ARİF ÇAYAN'DAN AK PARTİ İZMİR'E ''BAŞKANLIK'' TARİFİ

''İzmir'e kapısı açık başkan lazım''

Başarılı gazeteci Arif Çayan, bu haftaki köşe yazısında AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican'ı kaleme aldı. "AK Parti İzmir'e nasıl bir başkan lazım" sorusuna yanıt veren Çayan, yazısında Bülent Delican'ı eleştirirken, AK Parti İzmir İl Başkanı Delican'ın seçim öncesi "Kapıları söktüm" sözlerine de atıfta bulundu.

İşte o yazı:

AK Parti İzmir İl Başkanlığı’na 1 ay vekalet ettikten sonra 3 Temmuz tarihinde atanan Bülent Delican’ın karşısında hep bir muhalefet oldu. Bu muhalefetin en çok tepki gösterdiği şey ise Bülent Delican’ın partiyi yeterince temsil edemediği ziyaret için randevu alanlar bir yana davet ettiği insanları bile kapısının önünde saatlerce bekletip görüşmediği ve bu tavrının partiye yeni katılacaklar bir yana partililer arasında bile çok sayıda kırgın oluşturduğu yönündeydi. Bırakın sıradan vatandaşları, partilileri, kendi yazdığı listedeki isimler bile kendisiyle görüşemez olmuşlardı.

İşte bu süreçte bazı kendine yakın gazetecilerden akıl alan Ak Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican’ın basın bürosundan bir haber servis edildi. 17 Mayıs 2015 tarihinde servis edilen haberde Makam odasının kapısını sökerken görülen Delican’ın, "Teşkilatlarımız ayakta, herkes kapı kapı geziyor. Ben eve gidemiyorum, hem generalim hem de asker. Sokağa çıkıp oy da istiyorum, teşkilatları da koordine ediyorum. İnsanüstü bir performansla çalışıyoruz. Telefonum 24 saat açık, sürekli halkın içindeyim hala bana ulaşamadığını düşünenler için kapıyı da söktüm" sözlerine yer verilmişti.

İşte o sökük kapı çok geçmeden tekrar yerine takıldı. Sanki Delican herkesin kendisine ulaştığını mı düşünmüştü. Oysaki kazın ayağı öyle değildi. Kapı tekrar takılmıştı, çünkü hem muhalefet edenler hem de vatandaşlar bu uyanık tavrı yememişti. Hatta bazı muhalifler, “Bülent Delican insan ilişkileri anlamında zayıftır. Öyle sıkça görüşmeyi bünyesi kaldırmaz. O kapı 2 gün içinde yerine takılır.” iddiasını ortaya atmıştı. Maalesef o iddia sahipleri bugün haklı çıktılar. O kapı yine kapalı yine insanlar sırada bekleşiyor. Hatta kendi yazdığı yöneticileri de o bekleyenler arasında öne geçme derdinde. Öyle bir öne geçme içeri girme sevdası ki, kapıda bekleyenleri bile omuzlayarak giriyorlar içeri. Artık nasıl bir hizmet etme aşkı(!) ise kapıdakilerine saygı duymadan saldırıyorlar içeri girmek için.

Ne yaparsın şaşırmamak lazım. Koltuğa güç veren yerine koltuktan güç alanları yazarsanız yönetimlere olacağı budur. Biz gibi gazeteciler de saf ve iyiniyetli halimiz ile bu tip yöneticilerden bir şey umarız. Sistem artık böyle; koltuktan güç alan ve bu gücü kaybetmemek için her şeye olur diyen yönetici lazım partilere.

Oysa İzmir’de özellikle Ak Parti’de kenti kazanmak istiyorsanız; “Kapısı açık ve toplumun her kesimini kucaklayan başkan lazım!”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberleri