İzmir Ticaret Odası (İZTO), İş Sağlığı ve Güvenliği Komisyonu’nun, 30 Haziran 2012’de Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 10. yılı nedeniyle bir mesaj yayınladı. İş sağlığı ve güvenliği bilincinin arttırılması amacıyla paylaşılan mesaj şöyle:

"Sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışma ihtiyacı en temel insani haklardan biridir. Bu ihtiyacın giderilmesi, çalışanların olduğu kadar işverenler için de önemlidir. Ülkemiz de çalışma şartları uzun yıllar iş kanunlarının içerisinde düzenlenmiştir. Fakat sanayimizin hızla büyümesi ve iş kazalarının gün geçtikçe artması sebebiyle müstakil bir kanuna ihtiyaç duyulmuş olup yapılan çalışmalar ile Avrupa Birliği uyum yasaları da göz önüne alınarak 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 10 yıl önce, 30 Haziran 2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Geçen bu 10 yılda özellikle büyük sanayi kuruluşları İş Sağlığı ve Güvenliği mevzuatına uyum sağlasalar da ülke genelindeki çalışma hayatı mevzuata uygun faaliyet gösterememiştir. Bu süreçte Kanunun belirli maddelerin sürekli ertelenmesi, yaşanan darbe girişimi, pandemi ve ekonomik problemler uygulamada başarısızlıkların temel sebepleri olmuştur.

İzmir Ticaret Odası olarak yaklaşık 2 yıl önce uygulamada yaşanan sorunların çözülmesi, mevzuatta bulunan ve sürekli ertelenen bazı maddelerin düzeltilmesi için sektöre hizmet veren firmalarımızın temsilcileri ile bu kapsamda hizmet alan inşaat, metal, makina, kimya, mobilya, demir çelik gibi imalat sektörünün temsilcileri bir araya gelerek İş Sağlığı ve Güvenliği Komisyonu kurulmuştur.

Komisyonumuz bugüne kadar yapmış olduğu çalışmalarda mevzuatta ve uygulamada tespit etmiş oldukları konuların düzeltilmesi ile ilgili Türkiye Odalar Borsalar Birliği ve İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü nezdinde girişimlerde bulunmuştur. Bunun yanında İş Sağlığı ve Güvenliği bilincini yaygınlaştırmak için üyelerimize bilgilendirme toplantıları düzenlemiştir.

İzmir Ticaret Odası olarak İş Sağlığı ve Güvenliğinin bir kültür olduğunu ve bu kültürün okullarımızdan başlayarak, aile, çalışan, işveren ve devlet birlikteliği ile ülkemiz çalışma hayatında yerini alacağını düşünüyor ve önümüzdeki 10 yıllarda iş kazalarının gözle görülür bir şekilde azalacağına inanıyoruz."