CHP Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, “Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Erdoğan adeti olduğu üzere bayram gününün ruhuna, ahlakına ve maneviyatına hiç uymayan yalan ve iftira dolu açıklamalarla yine partimize ve cumhuriyeti kuran milli önderlerimize saldırmıştır” dedi.

Bülent Tezcan yaptığı açıklamada şöyle dedi:

“Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Erdoğan adeti olduğu üzere bayram gününün ruhuna, ahlakına ve maneviyatına hiç uymayan yalan ve iftira dolu açıklamalarla yine partimize ve cumhuriyeti kuran milli önderlerimize saldırmıştır. Herkes bilir ki CHP’yi, işgalcilere karşı bağımsızlığı, inancı, imanı, ezanı ve vatanı korumak için canını veren Kuva-yi Milliyeciler kurmuştur. Cami üzerinden üretilen yalanlar bu gerçeği silemez. CHP hiçbir zaman camilere, inanca, imana saldırmamış, onun özgürce yaşanacağı bir Türkiye kurmuştur. Erdoğan ve onun siyaset tarzı, dini siyasetin ve yalanın malzemesi yaparak en büyük zararı vermiştir. CHP her zaman yolsuzluk ve devleti soymaya karşı mücadele etmiş, beytülmale el uzatmayı haram saymıştır. Erdoğan’ın iktidar dönemi ise devlette haramın yerleştiği, yolsuzluk ve soygunun kurumsallaştığı, soyguncuların iktidar eliyle korunduğu bir dönem olmuştur.
 

“YOLSUZLUK VE SOYGUNA KOL KANAT GERMİŞTİR”
 

CHP, Adalet Kurultayı'nın ve kurultayın yapıldığı alanın ruhuna uygun olmayan davranışlara karşı gerekli işlemleri yapmış, Erdoğan ise bakanları hakkındaki yolsuzluk iddialarının üstünü Meclis eliyle örtmüştür. Yolsuzluk ve soyguna kol kanat germiştir. Terör örgütü liderine ‘sayın' diye hitap eden, şehide kelle diyen, Oslo’da teröristle masaya oturan, Habur’da çadır mahkemesi kuran CHP değil, Erdoğan'ın Ak Partisidir. Toplumu ayırıp parçaladığı yetmezmiş gibi şehit ve gaziler arasında ayrım yaparak şehitlik ve gazilik ruhunu incitmek de ne yazık ki bu iktidarın eseri olan bir başka nifaktır. ‘Milli Kurtuluş Savaşında keşke Yunanlılar galip gelseydi' diyecek kadar ahlaksızlaşan meczuplar Erdoğan iktidarı döneminde korunup kollanmış, önlerine sınırsız imkanlar tanınmıştır. Atatürk, Cumhuriyet ve ortak milli değerlerimize saldırıp yalancı bir tarih yazanlar bu iktidarca teşvik edilmiştir.
 

“BU İFTİRA KAMPANYASININ ASIL HEDEFİ…”
 

Bu iftira kampanyasının asıl hedefinin çağdaş cumhuriyet değerleri olduğunu, Türkiye’nin yönünü Ortadoğu’ya çevirmeyi amaçladığını biliyoruz. Bu değerlerden kopmak demokrasiden ve laiklikten kopmaktır. Bu değerlere sahip olmayan komşumuz Ortadoğu ülkelerinin yaşadığı acı ortadadır. Bütün iftiralara rağmen CHP Türkiye’nin aydınlık yüzü olmaya devam edecektir.”