İzmir Kent Konseyleri Birliği'nden Derin Siyasi Çatlak

İzmir Kent Konseyleri Birliği'nden Derin Siyasi Çatlak

Önder Şengüler yazdı; İzmir Kent Konseyleri Birliği'nden Derin Siyasi Çatlak

​Yaklaşık 4 yıldır Urla Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi olarak , İzmir ve Urla Kent Konseylerinin çalışmalarını takip etmekteyim. Özellikle Urla Kent Konseyi diğer ilçe konseylerine göre çok faklı bir yapıdadır. Urla Kent Konseyi Genel Sekreteri Arçağ PeştanIı kent konseyleri mevzuatına hakimiyeti ile tüm İzmir’de göze çarpan başarılı bir isimdir. Urla Kent Konseyi Başkanı Hadi Başman ise ilçe sorunlarına katkısı, mesleki kariyeri, Urla’ya katkıları, konseyi siyasetten uzak tutarak sadece Urla’ya hizmet anlayışı ile örnek bir başlanlık performansı sergilemektedir.

​Urla Kent Konseyinin diğer konseylerden en büyük farkı ise tamamen siyasetten arındırılmış bir konsey olmasıdır. Sizlere bu durumu şu şekilde ispatlamak isterim. Ben Önder Şengüler olarak Urla Kent Konseyi seçimlerine AK Parti temsilcisi olarak katıldım. Urla’da %68 oy almış Chp’li Belediye’nin Kent Konseyine, AK Partili bir ismin seçilmesine “imkansız” gözüyle bakılıyordu. Seçimlere girdim 32 oy alarak Urla Kent Konseyi Yürütme Kurulu’na seçildim. İzmir’de, Chp’li 24 İlçe Belediyesinde bu durumun daha başka bir örneği yoktur. Yüzde 68 oy almış Chp’li Urla Belediyesinde, AK Parti temsilcisi Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi olmuştu. Bu arada işin daha garip kısmı ise Chp Urla İlçe Başkanlığı’nı temsilen seçimlere katılan kişi ise “Yürütme Kuruluna” seçilemedi. İşte Urla Kent Konseyi böyle bir yapıdadır. Hiçbir şekilde bir partinin arka bahçesi olmamıştır. Urla Kent Konseyinde siyasete asla izin verilmemiştir. Amaç Urla’ya katkı, amaç Urla’ya hizmet…

​Geçtiğimiz günlerde ise İzmir Kent Konseyleri Birliğinin, KONSEY’İ SADECE SİYASİ AMAÇLA KULLANMAK İSTEDİĞİNE ŞAHİT OLDUK. İzmir Kent Konseyleri Birliğinin 22.11.2022 tarihli toplantı tutanaklarına da geçen kayıtlara göre ; Bayraklı Kent Konseyi Başkanı Sayın Ali Nuri Köse Dönem Sözcülüğüne aday oluyor. Aday olma sebebini ise “Ben Bayraklı Belediye Başkan Adayı olacağım , eğer başkan adayı olamazsam , İlçe başkanı olacağım. Bu sebeple beni sözcü olarak seçin” diyerek açık talepte bulunuyor. Toplantı tutanağına bu şekilde geçirilen talep ile Sayın Ali Nuri KÖSE Kent Konseyini Siyasi bir basamak olarak kullanacağını açıkça beyan ediyor ve Dönem Sözcülüğüne seçiliyor.
​İzmir Kent Konseyleri Birliğinin Dönem Sözcülüğüne Aday olduğunu belirten Aliağa Kent Konseyi Başkanı Sayın Cihan Pazarcı ise hem bizi hem de kendini şok eden bir tavırla karşı karşıya kalıyor. 22.11.2022 Tarihli toplantı tutanaklarına da geçirilen bir öneride Sayın Cihan Pazarcı’nın Adaylığı için “MHP’Lİ BİR BELEDİYE , AKP’Lİ BİR BELEDİYE VEYA KAYYUM İLE YÖNETİLEN BELEDİYELERİN KENT KONSEYLERİ BAŞKANLARI İZMİR KENT KONSEYİ SÖZCÜLÜĞÜ YAPAMAZ” şeklinde bir öneri kayıtlara geçiriliyor.
​KENT KONSEYLERİ SİYASİ DEĞİLDİR DİYENLERE BU TUTANAKLARI OKUMALARINI ŞİDDETLE ÖNERİYORUM. İZMİR KENT KONSEYLERİ BİRLİĞİ CHP’NİN ARKA BAHÇESİ HALİNE GELMİŞTİR. CHP’Lİ OLMAYAN İSİMLERİN GÖREV ALMASI TOPLANTI TUTANAKLARINA DA İŞLENEREK ENGELENMİŞTİR.
DEMOKRASİ ŞEHRİ DEDİĞİMİZ İZMİR’E BU TUTUM YAKIŞIYORMU?
İZMİR KENT KONSEYİ BİRLİĞİ İZMİR’E YAKIŞIYOR MU?
BEN BELEDİYE BAŞKAN ADAYI OLACAĞIM BENİ SÖZCÜ YAPIN DİYEN ALİ NURİ KÖSE BU KONSEY’E YAKIŞIYORMU?
​Bu tutum üzerine URLA KENT KONSEYİ ve bir çok ilçe konseyi arka arkaya İZMİR KENT KONSEYLERİ BİRLİĞİN’DEN istifalarını sunarak ayrıldılar. Başta Urla olmak üzere Konseyden ayrılan tüm ilçelere ben şahsen buradan teşekkür etmek isterim. Sizlere Urla Kent Konseyi’nin istifa metni ile veda etmek istiyorum.
Kalın sağlıcakla…

Kent konseyi, kentteki önemli aktörleri bir araya getiren bir platformdur. Kamu kurumlarının, sivil toplumun, meslek örgütlerinin, siyasi partilerin ve muhtarların temsilcileri, kent konseyinde bir araya gelir. Kent konseyi, her türden farklılığa açık olarak bir kentin büyük buluşma arenasıdır. Kent konseyi dışlayıcı ve ayrıştırıcı olmak yerine, olabildiği kadar çok kapsayıcı olma ilkesine dayalıdır.
Kent Konseyi Yönetmeliğinin “Çalışma İlkeleri” başlıklı 7. maddesinin “ç” fıkrasında kent konseylerinin; “uluslararası gelişmeleri ve ülke koşullarını gözeterek, “tarafsız” bir yaklaşımla görüş ve öneri oluşturması” gerektiği ifade edilmektedir.

Kent konseylerinin hepimizin bildiği üzere çözmesi gereken birçok sorunu mevcut olup başta demokratiklik-katılımcılık ve mali kısıtlar olmak üzere hukuki, idari, teknik ve kurumsal açıdan önemli problemlerle karşı karşıya olduğu açıktır. Kent konseylerine verilen görevlerin oldukça geniş kapsamlı olduğu düşünüldüğünde ve mevcut sorunların varlığında, görevlerin yerine getirilmesinin ne kadar zor olduğu anlaşılmaktadır. Birçok kent konseyinin aktif programlar yürütememesi veya yürütenlerin de beklentileri karşılamaktan uzak olması belirtilen sorunlardan kaynaklanmaktadır.
Kent konseylerinin belirttiğimiz sorunlarının arasında belki de en önemlisi mali kaynak yetersizliği veya bağımsız bütçe sorunu olması gerekirken biz İzmir’de kent konseylerinin Tarafsız davranamamasından ve bu nedenle saydamlık, hesap verebilirlik ve denetim faaliyetlerinin tartışmalı hale gelmesinden, kuruluş amacından uzaklaşmasından , bilgi ve belge yetersizliğinden, şeffaflık ilkesini prensip edinerek oluşturulmuş ortak bir akılda buluşamamaktan dem vuruyoruz.

İzmir Kent Konseyleri Birliğinin; belirli bir ideolojinin ve partinin temsil birimi haline geldiği, yönetişim ilkesinin algılanamaması ve ayrımcı söylemlerle ilerlediği, sivil bilincin öncelikli olarak ele alınmadığı, çıkar ve baskı gruplarının faaliyet alanına dönüştüğü, Karar almada etkinliği sınırlayabilecek kararların belirli kişi ve grupların vereceği kararlara bırakılması kent yararının göz ardı edildiği bir yapının oluşmasına neden olabileceği düşünülmektedir. Etik değerlere uyulmaması nedeniyle ortaya çıkan bu sorunlar genişletilebilir.

Kurumsal kişiliğini yitirerek Kişilere bağlı ilerleyen konseylerin tarafsız davranamayacağını ifade etmek mümkündür. Gösterilen taraflı davranışların sorunların çözümünde gerekli olan “ortak aklın ve katılımcılığın” önünde engel oluşturacağı açıktır. Kaynak edinmek noktasında Belediye Başkanı’nın ve belediye meclisinin tasarrufuna bağlı olan Kent Konseyleri, her siyasi ideolojiyi içinde barındırması gereken kapsayıcı katılımcılık örneği bir yerel birim olması gerekirken daha çok mecliste çoğunluğa sahip ve kendisine en fazla bütçeyi çıkaracak meclis gruplarının ideolojik fikirlerinin halka en yakın temsilcisi olmak zorunda kalabilmektedir.

Bu durumda yapılması gereken konseylerin daha aktif ve etkin çalışmasını sağlayacak tutarlı bir takım düzenlemeler yapılmasıdır.

Urla Kent Konseyi olarak büyük heyecan ve katkı sağlama umuduyla, deneyimlerimiz çerçevesinde birlikte daha güçlenme arzusuyla dahil olduğumuz İzmir Kent Konseyleri Birliğinden yukarıda belirtilen sebepler dahilinde , ortak akılda olmadığımızı gelinen süreçte anlamamız; tarafsız ilerleme ve kurumsal kimliğimizi korumamız gerektiğini düşünerek 01/12/2022 tarihi itibariyle; Urla Kent Konseyi Yönetim kurulu kararınca İzmir Kent Konseyleri Birliği Yürütme Kurulu üyeliğimizden istifa ettiğimizi bilgilerine sunarız.

Sonra ki süreçte temennimiz sizlerin de doğru kararlar ışığında hareket ederek istifalarınızı sunarak seçimin yeniden gerçekleşmesini sağlamak ve Kent konseyleri menfaatlerini gözetmek adına yapılan yanlıştan dönülmesidir. Seçimin yeniden gerçekleşme durumunda adaylığımızın söz konusu olmadığını belirtir; demokratik ………..günler dileriz…

w.jpgwhatsapp-image-2022-12-07-at-14-51-51-5.jpegwhatsapp-image-2022-12-07-at-14-51-51-4.jpegwhatsapp-image-2022-12-07-at-14-51-51-3.jpeg

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum