Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın göreve geldiğinden beri 4 yılı değerlendirdiği toplantıya katılan gazetecilerden birisiydim.

Başkan Kılıç’ın heyecanla yapıp da anlattıkları kadar, daha fazla heyecanla yapacaklarını anlatmasını dikkatlice dinledim.

Hele ki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte, omuz omuza yıkılan ve yeşil alan olması için mücadelede edilen eski cezaevi konusundaki dayanışmalarına alkış tuttum.

Ortada İzmir varsa, İzmirlinin geleceği varsa, düşüncelerin de böyle bir arada olması, mücadelenin birlikte yapılması çok çok önemli.

Başkan Kılıç’ın belediyenin borcu yok denecek kadar az olduğunu açıkladı.
Bir alkış.

Buca’nın tarihinde ilk defa planlı şekilde projelerle üretildiğini söyledi.
Bir alkış.

Buca’da bol yeşil alan ve otopark hedeflediklerini belirtti.
Bir alkış.

Buca’da tarımdan para kazanılmasının yolunu açtığını anlattı.
Bir alkış.
Sarı masa ile 7 ayda 18 bin üzerinden Bucalı'ya ulaşıldığını belirtti.
Bir alkış daha.

Bu açıklamaları Buca Belediyesi Bağ Evinde yaptı.
Olmasını dilediği, olmasını düşlediği ve olmasını projelendirdiği Buca’yı anlatır gibi.

Buca’daki değişimin geçmiş 4 yılda birkaç kez kaleme alarak yazdığımı hatırladım.

Bu yazım da Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın açıklamaları gibi bir toplama yazı türünden oldu.
Buca’da yapılanlar ve yapılacaklar çok olunca biz gazetecilere da arada bir yazmak, arada bir toplamak da düşüyor.

Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın, Buca için, Bucalılar için büyük bir şans.
Buca’yı da iyi tanıyor, Bucalıları da iyi tanıyor Başkan Kılıç.

Bir de hayalindeki Buca var ki, o hayalindeki Buca da bütün İzmir’in beklediği Buca.
Başkan Soyer ve Başkan Kılıç birlikte Bucalıların bu hayalinin gerçekleştirir.

Nokta.