Hastanelerde yemek kalitesinin son derece düşük olduğunu ifade eden Demokratik Sağlık-Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “İdarelerle yemek kalitesinin artırılması noktasında yaptığımız görüşmeler, yazılı müracaatlarımız Sağlık Bakanlığına yaptığımız çağrılar, maalesef karşılık bulmuyor. Geçtiğimiz günlerde bir hastane yemekhanesinde sunulan yemeğin ne yemeği olduğunu anlayamadık. Sağlık Bakanlığı yemekhanesinde verilen yemeğin kalitesi ile taşra teşkilatında verilen yemek kalitesi arasındaki uçurumun son bulmasını istiyoruz” dedi.

"Hasta ve yakınları ile çalışanlara sunulan yemeğin büyük kısmı çöp oluyor"

Yemek kalitesizliğinden dolayı hastanelerde yemek israfı olduğunu aktaran Togan Demircan, “Malzeme aynı, belki ücret bedeli aynı; ancak gelin görün ki birçok hastanede hasta ve yakınları ile çalışanlara sunulan yemeğin büyük kısmı çöp oluyor. İsraf ediliyor. Buna birçok kurum idarecisi göz yumuyor. Tedarikçi firmalara yaptırım uygulanmıyor” şeklinde konuştu.
“Yemeklerden başta salyangoz olmak üzere, haşerat çıkıyor.

Öğle yemeği ve akşam yemeğinde aynı menü veriliyor” diyerek bazı iddialarda bulunan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “Veya öğle yemeği ana yemeğinin içine bezelye konularak hayatınızda ilk kez duyduğunuz bir isimle akşam yemeği olarak önünüze geliyor. Maliyet artışları bahanesi ile kalite yemek hizmeti verilmesinin önüne geçiliyor. Bu maliyet artışları sadece hastanelere verilen hizmetler için mi geçerli? Defaten aynı sorunların yaşandığı hastanelere hizmet veren firmalar bunu bir emniyet teşkilatında, Adalet Bakanlığında veya diğer bakanlıklarda yapabilirler mi?

Sendikada ki görevim nedeniyle birçok farklı kurumda yemek yeme fırsatım oluyor. Aradaki kalite farkını görmemek anlamamak mümkün değil. Tabi burada sorumluluk sahibi vicdan sahibi idareci arkadaşlarımıza büyük iş düşüyor. Sağlık müdürlüklerinin de sözleşme maddelerinin işletilmesi için kurum idarelerine destek olmaları gerekiyor. En azından sağlık çalışanları ağız tadı ile yemek yesinler. Eğer Bakanlık kaliteli yemek hizmeti sunamıyorsa nakdi olarak yemek parasını ödesin” diye ifade etti.

“Hastane kantinlerinde de fiyatlar almış başını gitmiş durumda”

Demircan, kantin fiyatlarının yüksekliğine de dikkat çekerek, “Hastane kantinlerinde de fiyatlar almış başını gitmiş durumda, insanların ceplerinde paraları var mı yok mu, hangi koşullarda o hastanede tedavi oluyor kimsenin umurunda değil. Bir bardak çayın maliyeti kaç para ki birçok kantin beş liraya çay satıyor. Lüks kafeterya, lokanta fiyatlarını aratmıyorlar. Kantinlerde fiyat denetimi var mı, bilen yok. Hastane idareleri acaba kantinde bir bardak çay veya bir kahve veya tost kaç liraya satılıyor biliyor mu? Aynı çayı hastanenin karşısındaki kafeterya iki liraya satarak, daha yüksek kirasını ödeyerek hayatını idame ettirebiliyor. Hastane kantinleri rant kapısı olmasın, her manada denetlensin.” dedi.