Raporda, Türkiye’de son yıllarda her 100 dolarlık cari açığın 77 dolarının kaynağının belirsiz para girişiyle finanse edildiğine, Türkiye’de ithalatı gizli ülkelerden bahsedildiğine vurgu yapan CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “‘Mali Eylem Görev Gücü’ bize, ‘Siz, uluslararası kuruluşlara hem kendi siyasilerinizle ilgili hem de yurt dışındaki siyasilerin Türkiye’deki paralarıyla ilgili doğru bilgileri vermiyorsunuz. Türkiye’ye kaynağı bilinmeyen bir para geliyor’ diyor” dedi.

‘Türkiye’ye kaynağı bilinmeyen bir para geliyor’

CHP’li Bakan, raporda, “Ülke olarak 1991’de dahil olduğumuz ‘Mali Eylem Görev Gücü’ organizasyonu bir rapor hazırlamış. Raporda Türkiye’nin bir devlet olarak bütünüyle terörün finansmanıyla ilgili mücadele edemediğini, son yıllarda FETÖ/PDY ile ilgili mücadelesinin el koyduğu mal varlıklarının yüzde 99,99’unu tespit etmek ve sadece el koymaktan ibaret olduğunu, bunların bağlantılarını ve transferlerini de araştırmadığını belirtmiş. Demiş ki, ‘Siyasi nüfus sahibi insanlarla ilgili adım atmadınız.’ Siyasi nüfus sahibi insanlardan kastettiği sadece Türkiye’deki siyasi nüfus sahibi insanlar değil; yabancıları da kastediyor. Gözden kaçan şey bu. Mesela, Yasin el-Kadı’yı işaret ediyor. Şeyhleri, şıhları, kralları işaret ediyor. Türkiye’de son yıllarda her 100 dolarlık cari açığın 77 dolarının kaynağının belirsiz para girişiyle finanse edildiğinden bahsediyor. Türkiye’de ithalatı gizli ülkelerden bahsediyor. Gizli ülkelerden ithalata bakıyorsunuz; 2003’te yüzde 2,7 artış, 2010’da yüzde 39,4 artış olmuş. Yani bu organizasyon bize, ‘Siz uluslararası kuruluşlara hem kendi siyasilerinizle ilgili hem de yurt dışındaki siyasilerin Türkiye’deki paralarıyla ilgili doğru bilgileri vermiyorsunuz. Türkiye’ye kaynağı bilinmeyen bir para geliyor’ diyor” ifadelerini kullandı.

‘Siyasi nüfus sahibi kişilerle ilgili yasa çıkarmak ahlaki sorumluluğumuzdur!’

Türkiye’nin 2010’da gri listeye girdiğini, 2012’de istenen yasal düzenlemeleri yaptığını ve 2014’te izlemeden çıkartıldığını hatırlatan CHP’li Bakan sözlerini şu şekilde tamamladı: “Türkiye’ye yaptırım olursa ne olacak biliyor musunuz? Vergisini ödeyen, dürüst, namuslu, üreten ve ihracat yapan vatandaş, tüm dünyada finansal denetime girecek. Türkiye uluslararası kuruluşlardan dışlanacak, parya devlet muamelesi görecek. Bunun sebebi, sizin iktidarınızda döneminde bu kara para işinde gereği gibi hareket edilmemesi olacak. Siyasi nüfus sahibi kişilerle ilgili bu yasaları çıkarmak Parlamentonun sorumluluğudur. Vicdani sorumluluğumuzdur, ahlaki sorumluluğumuzdur, insani sorumluluğumuzdur, siyasi sorumluluğumuzdur.”