“Rüzgar enerjisi hem ekonomik, hem ekolojik”

“Rüzgar enerjisi, vatandaşın cebine yansır”

Ilık sonbahar havalarının geride kalmasıyla birlikte yaklaşan kış yüzünü göstermeye başlarken ısınmak için harcanan enerji giderleri de vatandaşı düşündürmeye başladı.

Özellikle İzmir gibi konut bazında ısıtma ve soğutmasını yoğun olarak klimalardan sağlayan kentlerde elektrik faturalarındaki artışlar ciddi bir gider olarak hane bütçesine yansıyor.

ABK Çeşme RES Proje Koordinatörü Erman Kaya, İzmir'in elektrik üretimi kaynakları bakımından dünyanın en şanslı bölgelerinden birinde yer aldığını ve bu durumun da enerji maliyetlerini düşüreceğini söyledi.

İzmir'in rüzgar potansiyeli açısından Türkiye'nin en verimli bölgesi olduğuna dikkat çeken Kaya, yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlarla İzmir'in hem ekolojik sürdürülebilirliğine, hem de yerli ucuz enerji üretimine büyük katkı sağlayacağını dile getirdi.

ABK Çeşme RES'in yıllık yaklaşık 60 milyon kwh elektrik üreterek, her yıl 90 bin adet ağaç dikimine eşdeğer 30 bin ton karbondioksit azalımı sağladığını kaydeden Kaya, “Ülkemiz ve dünyamızın ekolojik devamlılığı açısından ciddi çalışmalar yapıyoruz. Günümüz dünyasının en büyük sorunu olmasına rağmen göz ardı edilen küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı ABK Çeşme RES olarak yenilenebilir enerji üreterek destek vermeye çalışıyor ve bu bilincin toplumda yerleşmesi için çalışıyoruz” diye konuştu.

ÜRETTİKÇE FİYAT DÜŞER

Türkiye'de rüzgar enerjisi üretimi arttıkça enerji birim fiyatlarının da düştüğünü hatırlatan Erman Kaya, “Şu an rüzgar enerjisinin toplam enerji üretimi içindeki payı % 6,6 seviyesinde. Ancak buna rağmen fiyatlarda önemli düşüş sağlanıyor. Her hafta yayınlanan enerji fiyatları raporuna göre geçtiğimiz hafta enerji tüketimi artmasına rağmen, fiyatlar stabil kalmayı başardı. Bu dönemde ortalama talep bir önceki dönemin ortalama talebine göre %1.1 oranında arttı. Rüzgar enerjisi kaynaklarının ülkemizde devreye girmesiyle birlikte dışa bağımlılığımız azaldığı gibi elde edilen gelir de vatandaşımızın cebine yansıyor. Yenilenebilir enerjiye yapılan her yatırım, insanlarımızın ekonomik açıdan daha ferah bir gelecek elde etmelerinin de önünü açacak” ifadesini kullandı.

DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ AZALACAK

Yenilenebilir enerji üretiminin toplam üretimdeki payının artırılmasıyla dışa bağımlılığın da azalacağını vurgulayan Kaya, sözlerine şöyle devam etti: “Şu anda doğalgaza % 46 civarında bağımlılığımız var. Bir diğer deyişle, Rusya’ya enerjide % 65 bağımlıyız. Buradaki yerli kaynaklarımız öncelikle güneş ve rüzgar. Yenilenebilir enerjiye yatırım yapmadığımız takdirde dışa bağımlılığımız artacak”

ARADAKİ FARK ARTABİLİR

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği'nin (TÜREB) ortaya koyduğu verilere de değinen Erman Kaya,

şunları söyledi: “Rüzgar enerjisi yatırımlarıyla birlikte elektrik fiyatlarında 2017 - 2035 yılları arasında ortalama MWh bazında 3.7 dolarlık bir düşüş bekleniyor. Rüzgar yatırımlarının durması halinde 422,7 milyar dolar gibi bir fatura ödememiz gerekirken, yapacağımız yatırımlar sayesinde bu tutarı 392 milyar dolara indirme şansımız bulunuyor. Ayrıca 2016 yılı hesaplamalarıyla 30 milyarı bulan aradaki farkın 60 milyar dolara çıkma riski var. Bu fiyatların son tüketici olan vatandaşa yansıması ise kaçınılmaz”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri