Çevreciler; kurumlara kaymakamlığın bilgisi dışında işlem yapılmaması yönünde talimat veren Marmaris Kaymakamı Ertuğ Şevket Aksoy’a basın açıklamasıyla teşekkür ettiler.

Söz konusu hurda savaş tankının 3 Mayıs 2017 tarihinde Marmaris'e getirildiğini, turistik ve ticari amaçlarla batırılmasının planlandığını hatırlatan Hakkı Çopuroğlu 1941 yılı yapımı M48 A5T1 tipi tankın yapısında; çelik, demir, sertleştirilmiş alüminyum,krom gibi malzemelerin dökümüyle oluşturulan homojen zırh kullanıldığını,  yapımında %5 ila 24 arasında kullanılan krom’un,radyoaktif özelliğe de sahip bir element olduğunu, uzun yıllar boyunca deniz suyuna karışarak deniz ekosistemini olumsuz etkileyeceğini iddia etti.  Ana alaşım olarak kullanılan çelik’in ise zamanla çözünmeyle içerdiği korozyondan dolayı ortamın oksiyen yüzdesinin düşmesine sebep olacağını ve ortamda zararlı mikroorganizmalar oluşturacağına dikkat çekti.

Hakkı Çopuroğlu; “Tankın, Marmaris Körfezi içerisinde batırılmaması konusunda 2.5 yıldır çaba harcayan ve süreci başından itibaren titizlikle takip eden MARSAG Grubu'nun girişimleri neticesinde 30 Mayıs 2017 tarihli Muğla Valiliği kararıyla hurda tankın körfezde batırılmasına onay verilmemişti. Tankı batırmak isteyen ticari çevrelerin sonraki girişimleri sonucu tankın İçmeler ile Turunç arasındaki Sarı Mehmet Kayası Mevkii'nde belirtilen koordinatlarda batırılması planlandı. Ancak MARSAG üyesi arkadaşlarımız tankın batırılacağı nokta ve yakın çevresindeki 3000 m2 alanda yaptığı deniz dibi zemin ve sualtı habitatı araştırmasında birçok tabiat varlığının yanısıra, parçalar ve geniş kümeler halinde sağlıklı posidonia oceanica deniz çayırlarının olduğunu tespit etti. Akdeniz endemiği, 2 bin'den fazla canlıya evsahipliği yapan, kıyı erozyonunu önleyen, bulundukları alanın çevresel kalitesinin de bir göstergesi olan, 1976 Barcelona sözleşmesi ile korumaya alınmasına rağmen çoğu insan kaynaklı çeşitli çevresel baskılar altında olan ve sahillerimizdeki dağılımı giderek azalan posidonia oceanica çayırları başta olmak üzere orfoz dahil onlarca balık türü, onlarca pina kabuklusu ile değişik türde binlerce küçük deniz kabuklusuna rastlandı. Konuyla ilgili olarak araştırma raporu düzenlenerek Muğla Valiliği, Marmaris Kaymakamlığı ve Marmaris Milli Park Müdürlüğü'ne sunuldu. Yapılan incelemeler bizi haklı çıkardı. Başta kaymakamımız olmak üzere, emeği geçen üyelerimiz ile diğer kurum, kuruluş ve kişilere minnetarız. Marmaris asla sahipsiz değildir. Denizi ve ormanı ile milli park içerisinde yaşadığımızın bilincindeyiz. Cennet Marmaris'i koruyarak gelecek kuşaklara tertemiz bırakma sorumluluğumuz vardır” açıklamasında bulundu.