Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği İzmir ve Karşıyaka Şubeleri, meslek yasalarının kabul edilişinin 30. yılı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı’na çelenk koydular. Çelenk koyma töreninde konuşan Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği Karşıyaka Şubesi Başkanı Ayşegül Tezcan, “Meslek mensupları olarak sorumluluklarımız çok fazla ve hasta olmaya bile hakkımız yok!” dedi.

VERGİSİ KANUNDA OLDUĞU GİBİ ‘TAHSİLAT ESASINA’ BAĞLANMASINI İSTİYORUZ

Yapılan açıklama şu şekilde:

Mali Müşavirler Muhasebeciler örgütlülüğü 1976 yılında başlamıştır. Türkiye çapındaki Derneklerimizin birlikteliği ve yoğun çabaları ile Meslek Yasamız 30 yıl önce (13 Haziran 1989) bugün resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Mesleğimiz 3568 Sayılı Serbest Muhasebecilik Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununda belirtildiği gibi Yüksek mesleki standartları gerçekleştirmiş bir meslektir. Ayrıca mesleki kariyerimiz her geçen gün saygınlık ve etkinlik kazanmaktadır. Demokratik ve sivil bir kuruluşun mensupları olarak, meslekte hem vicdanı hem de hukuksal ağır sorumluluklarla gece gündüz ülkenin sosyal ve ekonomik gelişiminde, özellikle kayıt dışı ekonominin önlenmesinde fedakârca çalışıyoruz. Yıllarca vergilerin toplanması ve ekonomik krizler gibi önemli konularda çözüm noktası olan mesleğimiz aynı zamanda başta Gelir İdaresi, SGK, TUİK, İŞKUR, Bankalar, KOSGEB, Ticaret Sicil Müdürlükleri gibi çok çeşitli resmi kurumlara veri sağlayan önemli bir meslek örgütü olarak hizmet veriyoruz. 3568 sayılı Meslek Yasası’nın kabul edilişinin 30.ncu yıldönümü dolayısıyla, meslektaş ve mesleğimizi geleceği adına bir kez daha taleplerimizi dile getiriyoruz. Üniversitelerde Mali Müşavirlik ayrı bir bölüm olarak yer almalıdır.Kağıt üzerinde adı bulunan fakat fiilen uygulamada olmayan Mali Tatilin düzenlenerek en azından yazın bir ay tatil imkanına kavuşmak istiyoruz. Mevzuatta neredeyse her gün yapılan değişikliklerin düzene girmesi, Elektronik beyanname sistemine 01.10.2004 tarihinde geçilmiştir, üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen her ay beyannamelerin yapıları sürekli değiştirilmektedir. Gelir idaresinin 15 yıl sonra artık bu sistemde beyanname yapılarına karar verip değiştirilmeyeceği bir ortama girilmesini istiyoruz. Angaryaların kaldırılmasını, bilgi amaçlı alınan bildirimlerden özel usulsüzlük cezalarının kaldırılmasını, meslek mensubunun KDV yükünü azaltılmasını, Mesleki faaliyette KDV’nin, Gelir Vergisi Kanunda olduğu gibi ‘’tahsilat esasına’’ bağlanmasını istiyoruz.

HEM BEDENEN HEM DE MANEVİ OLARAK YIPRATMAKTADIR

Devletin büyük bir iş yükünü ve bütün kırtasiye masrafını meslek mensuplarına devretmesi, Vergi incelemeleri, SGK teftişleri, KOSGEB işlemleri, kredi işlemleri için bilgi ve belge temini, devletin çıkarmış olduğu vergi ve SGK ile ilgili teşviklere uyum için ekstra zaman harcanması, sık sık çıkan yapılandırmalar gibi meslek mensuplarına ekstra iş yükü bindiren işlemlerin ekonomik karşılığının olmaması. Neredeyse her on günde bir beyanname veya bildirim vermek zorunda olan mali müşavirler, müşterilerine ilişkin yükümlülüklerini zamanında yerine getirebilmek için aile ve özel yaşantılarından da büyük fedakârlıklar yapmaktadır. Yoğun iş temposunda rutine bağlanmış işlemler ile ayın belirli günlerine endekslenmesi meslektaşlarımızı hem bedenen hem de manevi olarak yıpratmaktadır. Meslektaşlar son zamanlarda yaşanan yoğunluk, kurumların meslektaşlardan talep ettiği verilerin artması, yapılandırma, teşvik gibi işlemlerin üst üste gelmesi nedenleri ile yaşanan mesleki stresten dolayı kalp krizi, inme, tansiyon gibi hastalıklarla çok sık karşılaşmaya başladık. Meslek mensupları olarak sorumluluklarımız çok fazla ve hasta olmaya bile hakkımız yok!

DAHA GÜZEL GÜNLERE ULAŞILMASINI TEMENNİ EDERİZ

VUK 13. madde yer alan Mücbir Sebep hali  “Vergi ödevlerinden her hangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk” durumunun başta olmak üzere buna bağlı olarak aynı şekilde VUK 15. maddede yer alan “Mücbir Sebeplerle Gecikme” ile VUK 17.maddesinde yer alan “Mühlet Verme” hükümlerinin mükelleflerle birlikte onlara hizmet veren ve onlarla “Elektronik Beyanname Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” imzalayan meslek mensupları içinde geçerli olması gerekir. Akademik bir mesleğin mensupları olarak, yıllardır kurum ve kuruluşların, gerçek ve tüzel kişilerin, devletle kurduğu vergi finans ilişkilerinde, sistemin başrolünde olduk. Kayıt dışı ekonominin engellenmesinde önemli görevler üstlendik. Amacımız sorunlarımız bir kez daha dile getirmek ve mesleğin icrasının önemine değinmekti. Çatı Örgütümüz olan TÜRMOB, bakanlıklar ve ilgili kurumlar nezdinde sorunlarımızı yıllardır dile getiriyoruz. Bir takım sıkıntılar meslektaşlarımızın talebi doğrultusunda giderildi. Ancak hala ciddi sıkıntılarımız var. Her şeyden önce meslektaşlarımızın üzerindeki angaryanın kaldırılmasını arzu ediyoruz. Meslek yasamızın 30. yılını kutlar, mesleğimiz ve meslektaşımız adına daha güzel günlere ulaşılmasını temenni ederiz