İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi'nden yabancı öğrencilere Türkçe eğitimi

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi'nden yabancı öğrencilere Türkçe eğitimi

Türkiye Burslusu olarak ülkemizde Yükseköğrenim görmek üzere 18 ülkeden 50 öğrenci, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nden mezun oldu.

Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin finanse ettiği, “Suriyelilerin Yükseköğrenime Erişimlerinin Desteklenmesi Programı” çerçevesinde, “İleri Düzey Türkçe Programını başarıyla bitiren 21 öğrencinin de yer aldığı törende; Sudan, Uganda, Somali, Filistin, Çad, Kazakistan, Azerbaycan, Kenya, Bosna Hersek, Myanmar’dan gelen öğrenciler Türkçe bilgilerini de sergilediler. Gençler söyledikleri Türkçe şarkılarla ve ana dili gibi sundukları şiir ve gösterileriyle konuklardan tam not aldı.

Düzenlenen törene Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı ve Merkez Müdürü Prof. Dr. Turan Gökçe, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Adnan Kaya, Prof. Dr. Dr. İrfan Karadede, İKÇÜ TÖMER Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Selçuk Türkyılmaz ile akademisyenler katıldı.

“Türk kültürünü de öğretiyoruz.”

Rektör Yardımcısı ve Merkez Müdürü Prof. Dr. Turan Gökçe beşinci kez mezun vermenin mutluluğunu konuklarla paylaştı. İKÇÜ TÖMER olarak uluslararası misafir öğrencilere Türkçe öğretmeyi önemli bir görev saydıklarını vurgulayan Prof.Dr.Gökçe, ” Öğrencilerimizin her birinin lisan ile birlikte yeni bir kültür ve medeniyet havzasına girdiklerini biliyoruz. Bu münasebetle, sınıflarda yürütülen ders programı kadar sosyal ve kültürel faaliyetlerle Türk kültürünü oluşturan temel değerlerden haberdar olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Bununla da yetinmeyerek, Türkçe öğrenen misafir öğrencilerimizin İzmir ve çevresinde yaşayan halkımızla doğrudan temasa geçebilecekleri, az çok hemhal olabilecekleri, sadece bilgi değil duygu alışverişinde bulunabilecekleri ortamları sağlamaya çalışıyoruz. İzmir şehir turları yanında ilçelere geziler düzenleyerek, Ramazanda iftar programları tertip ederek öğrencilerimizin ülkemizi ve milletimizi doğrudan tanımaları ve anlamalarına katkıda bulunmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

“Çağımızın ilk 5 dili arasında Türkçe var.”

UNESCO’nun çağımızın ilk 5 dili arasında değerlendirdiği Türkçe’nin bir dünya dili olarak kabul edildiğini kaydeden Prof.Dr.Gökçe, ”Türkçe, az söz ile çok anlam ifade eden”, köklü ve güçlü bir “kültür, sanat, bilim ve felsefe dilidir. Türkçe, 250 milyona yakın nüfusun “Ana Dili”, Yahya Kemal’in ifadesiyle “Ses Bayrağı”, klasik tarifiyle Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar uzanan  “tarihi coğrafyamız”, “gönül coğrafyamız” dışında da dünyanın hemen her yerinde konuşulan bir dildir. Beşinci dönemimizde Türkçe’mizi ülkemize Yükseköğrenim görmek üzere gelen gençlere öğretmenin gururunu taşıyoruz.” dedi.

'Bir milleti yok etmek istiyorsanız işe önce dilini bozarak başlayın...”

“Türkçe gönül zengini bir dildir.” diyerek mezunlara seslenen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ise binlerce yıllık tarihi derinliğe sahip Türkçeyi, uluslararası öğrencilere öğretmenin mutluluğunu paylaştı. Prof. Dr. Köse, “Bizde olan bazı kelimeler vardır, onların karşılığını başka dillerde bulamazsınız. Bunlardan biri gönül kelimesidir. Bizler gönül evimizde insanlarla buluşuruz. O yüzden bu coğrafyada bu dili kullanan insanları konuk değil, ev sahibi olarak görüyorum. Sizler şu anda kendi evinizdesiniz. “diye konuştu. Konfüçyüs'e nispet edilen 'Bir milleti yok etmek istiyorsanız işe önce dilini bozarak başlayın' sözü ile Cemil Meriç’in “Dünya İngilizce sayesinde Amerikan-İngiliz imparatorluğuna doğru gidiyor.” sözünü hatırlatan Rektör Prof. Dr. Köse, dilin taşıdığı önemli misyona  vurgu yaptı. Dilin kültür yükleyen özelliğine dikkat çeken Prof. Dr. Köse, “Duygularınızı, düşüncelerinizi hangi dille ifade ediyorsanız o kültüre de girmiş oluyorsunuz. Bugün İngilizce İngiltere için sadece bir dil değil aynı zamanda endüstridir, zira İngilizler bu dilin öğretiminden milyarlarca sterlin kazanç sağlıyorlar ama bu sadece maddi değil aynı zamanda kültür kazancıdır da... O açıdan İKÇÜ TÖMER’in üstlendiği misyonun oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Gönül coğrafyamıza farklı kültürlerden kardeşlerimizi eklemekten duyduğum memnuniyeti paylaşıyorum.” dedi.

“Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey mülteci olmak.”

Suriye sınıfı mezunları adına konuşan lisans öğrencisi Mustafa Kurt da mülteci olmanın zorluğunu aktararak başka bir ülkede başladığı eğitim hayatının İKÇÜ’de devam ettirmekten duyduğu mutluluğu paylaştı. İKÇÜ TÖMER’de sadece Türkçe öğrenmediklerini Türk örf ve adetlerini de öğrenme şansı yakaladıklarını belirten Kurt, “Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey kendi ülkesinden ayrılmak zorunda bırakılması ve gittiği ülkenin dilini bilmemesidir. Çok zorlandığım zamanlar oldu. Hocalarımızın bize her türlü desteği sayesinde hayatımızın en güzel zamanlarını İKÇÜ’de yaşadık. Birçok farklı kültür ve ülkelerden kardeşler edindik. Bu zamanlarımızı hiç unutmayacağız. “ diye konuştu ve tüm merkez akademisyenlerine ve çalışanlarına teşekkür etti.

Törende gençlerin söyledikleri eski-yeni Türkçe şarkılara beğeniyle eşlik edilirken; mezunlar belgelerini törene katılan protokolün elinden aldı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.