CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi'nde açıklama yaptı. 
Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:
PM bildirimizde ana başlığımız vardır.
CHP PM diyor ki biz medya üzerindeki baskılardan rahatsısız. Medyaya baskı yoktur diyen bir Allah'ın kulu yok. Demokrasiyi savunan bir siyasi parti medya üzerinde baskı olunca alkışlamalı mı vazgeçin diye çağrıda mı bulunmalı? Bu eleştiriye yanıt vermek bile beni rahatsız ediyor. Gönül isterdi ki iktidar olanlar medya üzerinde baskları engellemiş olsun.

"ELİNDE SİLAH VARSA..."
Medya üzerinde nasıl baskı kuruluyor. Yakalayacaksın hapse atacaksın. Eline silah aldıysa dağa çıktıysa yargılayın. Elinde sadece kalemi var. Bizi de eleştiriyorlar. Hakaret edenlere dahi hapse atın demedik. Gazeteci özgürce yazabilmeli.

İkinci aşama kapatıyorsunuz. Niye? Çoğu kez mahkeme kararı olmadan kapatılıyor. Demokrasilerde bu doğru değil. Yürütmenin böyle bir yetkisinin olmama lazım.
Üçüncüsü.. Gazeteyi beğenmiyor musun patrona en ağır vergi cezalarını kesiyorsunuz. Böyle bir uygulama olmaz. Biz buna karşı çıkıyoruz. İktidarın bu baskıların Türkiye'ye ciddi zarar verdiğini görmesi lazım.
Gazeteyi karşı olarak görüyorsa ona karşı objektif davranmıyor. Her ortamda kendi yandaşlarıyla cezalandırmaya çalışıyor. En tipik örneği THY'dir. Hükümete destek veren gazeteler tomar tomar dağıtılır gazetecilik yapan gazeteler yasaklıdır.

Sayın Binali Yıldırm'a söyledim. Tirajlara bakarsınız ona göre dağıtırsınız.

KORO HALİNDE BAŞLADILAR
Buna karşı olduğumuzu PM bildirisinde yayınladık, koro halinde itiraz ettiler. Biz Musa Kart'tan Şahin Alpay'a, Atilla Taş'tan Aslı Erdoğan'a Kadir Gürsel'e kadar hiç bir gazetecinin hapse atılmasını istemiyoruz.