SİZİN HAYATINIZI SİZDEN BAŞKASI DEĞİŞTİREMEZ

SİZİN HAYATINIZI SİZDEN BAŞKASI DEĞİŞTİREMEZ

Eylül Ayça Karakuş, Yaşam Koçu Sibel Uzun ile röportaj yaptı!

Medya Ege köşe yazarı Eylül Ayça Karakuş, Yaşam Koçu ve yazar Sibel Uzun ile röportaj yaptı. 

İşte o röportaj;

Yaşam Koçu ve yazar Sibel Uzun'un  yaşamı boyunca eğitimlere olan  ilgisini  ve hayata faklı  pencerelerden  bakarak yaşamına kazandırdığı değerleri konuştuk.  Şimdi bu güzel değerleri siz kıymetli Medya Ege okuyucularımızla paylaşmak istiyorum. 

Merhaba, bize kendinizden bahseder misiniz? 

Merhaba, tabi ki… 39 yaşındayım ve 3 çocuk annesiyim. İstanbul’da doğdum, büyüdüm. Eğitim hayatım hala devam etmekte. İş hayatımla ilgili kariyerimi 2012 yılında yaşadıklarım neticesinde sonlandırma kararı alıp tamamen ilim ve bilim yoluna dönmeyi seçtim. Buna bir nevi aydınlanma diyebiliriz. Uzun süre hakikate dair araştırmalarım ve yaşadıklarım oldu ve nihayetinde tüm hayat çizgimi insanların ve diğer tüm canlıların iyiliğine ve güzelliğine aktarmaya yönelttim... Kişisel gelişim adına eğitimler aldım ve yol beni şükürler olsun ki bugün buralara kadar getirdi. Şimdiler de yazan, aktaran ve şifaya davet edenim diyebilirim...

img-20201228-wa0007.jpg

Kendi kurmuş olduğumuz akademimizde çeşitli eğitimler veriyoruz. Şifacılık konusunda ileri düzeyde ki hastalıkları tercih ediyorum. örneğin, kanserli insanlarla çalışmak onları yeniden bağlantıya geçirmekte aracı olmak muhteşem bir duygu... Allah’ın izin verdiği ölçüde her alanda faaliyetlerimizi devam ettirmeye devam ediyoruz. Kişisel gelişim ve farkındalık adına pandemi sürecinden kaynaklı eğitim ve seminerlerimiz online olsa da bu bizim aydınlanmamıza engel olmadan yolumuza devam ediyoruz.

Öncelikle şifa çalışmalarınızdan başlamak istiyorum.  Spritüel şifa çalışmalarınızdan bahseder misiniz? 

Tabi ki.. Öncelikle spritüel ve spiritüalizm ne demek ondan başlamak istiyorum. Spiritüel Fransızca kökenli bir kelime olup, tinsel, ruhsal anlamına gelmektedir. Spiritüalizm ise ruhçuluk demektir. Öteki âlemle içli dışlı olmayla ilgilidir. Spiritüeller, maddeden tamamen sıyrılmış, tamamen manevi yaşama odaklanmış negatif duygu ve düşüncelerden arınmış, ruhunu güzellik ve iyilikle besleyen kişilerdir. Spiritüel şifada, karşınızda ki kişinin ruhundaki negatif yükleri kolaylıkla saptayabilir ve bunlarla alakalı kolaylıkla çalışma yapıp, kişinin manevi yaşama yönelmesini sağlayabiliyorsunuz. İçsel kargaşada, huzursuzlukta, korkuda ve özellikle arınma konusunda çok etkili ve faydalıdır. Burada bahsettiğimin dinsel kavramlarla hiçbir bağı yoktur. Tamamen kişinin kendisine yapacağı öz yolculuğuyla alakalıdır. Spiritüalizm derinliklerinde dinsel tüm bağları görebiliriz. Konunun detayında Allah’a bağlılık ve dua vardır, kalp kapısını geçip, gönül kapısına ulaşma vardır, kısacası bir çok yöntemden sadece biridir...

İnsanlar şifaları doğru adrese arıyorlar mı?  Bir insan için en doğru şifa nedir? 

Bunu söylerken gerçekten çok üzgünüm fakat maalesef hayır...  Günümüzde o kadar çok  şifacıyım diyen var ki. Şifacı önce kendini iyileştirmiş olmalı, arınmış olmalı, bilmeli ki her şey hakk. Her neye bakarsa baksın hakk gözüyle bakabilmeli. Bunu henüz kendi yolculuklarında başaramayan insanlar birkaç aldıkları sertifikayla kendilerini şifacı ilan edip, insanlara çözüm bulmaya çalışıyorlar ve farkında olmadan da kocaman bir karma yaratımı yapıyorlar. En doğru şifa önce içsel yolculukta başlar. Kişinin kendisiyle yüzleşmesinde başlar, karanlık tüm duygu ve düşünceleriyle yüzleşip arınmasıyla başlar. Çünkü Yüce Allah’ımız bize şifa yetisini vermiş, öyle olmasaymış yaşadığımız acılarla başa çıkabilir miydik?

img-20201228-wa0012.jpg

Eğitimci ve yazarsanız. Öğrencileriniz ve okuyucularınızın sizin çalışmalarınıza yaklaşımı nasıl? 

Evet. İnşaAllah kısa süre içerisinde kitabımızın baskısı için başlangıç butonuna bastık, kolaylıkla okurlarımızla buluşması en büyük temennim...

Öğrencilerimle aramda çok güçlü bir bağım var. Hepsi aydın ve yüksek bilinç sahibi. Açıkçası her bir eğitimi zevkle bekliyorlar ve çok başarılı işlere birlikte imza atıyoruz. Şifa yetilerini farkında olup bugüne kadar kendilerini bir türlü bulamadıklarını fark ettiklerini söylüyorlar buda benim için onur verici... 

Okuyucularım ve takipçilerim, kalbimin çiçekleri...

Her yazım, her paylaşımım arkasından övgüleri ve yaklaşımları paha biçilemez güzellikte.. Herkese sonsuz şükranla...

Gözlemlerinizden yola çıkarak insanların  değişimini gerçekleştirmesi mümkün mü? Mümkünse kişi kendini nasıl değiştirir? 

Mümkün, tabi ki. Bakın, her kim ki size “senin hayatını değiştiririm “ derse ondan hemen kaçın. Çünkü sizin hayatınızı, sizden başka kimse değiştiremez. Allah dışında…

Bizler danışmanlıklarımız da, kişilerin hayatlarına müdahale etmeyiz. Sadece onların farkındalık düzeylerinde etkileşim başlatırız, yollarında yürürken yol arkadaşlığı yaparız. Değişim kişinin düşüncelerinin değişmesiyle başlar. Uzun zamandır mottomdur, ”sen değişirsen dünyan değişir” Bunun üzerinde derin  tefekkürü tavsiye ediyorum..

img-20201228-wa0002.jpg

Bilinçaltının görevi nedir? Bizler yeterince bilinç-altı çalışmalarını biliyor muyuz? 

Bilinçaltı 0- 7 yaş arasında oluşur. Beyin gördüğü duyduğu her şeyi kayıt eder. 0 -7 yaş arasında içinde bulunduğumuz ortamın tüm değerlerini kendi değerlerimiz ve inançlarımız olarak kayıt ederiz. Bu kayıtlar “Kodlardır”. Her şeyin zihinde kodu vardır. 7 yaşından sonra bu KODlara göre yaşam sürmeye devam ederiz. Dışarısı dediğimiz ortamda ne yaşamaktaysak bu realiteyi gerçekleştiren 0-7 yaş arasında oluşan kodlardır. Yani yaşantı denilen, 0-7 yaş arasındaki duyduğunuz, gördüklerinizin bugünkü projeksiyonudur. Öyle ki bugün ne yaşıyorsak ana kodlarda saklıdır ve bilinçaltımızın en önemli görevleri vardır. Fiziksel, ruhsal ve zihinsel en muhteşem işleyiş bilgisi bilinçaltımızda kayıtlıdır ne kadar çok olumsuz inançlara sahip olsak ta bize en mükemmelini sunmak için gece gündüz fark etmeksizin sistemi çalışır. Bizler uykuya geçtiğimizde dahi susmayan, yılmayan, sürekli üreten bir sisteme bağlıyız.

Bilinçli zihin halimiz kapasitemizin %10 gibi düşünelim ve rutinimizi devam ettirdiğimiz realiteyi var eden alan, dolayısıyla bilinçli halimiz kendini var ettiği realiteye o kadar çok hapseder ki bilinçaltımıza dair neredeyse hiçbir şeyin farkında olmayız. 

Bilinçaltı temizliğine değinmek istiyorum.  Bilinçaltı temizliği nasıl ve ne kadar sıklıkta yapılmalıdır? 

Bilinçaltımıza, nasıl ki günlük hijyenimize önem veriyoruz o kadar önem vermeliyiz. Açıkçası buna bir sıklık öneremiyorum. Tamamen yaşanmışlıklar ve hayat kalitesiyle ilişki bir durumdur. Ancak, hayatımızda kısır döngülerimiz varsa, yaşadığımız her hangi bir olay karşısında öfke, kızgınlık, kırgınlık, kolaylıkla ağlama gibi duygu durumları yaşıyorsak lütfen kodlarınızın farkına varın derim ve uzman yardımı kesinlikle alın derim..,

Kozmik enerji, ruhsal enerji bio-enerji ve kodlamaların  hayatımızdaki yeri nedir? 

Bio-enerji, kendi enerjimizi kullandığımız alandır. Yapılan çalışmalarda kendimizden aktarım yapmamalıyız, onun için bio-enerji çalışmalarını çok başarılı bulmuyorum. Kozmik enerji kalbimizin tam içinde, özümüzün ana sisteme bağlı olduğu yerdedir. Evrensel uyanışla kozmik bağımızı güçlendirmemiz gerekiyor. Aslında hepsine bütün olarak bakmalıyız çünkü potansiyel biziz.

img-20201228-wa0010.jpg

 Bugüne kadar Medya Ege de ve sosyal medyada yazmış olduğunuz tüm bilgileri iki kapak arasında toplamayı düşündünüz mü hiç? 

Yaklaşık 3 yıl evvel ilk kitabımı yazdım ve üzerinde bitmek bilmeyen revize operasyonlarım vardı ve kendimde fark ettim ki ciddi anlamda bilinçaltımda mükemmeliyetçilik duygum ağır basıyordu ve bu duyguma dair inanç sistemlerimi değiştirdim şimdiler de kitabım baskıya hazır bekliyor. Önceliğim onun basımı ve yayımı. Sonrasın da niçin olmasın.

Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, Medya Ege benim için hayati öneme sahip. Yuvayı bana açan, tüm okurlarımıza kolaylıkla ulaşabilme fırsatı tanıyan herkese sonsuz şükranlarımı iletmek istiyorum..

Koşulsuz sevgi, affetmek, şifa enerjisini doğru kullanmak ve  duygusal zekamızı yönetilmesiyle ilgili neler söylemek istersiniz? 

Koşulsuz sevgi dediğimiz zaman, içerisinde her şeyi taşıyor. Yani, şayet koşulsuz sevgi frekansına bağlı değilseniz affetmekte ve özgürleşmekte ciddi sorun yaşarsınız, yaşadığınız bu sorunsa size şifayı doğru aktarmaz. Baktığımızda hepsinin bir silsileyle birbirine bağlı olduğunu görürüz. Biriz ve bütünüz anlamı burada kendini gösteriyor. İkilikten çıkıp tekliğe geçmek.. Önemli tavsiyem şu; koşulsuz sevgiye geçin ve tüm olasılıklar deryasında daimi olarak pozitif enerjileri hayatınıza çekin.. Hayat ağacı remimize bakarken tek yere odak olmayın bütünü görmeye çalışın, bunu yapabildikçe muhteşem bir frekans uyumlaması gerçekleşiyor. Ruh, beden, zihin üçlüsü bu bütünde hayati denge önemine sahip..

Koktu ve bahanelerimiz geleceğimizi  ne yönde etkiliyor?  Bu korkuları aşabilmek elimizde mı? 

Bilinaçaltı…

Her şey ama her şey orada gizli. Bahanelerimiz içinde kocaman korkuları barındırır. İlla ki şu tahmini hepimiz yapmıştır..

“-bunun başıma geleceğini biliyordum”.. Bilen biz değiliz aslında. Sistem öyle muazzam ki, yüzleşmekten korktuğumuz ne varsa, üzerini örttüğümüz ne varsa hayatımıza altın tepsiyle olaylar halinde sunuyor. Sistemin burada tek hedefi var..

Farkındalık. Yaşanan olayın içindeki gizli inanç sistemi. Fark edip dönüşüm sürecini başlattığımız da olaylara ve kişilere dair hiçbir şey kalmıyor, dönüşüm düşüncelerinizle başlayıp tamamen hayatınıza sürekliliğinize yansıyor 

Bugüne kadar üstü örtülmüş ne varsa orada. Sadece kendimize gerçekten ayna olabilmeliyiz. En kötü taraflarımızla yüzleştiğimizde bir çok korkudan ve kaygıdan arınıyoruz..

Sosyal medyayı bilgi paylaşımı çatısı altında kullanan ve topuna farkındalık kazandıran çalışmalarınızı canı gönülden tebrik ediyor ve başarılarınızın devamını diliyorum, Sibel Hanım. Umarım Medya Ege ye vermiş olduğunuz bu özel röportajla birçok kişiye  ışık tutacaksınız ve yaşamlarına vermiş olduğunuz bilgilerle dokunacaksınız.

En kısa zamanda çıkaracak olduğunuz kitapla tekrardan sizinle bir araya gelebilmek dileğiyle sevgiliyle kalın... 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.