Önlem alınmazsa İzmir için yarın çok geç olabilir!

Önlem alınmazsa İzmir için yarın çok geç olabilir!

AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır, TBMM’de yaptığı konuşmada bir kez daha İzmir’deki deprem gerçeğine dikkat çekti.

İzmir’deki deprem tehlikesine karşı tüm aktörlerin bir an önce topyekün harekete geçmesi gerektiğini kaydeden AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır, “Depremle ilgili gerekli önlemler alınmazsa, İzmir için yarın çok geç olabilir” dedi.

Ege’nin incisi olan ve bir dünya kenti olabilmesi için Allah’ın verdiği tüm nimetlere sahip İzmir’in büyük bir deprem tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Nasır, “100 binlik planları onaylanmayan, bazı merkez ilçelerinde 5 binlik planları yapılmayan, alt ve üst ölçekli planları birbiriyle uyumsuz ve kanun önünde plansız bir kent olarak tanımlanan İzmir’deki yapıların yaklaşık yüzde 65’i kaçak ve gecekondulardan geri kalan kısmının da yüzde 50’si deprem yönetmeliğine uygun olmayan yapılardan oluşmaktadır. İzmir’deki depreme dayanıklı yapı stoğu sadece yüzde 25-30 seviyesindedir. İzmir aynı zamanda 7 şiddetinde bir deprem üretebilecek 17 fay hattının merkezinden geçtiği riskli bir kenttir. Büyük riskler taşıyan İstanbul, Marmara Denizi’nden geçen 2 fay hattı üzerinde bulunmasına ve İstanbul’un kuzeyi ikinci derece deprem bölgesi olmasına rağmen İzmir, doğusundan batısına, kuzeyinden güneye birinci derece deprem kuşağındadır. Bu gerçek asla unutulmamalıdır” diye konuştu.

neci̇p-nasir-2.jpg

6,5 şiddetinde bir depremde 20 bin vatandaşımızı kaybedebiliriz

Birleşmiş Milletler’in bu gerçekler ışığında 1998 yılında dünyada aralarında İzmir’in de bulunduğu 9 büyük kentte deprem master planı çalışmalarına başladığını hatırlatan Necip Nasır sözlerine şöyle devam etti: “Bu çalışmalar 1999 yılında rahmetli Belediye Başkanımız Ahmet Piriştina döneminde açıklanan sonuç raporunda, olası 6,5 şiddetindeki bir depremde toplam 30 ilçesi bulunan İzmir’de sadece 11 ilçede yaklaşık 20 bin kişinin hayatını kaybedebileceği, bir buçuk milyon kişinin de evsiz kalabileceği öngörülmüştü. Bu korkunç bir felaket senaryosudur. Mevcut yapı stoğuyla 1999 yılında 3 milyon 300 bin nüfustan, bugün mevcut yapı stoğuyla 4,5 milyonluk bir nüfusa ulaşan İzmir’de gerçekleşebilecek yıkıcı bir depremin sonuçlarını lütfen çok dikkatli düşünmenizi rica ediyorum”

21 yılda bir arpa boyu yol alınmadı

Türkiye’de ilk deprem master planının yapıldığı İzmir’de, aynı büyük riskleri taşıyan İstanbul ile karşılaştırıldığında, 21 yıl geçmesine rağmen atılması gereken hiçbir adımın atılmadığını ve gerekli önlemlerin alınmadığını kaydeden Nasır, “İzmir’de, güncel deprem master planı çalışması, kent jeolojisi çalışması, mikro bölge çalışmaları, yer bilgi sistemi, tsunami tehlikesi, deprem hasar analizi çalışmaları, afet risk gösterge sistemleri, erken uyarı ve acil müdahale sistemi, heyelan tehlikesi çalışmaları, geçici toplanma ve barınma yerleri ihtiyaç analizi, yapı güçlendirme ve kentsel dönüşüm stratejik planının olmadığı görülmektedir” diye konuştu.

Kentsel dönüşüm açısından değerlendirildiğinde İzmir’de 2012 yılından bu yana bir arpa boyu yol alınamadığını vurgulayan Necip Nasır sözlerini şöyle sürdürdü: “2012 - 2013 yılları arasında deprem dönüşüm programının başladığı dönemde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Bakanlıktan talep ettiği 6,5 milyon metrekarelik alan kentsel dönüşüm gelişim proje ve riskli alan olarak ilan edilmiş ve Bakanlık tarafından Büyükşehir Belediyesi ve ilgili belediyeler yetkilendirilmiştir. Bu süreçte sadece 455 konut ve 38 iş yeri hak sahiplerine verilmiştir. ‘Deprem değil, binalar öldürür’ gerçeği her deprem sonrasında yüzümüze adeta bir şamar gibi inmiştir. Deprem gibi hayati meselelerin her türlü siyasi çıkar hesabının üstünde olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Bu yaşamsal sorun ancak işbirliği ve dayanışma ilkesiyle çalışarak aşılabilir. Ancak konunun aktörleri de yasal sorumluluk sınırları içinde üzerlerine düşen görevleri yerine getirmelidir. Aksi takdirde depremden sonra yaşanacak acılara suçlu aramanın hiçbir faydası olmayacaktır. Ülkemizde dönüşüm konusunda büyük bir özveriyle çalışan Çevre Şehircilik Bakanımıza, iktidar ve İzmir milletvekilleri olarak üzerimize düşen her türlü göreve hazır olduğumuzu bir kez daha buradan ifade ediyoruz”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.