İzmir depremi ve deprem sonrası emlak piyasasına sonra gireceğim.

Şimdi, kendinizi İzmir’de birkaç daire, birkaç ofis,  birkaç dükkân sahibi olarak düşünün.

Yatırım yapmışsınız, elinize para geçtikçe oradan, buradan daire almışsınız, ofis almışsınız, dükkân almışsınız.

Gayrimenkul yatırımının kısa veya uzun vadede her zaman kazandıracağını düşünerek.

Düşünmeseniz de düşünmenizi sağlayan birileri sayesinde.

Peki, bu gayrimenkul yatırımlarına, gece İzmir ışıklarını Varyant’tan seyrek mi karar verirsiniz, gündü Kadifkale’nin surlarına çıkıp İzmir’in beton yığınlarına mı?

Sanmıyorum.

Gayrimenkul uzmanı, eski tabirle bir emlakçıya gider, ederinde ucuz, sıkışmış, koyduğumdan fazla kazanabileceğim,  satmasam da elimde durduğunda bile para kazandıracak yer aradığınızı söylersiniz.

Doğru mu?

Doğru!

O gayrimenkul, eski adıyla emlakçı da sizin gibi gayrimenkul yatırımını sevenleri sevdiği için, size uygun olmasa da, uygun formatına getirdiği yerleri size gösterir.

Doğru mu?

Doğru!

Sonra size der ki, ‘Bu gayrimenkul asıl ederi bu, bu fiyata düştü, aldığında kazanırsın, kazandığınla yenisi alırsın, satmasan bile kazanırsın.’

Doğru mu?

Doğru!

Sonra öneriler içinden birisin alırsın, içinde oturmayacağın içinde durduğu yerde para kazandırsın düşüncesiyle belki sizin almanıza aracı olan veya olmayan bir gayrimenkul uzmanı veya eski adıyla emlakçıya dersiniz ki, “Bu evi ne zaman kaça satarız veya bu evi kaç kiraya veririz?’

Doğru mu?

Doğru!

Yani gece Varyant’tan bakarak, gündüz Kadifekale’ye çıkarak, neyi kaça almaya, ne kaça satmaya, neyi kaça kiraya vermeye karar vermezsiniz, veremezsiniz.

Doğru mu?

Doğru!

İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı, önceki gün basına düşen açıklamasında, kiralık evlerin ve gayrimenkuller satışlarında ve özellikle sıfır evlerin rağbet gördüğünü ve fiyatların da normalin çok ama çok üzerine çıktığını söyledi.

Gayrimenkul sahibi yatırımcı vatandaşları gece Varyant’ta, gündüz de Kadifekale’de gördü sanırım.