Menemenspor’un kurucu üyesi Fikret Uzun, basın açıklaması yaptı.  Ben de oradaydım. Başkan konuştu, biz not aldık. Başkan sustu, biz sorduk.

Konu, Menemenspor’un geleceği, başarısı, sportif faaliyetleri değildi.

Bir spor kulübüyle ilgili yapılan toplantıda gönül isterdi ki, bunları konuşalım.

Ancak Uzun, uzun uzun konuşmasında neler anlattı neler, sahte imzalar, olmayan üyeler, idari olarak hiçbir hükmü olmayan onursal başkanlıkla yürütülmeye çalışılan kulüp vs vs.

Hepsini dinledik ve haber amaçlı notlarımızı aldık.

Ben aldığım notları itinalı şekilde okudum ve haber haline getirdim.

Ama haber haline getiremediğim, haber içinde olmaması gereken birçok soruyu da kendi kendime sordum.

En genel soru ise Menemenspor’da neler oluyor?

Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti ise ki, öyle, o zaman bu yapılan açıklamanın mutlak ve mutlak bir hukuki karşılığı olması lazım.

Birilerinin, Onursal Başkan olarak Menemenspor’u yönettiğini iddia eden Menemen Belediyesi eski başkanı Tahir Şahin’i çağırıp, sorular sorması lazım.

Menemen Spor Mu?

Menemen Skor Mu?

Sahte imzalar kimin, üyesi dahi olmadığı kulüpte yönetici olanlar kim, neyin devrini, nereye yapıyorsunuz?

Bu soruların mutlaka cevabı olmalı. Çünkü soru cevapları olması için sorulur.

Asıl sorun bence daha büyük.

Menemen Belediyesi eski Başkanı Tahir Şahin, onursal veya onur dışı şekilde Menemenspor’un başkanlığını yapmaya niye bu kadar hevesli?

Aklıma, Menemenspor’un kayıtlarında, defterlerinde, giderlerinde ve gelirlerinde, Şahin’in belediye başkanlığı yaptığı dönemde, aldığı veya verdiği, verdiği veya aldığı ama hukukta karşılığı olmayan bir şeyler olabilir mi?

Yoksa Tahir Şahin, tribünde Menemenspor’un gerçekten iyi bir amigosu olabilir!