Dünya Covid-19’un yol açtığı pandemi krizi ile sarsılmaya devam ederken, hala ürkütücü boyutlarda seyreden koronovirüs etkisine karşı en etkili yolun temizlik olduğu her platformda ortaya konuyor.  Uzmanlar temizlik konusunda su ve sabunun etkisine sürekli değinirken, diğer yandan çeşit çeşit kimyasallardan oluşan dezenfenktanlar da güncel yaşantının ayrılmaz bir parçası haline geldi. Bu dezenfektanların artılar ve eksileri tartışılırken, su ve tuzdan üretilen yeni ürün bu konuda bütün bilinenleri unutturacağa benziyor. 

Su ve tuzun elektrolize edilip özel bir işlemden geçirilmesiyle geliştirilen alkolsüz yeni nesil dezenfektan Aquamirus adeta yok satıyor. Muğla ve Balıkesir Ayvalık'taki fabrikalarda üretilen yüzde yüz yerli ve milli bir ürün olan Aquamirus, yenilen meyve, sebze, et, tavuk ve balık gibi her türlü yiyeceğin üzerine sıkılabiliyor. Aynı zamanda bakterileri de yok ettiği için meyvenin ömrünü uzatan dezenfektanın uygulandığı havuza hiç beklemeden hemen girilebiliyor. Klor yerine su arıtma cihazlarında ve şebeke hatlarında da kullanılabilen dezenfektan ayrıca çöp, tuvalet ve buzdolabı kokusunu da anında yok ediyor. Aquamirus Ege Bölge Distribütörü Ataner Orkunoğlu, "Salgından dolayı çok sık bir şekilde dezenfektan kullanılıyor. Ancak birçok dezenfektan alkollü olduğu için cildi tahriş ediyor ve ortamda ağır metallere neden olduğu için kansere yol açıyor. Ancak bu dezenfektan, alkolsüz olduğu için böyle bir risk taşımıyor. Tuz ve suyun özel düzeneklerle elektrolize edilmesiyle elde edilen çözeltinin içinde yoğunlukla olan bileşen hipokloröz asittir. Bu, bakterileri, virüsleri öldüren etkin bir dezenfektan ve antiseptik bir maddedir. Kullanıldığında çevrede hemen etkisini gösterir. İnsan ve çevre sağlığı için güvenli. Her alanda kullanılabilir. Sebzelerin ve meyvelerin dezenfektesinde, yüzeylerde kullanılabilir. Tüm ruhsat, belge ve üretim izinleri bulunan dezenfektan mantar, egzema, yara iyileştirme ve pansumanda da kullanılabiliyor" dedi. 

SOFRA TUZUNDAN YAPILDI

Su ve tuzun elektrolize edilmesiyle oluşan hipokloröz asit içeren alkolsüz dezenfektan ile ilgili olarak konuşan Orkunoğlu, bu doğal çözeltinin son derece kuvvetli ve güçlü etkisi olduğunu söyledi. Sebzelerin ve meyvelerin dezenfektesinde ve yüzeylerde de kullanılabilen ürünün çevre dostu belirtti. Vücuda dışarıdan giren virüs ve bakteri gibi herhangi bir yabancı maddeyi hücre içerisine alarak temizleyen hücreler olduğunu anlatan Orkunoğlu, "Hipokloröz asit, fizyolojik olarak vücutta üretilen, bakterilerin ve virüslerin öldürülmesinde kullanılan bir moleküldür. Bununla ilgili her ortamda kullanılabilecek hazır ürünlerimiz var. Hipokloröz asit su ve sofra tuzunun özel düzeneklerle elektroliz yöntemiyle ayrıştırılmasıyla oluşan bir üründür" dedi. 

RESTORANLAR VE MUTFAKLAR

Ataner Orkunoğlu ürünün restoranlar ve mutfak tezgahlarında rahatlıkla kullanılabildiğini hatta buzdolaplarının içine de sıkılabildiğini belirterek, "Bir ürünümüz daha var çamaşır suyu kadar etkili ve kokusuz. Yan etkisi hiç yok. Yüzey ve lavabo temizliklerinde onu kullanabiliyoruz. Ayrıca hayvan çiftlikleri ve seralarda meyve sebze reyonlarında kullanılıyor. Ürüne bu dezenfektanı sıktığınızda virüslerle birlikte bakterilerde öldüğü için bayatlaması da geç oluyor. Buzdolabı ve tuvaletlerdeki ve çöplerdeki kokuyu yok ediyor. Havuz dezenfektanı ise uyguladıktan sonra hiç beklemeden hemen havuza girilebiliyor. Göz yanması ve alerji yapmıyor. Kokusu yok. Zaten bu ürünün en önemli özelliği hiç kokmaması" dedi. 

ALKOL KULLANILMIYOR

Dezenfektanın içme suyu şebekelerine klor yerine uygulandığını belirten Orkunoğlu, "Bununla ilgili büyükşehir şebekelerine girdik birkaç ili aldık. Ayrıca su arıtma cihazlarında da kullanılıyor. Türkiye'de şu anda bizim gibi alkolsüz dezenfektan üretimiyle ilgili girişimde bulunanlar var ama şu anda bu konuda rakibimiz yok. Bazı camilere de dezenfektan işlemi yapıyoruz. Bu dezenfektanın içindeki etken maddesi vücudun kendi ürettiği Hidroklorikasit (HOCİ) maddesi olduğu için hem doğal hem de alkolden daha etkilidir" şeklinde konuştu.