Sosyal medya bağımlılığı ödül ve ceza sistemini bozuyor

Sosyal medya bağımlılığı ödül ve ceza sistemini bozuyor

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuk, ergen ve gençlere bilinçli sosyal medya kullanımının mutlaka öğretilmesi gerektiğini vurguladı.

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan “Sosyal medya asimetrik psikolojik bir savaş alanı olarak görülüyor. Eğer askeri tarafı varsa dost ve düşman tarafları da vardır. Onların tanımladığı sosyal medya, gençlerin hevesle kullandığı bir uzuv gibi değil. Bunun gelecekte yeni bir savaş, mücadele, güç çatışması alanının ve hatta ekonomik savaşın da bir unsuru olduğunu söyleyebiliriz. Bir nevi siyasi sonuçları da olan bir alan aynı zamanda.” dedi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler sosyal medyada belirleyici aktör olmalı”

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, küresel mücadele, küresel silahlanma ve küresel sermayenin çeşitli dijital konfor sağlama çalışmaları içerisinde sosyal medyanın ciddi bir rol üstlendiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:

“Dünyada dijital bir dönüşüm var. Bu dijital dönüşümü de Covid-19 çok hızlandırdı. 10 yıl sonra olabilecek bir dönüşümü şimdiden yaşıyoruz. Bu dönüşümde dijital dünyanın kullanıcısı değil üreticisi olmamız gerekiyor. Gençlerin sosyal medya kullanımına değinirken sosyal medyayı nasıl kullanacağımız konusu ile sınırlı kalmak istemiyoruz. Sosyal medyada belirleyici, aktör ve yazılımcı olmalarını istiyoruz. Bu çalışmada eğer gençlere böyle bir hedef verebilirsek sosyal medyayı ülke ve insan yararına kullanmak gibi bir motivasyonla hareket ederler. Projede ‘Değişim benden başlar’ derken kişiler kullanıldıklarının farkına varsın, kendilerini kullandırmasınlar istiyoruz. Silikon Vadisi iki yüksek lisans tezi öğrencisinin keşfiyle ortaya çıktı. Silikon Vadisi baktığınız zaman fiziksel değil, zihinsel bir vadi. O yüzden orda olmak zorunda değiliz, burada da yapabiliriz. Gençlere sosyal medyayı bu şekilde kullanmalarını, tüketicisi değil üreticisi olmalarını, yazılımcı olmalarını ve kendilerini geliştirmelerini tavsiye ediyoruz. Birkaç süper genç, birkaç bilgisayarla süper işler çıkarabilir. Bu proje ile gençlere böyle idealler sunmak istiyoruz. Böyle idealler olursa gençler daha çok motive olacak.”

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençleri yasaklarla ve korkutarak yönetemeyiz”

Gençlerin değişimin sağladığı yüksek motivasyona ve heyecana sahip olduklarını belirten Tarhan, “Onlara doğru ihtimaller iklimi oluşturursak onları alıp yönelirler. Bu projeyle gençlerin kendilerini aşan, aşkın hedefleri olan, sadece kendi çıkarını düşünen değil, kendini aşan hedefler oluşturmalarını, bireysel faydadan çok toplumsal ve ülke faydasına yönelik çalışmalar yapmalarını sağlayacak eğitimler planlıyoruz. Bu amaç gençleri daha çok motive edecektir. Madem sosyal medya bir savaş alanı olarak düşünülüyor, biz de orada kendi üretkenliğimiz ve yeni keşiflerimiz ile ortaya çıkmalıyız. Sosyal medya yeni bir dönüşüm alanı. Üniversite olarak çalışmalar yapmamız gerektiğini düşündük. Gençleri yasaklar koyarak ve korkutarak yönetemeyiz. Gençlerin anladığı dil korku dili değil. Şu andaki gençler güven dilinden anlıyor. Onlarda güven uyandıracağız, ortak dil oluşturacağız ve sağlıklı bir ilişki içerisinde olacağız. Gençleri karşımıza alıp onları değiştirmek yerine yanımıza alıp birlikte yürümek, sosyal medyayı bir amaçla kullandırmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

blob.png

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Çocuklar teknolojiyi ikinci yabancı dil gibi öğreniyor”

Sürekli sosyal medyanın zararlarını konuşarak, zihinsel blokaj yaptığından ve çocukları olumsuz etkilediğinden bahsederek ebeveynleri paniğe düşürmemek gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu şekilde davranarak ebeveyn ve çocuklar arasında savaş çıkmasına sebebiyet verilmemeli. Sosyal medya kullanımı ebeveyn gözetiminde olursa korkmaya gerek kalmıyor. Sosyal medya günümüzün teknolojisidir ve teknoloji tarafsızdır. Hangi amaçla kullanılırsa ona hizmet eder. Ebeveynler çocukları eline tablet aldığında çok zeki olduklarını düşünüyor ve övünmeye başlıyor. Aslında çocuk o dili ikinci bir yabancı dil gibi öğreniyor. Çocuk o teknolojinin içine doğmuş. Biz yetişkinler olarak dijital dünyanın göçmeni olduğumuz için bize harika geliyor. Aslında o çocuk için normal bir durum. ‘Çocuğum bilgisayarla müthiş oynuyor, çok zeki’ diye kimse kendini yanıltmamalı.” diye konuştu.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler sosyal medyayı istediği yöne çekmeyi öğrenmeli”

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 90 sonrası doğan kuşağın dijital bir nesil olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ergenliğe ulaşan nesil dijitalleşmeyi bir yabancı dil gibi öğrenmiş durumda. Bu da dünyanın bir gerçeği. Dijitalleşmeye karşı çıkmak, yasaklamak ve bu konuda tutucu davranmak yerine dijitalleşmeyi bir teknoloji olarak amaçlarımız, insanlık ve ülke için nasıl kullanacağımıza odaklanmalıyız. ‘Değişim benden başlar’ derken sosyal medyayı karşımıza almadan kendi istediğimiz yöne doğru çekmeliyiz. Sosyal medyayı vahşi at gibi düşünün. Vahşi at kendi tarafına çekmeye çalışır. İyi bir seyis vahşi atı terbiye eder, kendi istediği yöne çevirir. Ona patron benim der. Dijital medyayı kullanan gençlere ‘patron benim’ demeyi öğreteceğiz ve hedef vereceğiz. Gençler de o hedef doğrultusunda sosyal medyayı doğru amaçlarla kullanacak veya sosyal medyanın kölesi olmamak için işine yaramadığı zaman kullanmayacak. Şu andaki gençlik sosyal medyanın kölesi olmaya aday görünüyor. Eğer ebeveynler evdeyken ellerine bilgisayar, tablet veya telefon alıp bütün akşamı öyle geçiriyorlarsa çocuğu korkutarak önlemek mümkün değil. Çünkü çocuk rol model olarak ebeveynlerini örnek alıyor.”

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Sosyal medya bağımlılığı ödül ve ceza sistemini bozuyor”

Sosyal medya bağımlılığının çocuklarda ödül ve ceza sistemini bozduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bağımlılık mekanizmasının yönlendirmesi ile oyuna kendini kaptırıp oynadığı oyundaki kahramanı intihar ediyor diye kendisinin de yapabileceğini düşünüyor. Bunun sonucunda ders çalışamaz, sokağa çıkamaz hale gelen ve hastaneye yatırılmak zorunda kalan vaka var. O yaşta dijital olgunluk gerekiyor. Dijital medya olgunluğu olmayan bir kişi, rehbersiz bir şekilde yüz yüze bırakıldığı zaman olumsuz etkilenmeler ortaya çıkıyor.” dedi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Ön ve son testlerle gençlerdeki değişimi ölçümleyeceğiz”

‘Değişim Benden Başlar’ projesinde insanların kendi farkına varmalarını amaçladıklarını belirten Tarhan, “Geliştirdiğimiz, standardizasyonunu yaptığımız ve geçerli güvenlik çalışmalarını tamamladığımız X ve Z kuşağı ile ilgili ölçeklerimiz de var. Ön test ve son test olarak uygulayacağız ve gençlerdeki değişimi ölçümlemeye çalışacağız. Aynı zamanda proje kapsamında, göz maruziyetinin etkilerini ve davranış gelişimini ölçümleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.