu sanata özellikle III. Selim döneminde büyük önem verildiğini, bu teknikte üretilen camların deseni bülbül gözüne benzediği için Çeşm-i Bülbül olarak adlandırıldığını belirtti. Gümüş, “çeşm-i bülbül ne yazık ki günümüzde yok denecek kadar az. Başlıca özelliği ince ve renkli cam çubukların yüksek ısıda eriyip, su gibi olmuş camın içine yerleştirilmesidir. Dönerek burulan çizgiler, o cam formu biçimlendiren ustanın hünerini ve üslubunu yansıtır. Yaratıcılık gerektiren ve uzun işlemlerden geçtikten sonra ortaya çıkan bir üründür. Bu nedenle de çok sık bu ürünlere rastlanmıyor” dedi. 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.