İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) iş birliğinde düzenlenen göç, güvenlik ve sosyal uyum konularının bölgesel düzeyde ilgili kurum ve kuruluşlarının üst düzey temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen “Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum Bölgesel Üst Düzey Çalıştayları”nın üçüncüsü, Ege bölgesindeki tüm illeri kapsayacak şekilde 28 Kasım 2019 Perşembe günü İzmir’de gerçekleştirildi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu programın açılış konuşmasında, Türkiye'nin göç konusunda dünyaya insanlık dersi verdiğini, bu anlamda önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini belirtti. Dünyada zorla yerinden edilmiş 70,8 milyon insan olduğunu ve bu rakamların 2000 yılından bugüne hızla arttığını dile getirirken, olayın sadece Suriyeli meselesi olmadığını söyledi.

Göç hareketliliğinin arkasında emperyalizmin sömürü politikalarının yattığını dile getiren Soylu, "Bugün dünyada eğer radikalleşme varsa bunun sebebi emperyalizmdir. El Kaide'yi biz üretmedik Amerika üretti, PYD’yi PKK’yı biz üretmedik Amerika üretti, DEAŞ’ı biz üretmedik, Amerika ve Batı’nın maalesef acımasız politikaları üretti. Sonucu söyleyeyim, o milyonlarca insan Türkiye ve Avrupa’ya birçok riski göz önüne alarak, kaçakçılara, bazen terör örgütüne, bazen uyuşturucu tacirlerine teslim olarak bir yerden bir yere gitmek savaştan kaçmak istiyorlar. Özellikle göç konusunda Birleşmiş Milletlerin bakışı bir nebze daha insanidir ama Avrupa Birliği hem durumun farkında değildir hem de bununla yüzleşecek vesayeti, bilgisi ve isteği söz konusu değildir, durum budur. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız." şeklinde konuştu.

Huzursuzluğun batılı ülkelerce körüklendiği bölgelerden Türkiye'ye doğru bir kaçış olduğuna dikkati çeken Soylu: 
"Bizim huzur oluşturduğumuz bölgelerde ise insanların kendi topraklarına geri dönmesi söz konusu. Şu an için ülkelerine geri dönen Suriyelilerin sayısı 370 bin. Birileri yeterli bulmayabilir ama önemli olan bu akışın bir şekilde vücut bulmuş olmasıdır. Öte yandan çok ciddi bir düzensiz göçmen baskısı altındayız ve bu durum giderek artıyor. 2016 ve 2017, 175 bin ve 176 bin, 2018'de 268 bin. Şu an ne kadar biliyor musunuz, geçen cuma rakamları 405 bin, şimdi 420 bin ile 430 bin arasında" dedi.

Abdullah Ayaz, göçün insanlık tarihi kadar eski olduğunu, insanların çok farklı sebeplerle göçtüğünü, tarih boyunca yaşanan göç hareketliliğinin en yüksek seviyede olduğu bir dönemden geçildiğini belirtti. "Birleşmiş Milletler verilerine göre her dakika 40 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kalmış." diyen Genel Müdürümüz, insanların göç etmesinin temel nedenlerinin ortadan kaldırılmaması halinde göçün var olmaya devam edeceğini vurguladı.

İzmir Valisi Erol Ayyıldız ise kentte 170 binin üzerinde yabancı olduğuna dikkati çekti. Tüm kamu kurumları tarafından sosyal uyum panelleri gerçekleştirildiğini belirten Ayyıldız, "Sığınmacılara ev sahipliği yapan ilimizde hem vatandaşlarımızın hem de yabancı misafirlerimizin huzur, uyum ve güven ortamı içinde yaşamalarını sağlamak için her türlü sorumluluğu ve fedakarlığı yapıyoruz, yapmaya da devem edeceğiz" açıklamasında bulundu. 

Türkiye’nin “uyum” politikasına dikkat çeken BMMYK Türkiye Temsilci Vekili Jean Marie Garelli, “Türkiye'nin 4 milyon mülteci ve sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Bu rakamla dünyada en fazla mülteci barından ülke olmayı sürdürüyor. Türkiye ev sahipliği yaptığı mülteci ve sığınmacıların ihtiyaçlarını uzun süredir karşılama geleneğini sürdürmektedir" dedi.
 
Birçok kurumu ve sektörü ilgilendiren göç yönetiminin ilgili paydaşlarının bir araya gelerek fikir alışverişinde bulunduğu, bölgede yaşanan güncel gelişmelerin istişare edildiği etkinliğin son oturumunda Genel Müdür Yardımcımız Dr. Gökçe Ok moderatörlüğünde; “Türkiye’de Göç Yönetimi, Türkiye’de Yürütülen Uyum Faaliyetleri, Göç ve Güvenlik,  Geçmişten Günümüze Suriye Krizi ve İnsani Yardımlar, Sosyal Uyumda Belediyeler ile Sivil Toplumun Rolü ve Yerel Düzeyde Yapılan İş Birlikleri, Sosyal Uyum,  Sosyal Gerilim Olaylarının İzlenmesi” konuları masaya yatırıldı.