YAZIK BİZE

Banu Pirinçcioğlu

Kültürsüzlük mü cehalet mi bizim düşmanımız aslında? Ki her ikisi de giderilmesi mümkün kusurlarken.

Israrla cahil olmaya devam ediyoruz. Israrla boş teneke misali ses çıkarıyoruz.

Okuma yazma bilmeyen kaldı mı artık? Hele ki büyükşehirde. Hiç zannetmiyorum.

Kırsalı bilemem ancak büyükşehirde yaşayan bireylerin okuma yazması var artık.

Benim yaşadığım yer İzmir'in tam olarak kalbi. Orta yeri. Merkez hatta.

Otoparkta sıra sıra Mercedesler, Porscheler var. Üstü açık var kapalı var.

Para var mı var. Peki kültür? İşte o yok.

Çünkü olsa, Mercedes'e binerken yere tükürüp öyle binmez.

Geri dönüşüm kutusuna balık çöpü atanla plastik atan aynı apartmanda düşünün. Aynı asansöre biniyor, aynı haklara sahip.

Bu kaçıncı sayamadım.

Tüküreni, sümküreni, yerlere çöpünü atanı, sigarasını camdan fırlatanı. Hepsi bir arada.

Şimdi bunların kaçı okuma yazma bilmiyor olabilir, düşünüyor insan.

Çünkü;

Kültür eksikliği varsa, aileden alamadıysa eğer, okuyarak öğrenmiş olmalı. Çünkü heryerde yazıyor. Medeni ülkelerde göremezsiniz ama bizde adım başı tabela var. Yerlere çöp atmayınız, yerlere tükürmeyiniz,

Yetmiyor, gazetede, dergide , televizyonda kamu spotu yayınlanıyor.

Denizleri temiz tut, sokakları temiz tut. Kültür yoksa, tabela var. Okur öğrenirsin diye bekliyor insan. Ama nerde.

Düşünsenize bunlar bir de çocuk dünyaya getirip büyütüyor. Kültürsüz yeni bir nesil.

Bir gün hiç üşenmeyip kırmızı ışıkta geçen arabaları fotoğraflayıp yayınlayacağım.

Trafik her gün bu densizlere ceza yazsa, ülke refaha çıkar.

Sayı o kadar çok yani.

Okulun önündeki ışıklarda gaza basan basana. Ralli mi yapıyor ne yapıyor belli değil. Kırmızı ışığı görse bile durması mümkün değil. Çünkü viraja zaten roket atardan çıkmış gibi girmiş.

Ülkeye huzur gelsin diye boşuna bekliyoruz. Gelemez.

Huzur bozanların çoğaldığı yerde huzur olmaz.

Twitter'da denk geldim. Bir paylaşımın altına şöyle yazmış birisi.

Bakınız aynen alıntıladım;

Bir dili konuşmak için bilmek gerekmiyor, abartmayın. Bazı cümleleri, fiilleri bilsen yeter. Bi şekilde anlaşırlar.

Yani ne yazsam ne yorum yapsam az gelir dedim sustum.

Bu bakış açısıyla devam edersek;

Doktor olmak için tıp okumaya gerek yok. Bir kaç tıp bilgisi ezberlesek yeter.

Çok komik aslında ama gülemiyoruz ne yazık ki. Çünkü etrafımız çevrildi. Bunlar işte yere tükürenler, yere çöp atanlar, kırmızı ışıkta geçenler, denizi kirletenler.

Bir dili konuşmak için onu bilmeye gerek yok diyenlerin toplamı olmuş ülkemiz.

Yazık bize.