Harmandalı'nın çığlığını duyan var mı?
Arif Çayan yazdı; Harmandalı'nın çığlığını duyan var mı?
İzmir’in çöpü, yıllardır Harmandalı’nın sırtında bir kambur gibi duruyor. Kokuya alıştık dediler, dumana alıştık dediler, metan gazına bile alıştık dediler. Evlerinin balkonunu kullanamayan insanlar “biz de İzmirliyiz” demeye utanır oldu. Yetmedi.
Danıştay “kapatın” dedi. Devletin en üst yargı kurumu, “Burası artık yaşam alanı değil, tehlike bölgesi” diye karar verdi.
Peki ne oldu?
Her zamanki gibi: Karar var, uygulama yok.
Ama mesele sadece çöp değil.
Mesele suskunluk.
Mesele, “ben duymadım, görmedim, bilmiyorum” kolaycılığı.
yedi gecedir insanlar sokakta. Harmandalı halkı, İzmir’in çöpünü korumak için değil, hayatını korumak için nöbet tutuyor.
Ellerinde parti bayrağı yok.
Reklam yok.
Siyaset yok.
Var olan tek şey hayatta kalma mücadelesi.
Ve bu mücadelenin ortasında bir gerçek daha var:
Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız ortada yok.
Hani çevre mühendisiydi?
Hani “biz çözüm odaklı belediyecilik yapacağız” diyordu?
Hani halkın yanındaydı?
Kusura bakmasın kimse ama bu, görev kaçakçılığıdır.
İnsanların kapısının dibinde çöp dağları büyüyorsa,
Metan gazı evleri basıyorsa,
Hastalar nefes alamıyorsa,
Çocuklar oyun oynamak için penceresiz odalara mahkumsa,
Bir belediye başkanı masa başında değil, o nöbetin tam ortasında oturur.
Yere bir sandalye koyar.
Yanına bir çay alır.
Ve halkıyla birlikte bekler.
Harmandalı halkı diyor ki:
“İzmir’in çöpünü yıllarca biz çektik.”
Doğru.
İzmir’in en centilmen, en sabırlı kesimidir Harmandalı.
Hiç şikayet etmediler.
Şimdi dayanacak yerleri kalmadı.
Ve daha acısı?
İzmir’in geri kalanı yeni kokuyla tanışınca şikayet etti.
Bir ay sürdü, dayanamadılar.
Harmandalı otuz yıldır çekiyor.
İzmir’in vicdanı nerede?
İzmir’in dayanışması nerede?
İzmir’in “biz büyükşehiriz, çağdaşız, çevre dostuyuz” sözleri nerede?
Ağzımız dolu lafla çok güzel şehir oluyoruz, değil mi?
Ama biri kapıyı açınca koku suratımıza vuruyor işte.
Hakikat öyle kokar.
Şimdi söz, Başkan Yıldız’da.
Bu sessizlik sürerse, bu çöp sadece alanı değil, siyasi kariyerleri de gömer.
Harmandalı’nın çığlığı net:
“Yanımızda dur. Ya şimdi, ya hiçbir zaman.”


Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.