Eyüp Belediyesi’nin eski meydanında yoğun bir katılımın gerçekleştiği iftar programına ise , Eyüp Belediye Başkanı Deniz Köken, Eyüp Ak Parti İlçe Başkanı Adem Koçyiğit  ve çok sayıda Doğu ve Güneydoğu Anadolu kökenli Kürt ve Arap vatandaşlar ilgi gösterdi. 

Eyüp Rizeliler Derneği Başkanvekili Gökhan Kuk’un organizatörlüğünde Kadir Gecesi’nde bir araya gelen toplulukta iftar öncesi yaptığı konuşmada Kürt Halkı’na yapılan ağır eleştirilere değinen Sedat Peker, “Terör olaylarının hızlandığı bu zamanlarda Kürt halkını ifade eden ağır hakaretlerde bulunanlar oluyor. O an sinirine farkında olmadan bu şekilde kelimeler söylüyor. Bu iğrençlikleri yapan PKK Terör Örgütü’dür. Kürt Halkı bizim kardeşimizdir. Bu ülkede biz neye sahip isek, onlar da aynı şeye sahiptir. Bizler, Kürtler, Romanlar, Lazlar, Boşnaklar, hepimiz bu ülkenin aynı eşitlikte sahipleriyiz kardeşlerim… Şehit duyduğumuz zaman lütfen gerekirse elinizi ısırın, gerekirse kolunuzu ısırın… Ama söyleyeceğiniz kelimelerde bu ülkenin vatandaşı olmaktan mutluluk duyan, bizimle aynı dine inanan, bizimle aynı devlete inanan bir halkın tamamını bu şekilde hakaret edecek kelimelerden lütfen kaçının kıymetli dostlarım... Bir dost olarak bu ülkenin buna ihtiyacı olduğunu düşünüyorum” diyerek herkesi konuyla ilgili duyarlı olmaya davet etti. 

MISIROĞLU’NUN CENAZESİNE KATILMADIM ÇÜNKÜ…

İftar sonrası sosyal paylaşım sitesinde yaptığı açıklamalarda ise Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında söylediği sözlerin bazı kesimler tarafından şaşkınlık yarattığını ve bu söylemlerinin ardından Kadir Mısıroğlu’nun vefat etmeden önce kendisine, “Atatürk'ü seven, ondan iyi bahseden hiç kimse benim cenazeme gelmesin” sözleriyle ilgili düşüncelerini ise şu şekilde paylaştı.

“Kıymetli dostlarım, iftar davetinin Kadir Gecesi ile aynı güne denk gelmesi ise davete ayrı bir huzur kattı.

Daha önceki paylaşımlarımda Büyük Önder Atatürk ile ilgili söylediklerim bazı arkadaşlarımızı şaşırtmış anlaşılan... 

Bizim bu uğurda bir ömür boyu verdiğimiz mücadeleyi bilmedikleri için beni sıkıştırmak adına yakın tarihte vefat eden Kadir Mısıroğlu hakkındaki düşüncelerimi sormuşlar.

 Doğan Çağlar isimli eski bir okul müdürü arkadaşımız cezaevinden ilk çıktığım günlerde rahmetli Kadir Mısıroğlu Bey'in davetini iletmişti. Daha sonraki zamanlarda da birkaç kez daha daveti iletince Doğan Çağlar Hoca'ya şunu söyledim. 

‘Rahmetli Kadir Mısıroğlu 1995 senesinde FETÖ'nün gerçek yüzünü ilk görenlerden birisidir ve bu örgüt hakkında en sert sözleri söyleyen kişidir. Bu yaptığına saygı duyuyorum’ dedim. 

Ancak kendisinin beyanatlarını takip ederken, ‘Atatürk'ü seven, ondan iyi bahseden hiç kimse benim cenazeme gelmesin’ dediğini okudum.

‘Doğan Hoca’ dedim. Ben Atatürk'ü seviyorum. Beni tanıyan herkes bilir ki ben bundan vazgeçmem. Bu şartlarda Kadir Mısıroğlu'nun cenazesine katılabilmem mümkün değil. Lütfen bana hak ver’ dedim. 

‘Öldüğünde cenazesine gidemeyeceğim, bir kişinin sağlığında da ziyaretine gitmem yakışı kalmaz. İç dünyamda kendimi sahtekâr gibi hissederim’ dedim.

Şahsıma yapılan üç davete de iştirak etmedim. Yukarıda anlattığım sebepten dolayı da cenazesine katılmadım. Beni sıkıştırmak adına bu sözleri söyleyen arkadaşlar beni galiba kendileriyle karıştırıyorlar. Onlar birahanelerde, kafeteryalarda birbirlerine Atatürk sevgisini anlatırken şahsım ise Atatürk'e karşı en çok ön yargısı olan cemaatlere ve kitlelere Büyük Önder Atatürk'ü anlattım ve birçoğunun da kalbini döndürmeyi başardım”