Üniversiteler, Tarım ve Orman Bakanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Liman Başkanlıkları, birlikler ve kooperatiflerden 80’in üzerinde temsilci, “Ege Denizi’nde Uluslararası Balıkçılık Yönetiminde Uyum ve İş Birliği İhtiyacı” başlıklı panelde bir araya geldi. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde öğrencilerin de yoğun katılımıyla gerçekleştirilen panelin açılış konuşmasını, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakkı Dereli yaptı. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahdet Ünal moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Balıkçı İşadamları Derneği Başkanı Mehmet Şahin Çakan panelist olarak yer aldı.
ÇAKAN: BALIKÇILIK DÜNYANIN EN GÜZEL MESLEĞİ
Balıkçılığın dünyanın en güzel mesleği olduğunu ifade eden İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Çakan, İzmir Ticaret Odası çatısı altında faaliyet gösteren İzmir Balıkçılık Çalışma Komitesi’nin çalışmaları hakkında bilgi verdi. Karadeniz’de eylül ayında göç balığının olmadığını belirten Çakan, bu nedenle Karadeniz balıkçılarının, Marmara’daki ve Boğaz’daki teknelerin de Ege Denizi’ne geldiğini ifade etti.
ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ
Deniz patlıcanlarının denizlerin akciğeri gibi çalıştığını, ekosistemde bu kadar kilit rol oynayan bir türün aşırı avlanma sonucu yok olduğunu ifade eden Çakan, canlı deniz yaşamı üzerindeki kirlilik baskısına da değindi. Çakan, “Bu panel bir başlangıç olsun. Hep birlikte geleceğimizi planlayalım. Aksi takdirde çok önemli bir zenginliği kaybedeceğiz. Bizden sonra gelecek nesillere karşı hepimizin sorumluluğu var. İzmir Ticaret Odası olarak üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız.” dedi.
DERELİ: BALIK STOKLARI TÜKENME RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA
Ege Denizi’ndeki balıkçılık kaynaklarının sürdürülebilirliğinin sağlanması gerektiğini vurgulayan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakkı Dereli, iki ülkenin paylaştığı balık stoklarındaki tükenme olasılığının, tek ülkenin kullandığı stoklara göre %19 daha yüksek olduğu bilgisini paylaştı. Ege Denizi balıkçılık kaynakları için de bu riskin geçerli olduğunu belirten Dereli, Türkiye ve Yunanistan’daki tüm balıkçılık paydaşlarının birlikte uyum içinde çalışması gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Dereli yaptığı sunumda, köpek balıklarının ve deniz memelilerinin endişe verici seviyede tükendiğini, ticari balıkçılıkta birim çaba başına av miktarının hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da sürekli azaldığını ve Ege Denizi’nde karaya çıkartılan türler için iki ülke tarafından uygulanan asgari avlanma boyu düzenlemeleri arasında uyumsuzluklar olduğunu paylaştı.
UZMANLAR EGE’DEKİ TEHLİKEYE DİKKAT ÇEKTİ
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Batır, Ege Denizi’nde yaşanan uluslararası hukuk sorunlarını, alan kullanımıyla ilgili her iki kıyıdaş ülkenin savlarını ve Türk balıkçıların avcılık yapabileceği sahaları detaylarıyla paylaştı.
Ege Denizi’nin biyolojik çeşitliliği ve stratejik önemine değinen Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahdet Ünal, uyumlu düzenleyici kararların hayata geçirilmesiyle ilgili sorumluluğun resmî kurumlarda olduğunu vurguladı. Ünal, Avrupa Birliği’nin Ege’yi de içine alan Akdeniz’deki Canlı Deniz Kaynaklarının Sürdürülebilir Yönetimiyle ilgili Konsey Tüzüğü’nün ve Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu çalışmalarının istenen uyumu sağlamada yeterli olamadığına dikkat çekti ve ilgilileri harekete geçmeye çağırdı.
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Tosunoğlu, yaptığı sunumda avcılık uygulamalarında ülkemiz ile Yunanistan arasındaki düzenleme farklılıklarına ve bunların iki ülkenin balıkçılıkla ilgili kurumları tarafından giderilmesi gerektiğine değindi.
Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Avcılık ve Kontrol Daire Başkanlığı Avcılık Düzenlemeleri Koordinatörü Yılmaz Asutay Turan, Ege Denizi’ndeki uluslararası sularda avcılık düzenlemeleri ve taraf olunan uluslararası kuruluşlara ilişkin bilgi verdi. Uluslararası sularda avcılık faaliyetlerinin 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’na göre yapıldığını belirten Turan, koruyucu yaklaşım sergileyen çalışmalarla Türkiye’nin 4. kez Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu (GFCM) tarafından “Tam Uyum Ödülü” aldığını ifade etti.
Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan Dr. Ejbel Çıra Duruer ise, uluslararası sularda avcılık ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın balıkçılık faaliyetlerinin izlenmesi, kontrol ve denetimine yönelik çalışmaları hakkında bilgi verdi.