Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Film Tasarımı Bölümü Araştırma Görevlisi Sertaç Koyuncu, geçtiğimiz yıl Antalya Altın Portakal Film Festivali Antalya Film Forum bölümünde Film Standartları Post-Prodüksiyon ödülünün sahibi olan uzun metraj film projesine bir destek daha almaya hak kazandı.

Koyuncu’nun, proje yönetimini ve senaristliğini yaptığı Yeryüzünden isimli uzun metraj film projesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü tarafından başvuran 168 proje arasından seçilerek senaryo ve diyalog yazım desteği alan 30 projeden biri oldu. Yeryüzünden, yine geçen yıl Solis Cinema Sessions Proje Geliştirme Kampına da seçilmişti.

Geçtiğimiz ay yapılan 72. Uluslararası Berlin Film Festivalinin European Film Market Bölümüne de kabul edilen Koyuncu, “Burada, film projem Yeryüzünden hakkında uluslararası ortak yapımcılarla toplantılar gerçekleştirme fırsatı buldum. Bir Alman film yapımcısıyla prensipte anlaştık. Filmin uluslararası ortak yapımcıların katılımıyla daha geniş bir izleyici kitlesine ulaşmasını hedefliyoruz ve Türkiye-Almanya-Fransa ile Slovenya ortak yapımı olmasını planlamaktayız” dedi.

Boğulmanın Adabı kısa filmi başta olmak üzere bugüne kadar çeşitli projeleriyle sekiz ödül kazanan Sertaç Koyuncu, sosyolojik bir gerilim filmi olarak tasarladığı Yeryüzünden’in konusu hakkında ise şu bilgileri verdi:

“Üniversitede astronom olan Barış, iş güvenliği uzmanı kardeşini beş yıl önceki maden patlamasında kaybettiğinden beri, gökyüzü gözlem etkinlikleri düzenleyerek yoksullaşan maden kasabasına destek olmaktadır. Bu yıl, maden patlamasının dünya dışı varlıklarla ilişkisi olduğunu iddia eden bir grup astroloji meraklısı da etkinliğe dahil olur. Etkinliğe katılanlardan bazılarının esrarengiz biçimde ortadan kaybolmasıyla kasabanın gizlediği korkunç sır ortaya çıkar. Sosyolojik bir gerilim filmi olarak tasarladığımız Yeryüzünden’de, Türkiye’nin toplumsal travmalarından olan maden kazalarından yola çıkıyoruz. Gökyüzü gözlemi teması ile bugünü ve geleceği anlamlandırmayı, maden kazası teması ile geçmişle yüzleşmeyi hedefliyoruz. Böylece Yeryüzünden tematik düzlemde gökyüzü ile yeraltı arasında bir çatışma üzerine kurulmuş oluyor.”