Şafak Sol'den 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mesajı

Şafak Sol'den 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mesajı

İzmirli iş insanı Şafak Sol cinsiyet eşitsizliğinden, kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddete kadar kadınlarla ilgili pek çok konuda çarpıcı açıklamalar yaptı.

Sol, maruz bırakılan baskıcı sisteme vurgu yaptı. Sorunların temelinde ataerkil bir toplum oluşumuzun yattığını ifade eden Sol, “Ne yazık ki içinde yaşadığımız toplumda önce erkek, sonra insan olmayı dayatan bir zihniyet hakim. Susmak, nazik olmak, çocuk doğurmak, ailesini çekip çevirmek ise kadında duygusal bir baskıya neden oluyor.” dedi.

FARKLILIKLAR SARMALI

Kadınları ikinci plana iten, şiddeti doğallaştıran erkek egemenliğinin en önemli sorun olduğunu dile getiren Şafak Sol, “Biyolojik farklılıkların kimlik ayrımına dönüştürülüp bunun da doğallaştırılmasına tanık oluyoruz. Düşünce sisteminin içine nüfus etmiş, kadınları sadece üremeyle tanımlayan bu eğilim onları savunmasız ve itaatkar, erkekleri ise egemen kılan bir anlayış içine hapsetti. Bana göre Türkiye'de kadınların en büyük sorunu kendilerini ifade edememeleri… Kadınlar kendileri gibi olamıyor. Olmak isteyen de maalesef fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalabiliyor. Sadece evlenmek üzere yetiştirilen bazı kızlarımız yaşamlarında başka bir yöne odaklanamıyor. Eğitimsizlik başlı başına bir sorun. Dijital çağda halen kızlarımızı okula göndermeyen aileler var. Ülkede okuma yazma bilmeyen 2 milyon 197 bin 257 kişiden yüzde 85,2'sini kadınlar oluşturuyorsa çok ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Ciddi diyorum çünkü çocukları yetiştirenler kadınlar. Geleceğimizi yetiştirenler kadınlar. Eğitimsizlik meselesi çözüme kavuşmadıkça ne kadın ne de insan hakları sorunu çözülebilir.” diye konuştu.

Cinsiyet eşitsizliğine vurgu yapan Şafak Sol, “Anayasanın 10. maddesinde kadın ve erkeklerin kanun önünde eşit haklara sahip olduğunu yazar. Kadına seçme ve seçilme hakkını kazanan ilk ülkeler arasında yer alsak da günlük hayatta eşitlik söyleminin ne derece uygulanabilir olduğu, aslında başlı başına bir konferans konusu. Bir araştırmaya göre10 kişiden 8’i Türkiye’de kadın-erkek eşitliği olmadığını, 2’si ise eşit olduklarını düşünüyor. Bu oran bile durumun vehametini ortaya koyuyor.” ifadelerini kullandı. 

KANAYAN YARA; ŞİDDET!

Kadına yönelik şiddetin toplumun kanayan bir yarası olduğunu savunan İzmirli iş insanı, “Profesör kadın da şiddete uğruyor, ev hanımı da… Acı ama bazı erkekler kadınları dövüyor, öldürüyor, tecavüz ediyor. Fiziksel şiddete maruz kalan10 kadından 4’ü bunu saklıyor. 4’ü de birinci dereceden akrabalarına anlatabiliyor. Fiziksel şiddetin yanında psikolojik şiddeti de atlamamak gerek. Bağırıp çağırma, küfür, küçük düşürmeye çalışma, sevdiği eşyalara zarar verme, istediklerini yapmasını engelleme, sürekli başkaları ile kıyaslama insan haklarına saygısızlık değil de nedir? Bilim, bu tür davranışların kaygı bozukluğu, bağımlılık ve depresyonu tetiklediği söylüyor. Çözüm mü? Çözüm kadınların güçlenmesi… Şiddet gördüğü alanı terk edebilecek güce sahip olması… Bu ayağa kalkış aynı zamanda kadın olduğumuzun bilincinde olmak anlamına geliyor.” dedi.

‘ÇALIŞMALI, ÜRETMELİ’

Kadının güçlenmesi için üretmesi gerektiğini belirten Şafak Sol “Kadınların ekonomiye katkısı su götürmez bir gerçek. Her kadın çalışmalı. Her kadın mutlaka üretmeli. Ancak o zaman özgüven sahibi olur, istek ve arzularını en iyi şekilde ifade edebilir. Kadınlar kendi güçlerinin farkında olmalı. Bu bilinçle davranmalı. Sürdürülebilir kalkınmanın artışı noktasında toplumun yarısını oluşturan kadınların ekonomiye tam eşitlikçi bir yaklaşımla katılmalarını elzem olarak görüyorum. Ekonomik kalkınma için tam anlamıyla cinsiyet eşitliğine, kadının her anlamda güçlendirilmesine ihtiyacımız var. Ne yazık ki kadınlar yönetimde istenen seviyede değil. Meclisteki kadın vekil sayısı bunun en somut örneği. Karar vericilerin, kanaat önderlerinin, kanun yapıcıların, baskı grubu oluşturan örgütlerin içinde kadınların olması şart. Ben tüm bu sorun ve eksikliklere rağmen kadınların gücünü ortaya çıkaracağına inanıyor, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günümüzü kutluyorum” diye konuştu. 
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.