“Son sözü üretenler söyler ve biz daha son sözümüzü söylemedik.”

O çok başarılı bir müzisyen, şarkıcı, bestekar, prodüktör, yönetmen, radyo programcısı, eş, baba…  Gülben Ergen, Mustafa Sandal, Burcu Güneş, Ziynet Sali Ayşegül Aldinç ve Mustafa Ceceli gibi isimlere verdiği hit olmuş şarkılarla tanıdığımız, kendi söylediği şarkılara âşık olduğumuz Eflatun ile yılın ilk röportajını yaptık. 

   Merhaba, öncelikle vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Müziğe merakınız nasıl başladı, yeteneğinizi nasıl fark ettiniz?

İlkokulda müzik öğretmenim annemi okula çağırdı başka hiçbir meslek düşünmeyin müzisyen olsun dedi ve bu iyi bir yönlendirişti zaten aklım ve kalbim başka mesleklerde ziyan olurdu müzik yapmak ve yazmak için yaratıldığıma çok erken yaşta ikna oldum. 

    Çok sorulmuştur ama ben de sorayım, asıl isminiz Oğuz Kaan, Eflatun ismini nasıl seçtiniz, bu ismin size verdiği enerji nedir?

Eflatun ismi benim şarkılarımı yazdığım dünyaya açılan kapının anahtarı diyebilirim. Hece sayısından tutun da harflerin enerjisine kadar beni tanımlıyor. Renk veya platon gibi andırışlar daha sonra geliyor. 

     Konservatuvar sürecinizden, opera deneyiminizden sonra İstanbul’a gitmeye nasıl karar verdiniz?

İzmir 9 Eylül üniversitesi devlet konservatuvarında nefesli çalgılar ana sanat dalı Korno mezunuyum. Senfoni ve operalarda görev aldım epey daha sonra her üreten sanatçı gibi yazdığım şarkıları insanlarla buluşturmak isteği ve inancı ağır bastı İstanbul macerası başladı. Sevgili Serkan ölçer ilk albümün prodüktörlüğünü üstlendi sağ olsun ve şimdi uzun zamandır kendi şarkılarını yazan söyleyen aranje eden mixleyen klibini çeken bir sanatçı olarak yaşamaya devam ediyorum. 

     İlk besteniz hangisiydi, ne zaman yaptınız?

İlk şarkılarımı 7-8 yaşlarında yazmaya başladım. Şiir yazmakla beraber gelişen bu yeti ruhumun bildim bileli demirbaşıdır. Bir şeyler üretmeden zaman geçiren bir beni hiç anımsamıyorum.

     Burcu Güneş’le yaptığınız Oflaya Oflaya isimli şarkı ve birçok şarkınız milyonlarca tıklandı. Şarkılarınızda yakaladığınız başarının sırrı nedir?

Samimiyet ve hayatın içinde var olanı sanatlaştırmak. Doğru şarkı budur ama aranjesi, onu söyleyeni, çıktığı zamandaki anlamlı ve denk gelişleri de işin içine katmak lazım.

   En son 2019 yılında “Uçsuz Bucaksız” adlı albümünüz çıktı, yeni şarkı hazırlığı var mı?

Yeni şarkı yoksa bilin ki Eflatun ölmüştür. Benim dışımda yeni prodüksiyonlar yapıyorum. Sektörün yeni isimlere ihtiyacı var. Koskoca müzik sektörü aynı isimler etrafında dönemez. Aynılık çok büyük bir tuzak. 

Aşk Müzik Yapım adlı bir şirketiniz var ve çok güzel çalışmalar çıkıyor, iyi prodüktör olmak için iyi  müzisyen olmak gerekli mi?

İyi prodüktör olmak için müziği çok iyi bilmek şart ve yaşadığın coğrafyanın sosyolojik zeminini de iyi bileceksin. Ne yapmak istediğin konusunda net hedeflerin olmalı. Müzisyen olmak şart değil bence çünkü Ahmet Ertegün'de müzisyen değildi ama müziği çok iyi biliyordu. 

      Prodüksiyon aşamasında olan ya da şarkı verdiğiniz bir albüm var mı bu ara? 

Ziynet Sali yeni albümünde söz müzik ve aranjesi bana ait bir şarkım var. Gözde Lora isminde yeni bir isim çıkarıyorum yine her tuğlasını koyup çivisini çakarak binalandırdığım bir marka olacak. Eflatun projeleri devam ediyor. 

    Yönetmenlik de yapıyorsunuz, biraz titiz olup hiçbir işi kimseye bırakamama olabilir mi sebebi?

Müzik sektöründe sizin kurduğunuz hayali gerçekliğe kavuşturacak insan sayısı çok az. Herkes sizi kendi rengine çekmeye boyamaya çalışıyor. Bu tecrübelerle ben uzun süredir kendi hayallerini kendim boyama yoluna girdim çok da memnunum bunun için sabahlara kadar çalışıyorum yıllardır ama değiyor.

     Kafa Radyo’da Tanzer Gümüş ve Mert Çanga ile birlikte Beste Dükkanı adlı bir program yapıyorsunuz, dinleyiciler şarkı sözü gönderiyor, siz anında besteliyorsunuz ve çok güzel şarkılar çıkıyor, gerçekten inanılmaz, bu programı yapmaya nasıl karar verdiniz?

Sevgili dostum Tanzer Gümüş bir gün bana geldi ve neden böyle bir şey yapmıyoruz seninle dedi. Kafa radyo ailesi önce böyle bir şey olabilir mi mümkün mü dediler haklı olarak. Çünkü yayın sırasında gönderilen sözleri anında bestelemek büyük bir iddia. Program o kadar çok sevildi ki daha sonra aramıza perküsyonu ve güzel enerjisi ile Kafa Dergi genel müdürü Mert Çanga katıldı. İlerleyen günlerde bu programı sahneye taşımaya hazırlanıyoruz pandemi izin verirse. 

    Bu kadar çok yönlü olup, hepsinde de başarılı olmak nasıl bir duygu Allah aşkına.

Türkiye de başarılı olmanın belirteci para aslında bu pencereden bakıldığında başarılı sayılmam ama diğer taraftan kimseye boyun eğmeden sanatımı bükmeden manalarıma ve duygularıma emir verdirtmeden yürümek bence başarının en büyüğü. Bugün sektörde adını duyduğunuz isimlerin %99'u sermaye tarafından yönlendiriyor veya sanatını budamak zorunda kalıyor. 

   Yakın zamanda Mesam’dan istifa ettiniz, meslek birliklerinin birleşmesi niçin önemli?

Bir yapı bölünürse kolay lokma haline gelir. Devletler gibi… tek meslek birliği olmak varken bu global ve dijital dünyada niçin 2 meslek birliğinin manasız kavgalarına maruz kalıyoruz anlamıyorum. Eser sahibi acil olarak tek meslek birliği için ses çıkarmalı yoksa sular iyice çekiliyor. 

      Gelelim 2020’ye pandemi süreci en çok müzisyenleri etkiledi, siz bu süreci nasıl geçirdiniz?

Üreterek, çalışarak… Bunlar müzisyenin sanatçının kuluçka dönemleridir. Ekonomik ve manevi zorluklar elbette çok yorucu ama yokuşlar olmadan inişler olamaz. 

  2021 hakkında ne düşünüyorsunuz, sizce her şey eskisi gibi olacak mı?

Eskisi çok mu güzeldi ki, birtakım köşeler tutulmuş, suyun başını yıllar önce zapt etmiş tekelliyetler zaten oyunu bozuyordu. Asıl virüs covid-19 değil makyavelist anlayışla başarı için her yolu mubah sayan, insanlığını unutan, erdemlerini hiçe sayanlardır. Covid-19’u bir aşıyla yenersin ama köhnemiş cahil kalmış zihniyetin aşısını bulmak zor. Karamsar değilim ama yaptığım en iyi şey üretmek ve bu şekilde yaşayıp ölmek şu anda bildiğim tek yol. Hep söylüyorum bu röportajın da son sözü olsun; 

Son sözü üretenler söyler ve biz daha son sözümüzü söylemedik.