Alınan önlemler sayesinde büyük bir facianın önüne geçildiğini belirten CHP’li Polat, “Deprem, sel, fırtına, kasırga vb. doğa olayları üzerinde siyaset yapmak vicdansızlıktır. Devlete ait kurumlardan kaç saat geçmesine rağmen ses çıkmıyor. Kenti düşünüyorlarsa iktidar partisi milletvekilleri olarak, kurumları göreve davet etsinler” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat, AKP İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı’nın sel felaketi sonrası “İzmir’de hiçbir altyapı çalışması yapmayan Büyükşehir Belediyesi her sağanak yağmurda bu manzaranın ortaya çıkmasının en büyük sorumlusudur” açıklamalarına yanıt verdi.

Doğa olayları üzerinden siyaset yapmayı vicdansızlık olarak niteleyen CHP’li Polat, “Keşke eleştirmek yerine, yüreği ağzında insanlarımızın malı mülkü için ne yapabileceklerini düşünseler. Devlete ait kurumlardan kaç saat geçmesine rağmen ses çıkmıyor. Kenti düşünüyorlarsa iktidar partisi milletvekilleri olarak kurumları göreve davet etsinler” ifadelerini kullandı.

İZMİR DAYANIŞMANIN KENTİDİR

Yağışların hayatı olumsuz etkilemesinin ardından İzmir’in seferber olduğunu belirten CHP’li Polat, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer önderliğinde, yağışlar etkisini arttırmadan tüm imkanlar seferber edilmişti. Ancak geçen yıl boyunca yağan yağmurun yüzde 18’i bir gecede yağdı. Kentimizin yıllık yağış miktarı 717 kilogram, son 24 saatte ise 126 kilogram yağış düştü. Belediyelerimizin aldığı önlemler sayesinde büyük bir felaketten döndük. İzmir bir kez daha dayanışmanın kenti olduğunu gösterdi. Alınan önlemler sayesinde felaketin önlenmesinde katkıda bulunan başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer olmak üzere büyük bir özveriyle emek harcayan tüm personelimize teşekkür ediyorum” dedi.

KURUMLARI GÖREVE DAVET ETSİNLER

Yaşanan sel felaketi sonrası AKP’lilerin sosyal medya üzerinden yaptığı eleştirilerin siyasi açıklamalar olduğunu vurgulayan CHP’li Polat, “Deprem, sel, fırtına, kasırga vb. doğa olayları üzerinde siyaset yapmak vicdansızlıktır. İzmir’in tüm imkanlarıyla seferber olduğu bir zamanda yine şaşırtmadılar. İzmirli yurttaşlarımıza bir geçmiş olsun mesajı atmadan eleştirmeye başladılar. Biraz zahmet edip bari valiliğin açıklamalarına baksalardı. Siyasette bu dilin egemen olması kabul edilebilir değil. Keşke eleştirmek yerine, yüreği ağzında insanlarımızın malı mülkü için ne yapacağını düşünseler. Devlete ait kurumlardan kaç saat geçmesine rağmen ses çıkmıyor. Kenti düşünüyorlarsa iktidar partisi milletvekilleri olarak, kurumları göreve davet etsinler” diye konuştu.