İzmir Barosu'ndan 25 Kasım mesajı!

İzmir Barosu'ndan 25 Kasım mesajı!

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle mesaj yayınladı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; 

"Kadınların Eşit, Şiddetten Uzak ve Güvenli Yaşam Hakkını Sağlamak, Devletin Görevidir!

Tüm dünyada COVİD-19 salgını nedeniyle hayatı altüst eden bir kriz yaşanırken, krizden olumsuz etkilenenler arasında ilk sırayı kadınlar ve çocuklar aldı.

Güvencesiz ve esnek çalışma sorunu; ciddi oranda bir kadın işsizliğine, 3-5 katına çıkan bakım emeğine, eve kapanmaya ve buna bağlı olarak da artan şiddete dönüştü. İzmir özelinde yaşanan deprem felaketi de kadınlar bakımından ayrıca kurumlara ulaşamama, barınma sorunu gibi ek mağduriyetler de yaratmış durumda.

Her gün en az 3 kadının öldürüldüğü, kadın cinayetlerinin cinskırım boyutuna vardığı ülkemizde, bakanlık hala bu verilerin gerçek olmadığını söyleyedursun; 2019 yılının resmi olmayan rakamlarına göre erkekler, en az 328 kadını, aralarında bebeklerin de olduğu en az 15 çocuğu öldürdü;  630 kadına da şiddet uyguladı.2020’nin ilk 10 ayında ise bu rakam 229.

Hükümet, kadınlara yönelik şiddeti önlemek için etkili hiçbir politikayı yürürlüğe koymadığı gibi, 6284 sayılı Yasa ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere var olan yasaları ve sözleşmeleri uygulamıyor. Ve hatta uygulamada pek çok sorun ve hak kaybına neden olan bir eylemsizlik sergiliyor. Nafaka hakkı ve İstanbul Sözleşmesi ile 6284 sayılı Yasa üzerinde mesnetsiz tartışmalar yaratmayı hedefleyen kadın düşmanı odaklara karşı sessiz kalıyor. Bu tartışmalar, uygulayıcı kurumlar hakkında alınan olumsuz kararlara neden oluyor.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle bir kez daha hatırlatıyoruz: Kadınların eşit, şiddetten uzak ve güvenli yaşam hakkını sağlamak devletin görevidir.

Kadına karşı şiddetin önlenmesi; her cinayet sonrası verilen demeçlerle, var olan yasal hakları uygulatmayan, tartıştıran, kadın erkek eşitliğini yok sayan yaklaşımlarla sağlanamaz. Topyekun mücadele için kapsamlı ve bütüncül politikalar uygulamak gerekir. Bu nedenle tüm yetkilileri bu konudaki en geniş yasal dayanak olan İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 sayılı Yasa'nın etkin uygulanması için tavır almaya, politik adım atmaya çağırıyoruz.

Ayrımcılık ve şiddeti her durumda açık olarak kınayın, bunların suç olduğunu açıklayın. İkircikli hiçbir tutum almayın, şiddete karşı ve şiddetten sonra kurulacak hayatlar için destek mekanizmaları oluşturun; yasaları uygulayın, uygulatın. Polis ve savcılık aşamalarındaki ihlalleri engelleyin, ihmali bulunan ve eksik işlem yapan görevliler hakkında yasal prosedür işletin.  Mülteci kadınlar için mekanizmaları kolay ulaşılır, hak kaybına neden olmayan hale getirin. 

Şiddeti engellemek, kamusal alandaki bütüncül politikalar ve şiddete karşı ikirciksiz yaklaşımla ve güvenli mekanizmaların kurulması ile mümkündür. İhlallerin takipçisi ve uygulamanın kadınlar lehine iyileşmesi için her zaman çalışmaya, kamuoyuyla bu bilgileri paylaşmaya devam edeceğiz.

İzmir Barosu olarak;  25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü'nde, her gün olduğu gibi, mücadelemizle elde ettiğimiz kazanımları ihlal edecek ve ortadan kaldıracak düzenleme ve değişikliklerin karşısında olmaya devam edeceğimizi; kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılması yönündeki çabamızı sürdüreceğimizi, militarizme, savaşa, sömürüye, cinsiyetçiliğe, homofobiye, transfobiye, devlet şiddetine, erkek şiddetine karşı itirazımızı her düzlemde dile getirip kadınlarla yan yana olacağımızı; dayanışmayı sürdüreceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.