Tam kapalı bel fıtığı ameliyatının açık ameliyata göre önemli avantaj sağladığına dikkat çeken Doç. Dr. Sayın, “İzmirde yaşayan Ünsal Laçinoğlu, (51) bel ve bacak ağrısı şikâyetiyle daha önce 2 defa operasyon olmasına rağmen ağrıları geçmeyince hastanemize ulaşarak tam kapalı ameliyat oldu ve eski sağlığına kavuştu” dedi.

45 DAKİKA SONRA AYAĞA KALKTI

Operasyon hakkında bilgi veren Doç. Dr. Sayın: “Ünsal bey daha önce iki defa bel fıtığı operasyonu geçirmesine rağmen ağrıları devam ediyordu. Hayat kalitesini düşüren kronik bel ve bacak ağrıları nedeniyle günlük yaşamında sorun yaşıyordu. Ağrı kesici, fizik tedavi ve diğer yöntemlerden fayda görmeyen hastamızın ameliyat olması gerekiyordu. Bel MR'ı ve muayenelerle kendisinde bel fıtığı teşhisi koyduk. Kapalı yöntemle gerçekleştirdiğimiz operasyonun ardından Ünsal bey yaklaşık 45 dakika kadar sonra ayağa kalktı. endoskopik ameliyatta, 5 mm'lik bir kesi ile giriliyor, kaslar ve doku zedelenmeden ve genişletme yöntemi uygulanıyor. Endoskop denen özel bir kamera sistemi ile görüntüleme yapılarak ile fıtığa ulaşılıyor. Lokal anesteziyle açılan küçük kesiden yüksek büyütme teknolojisi ile birlikte fıtık çıkarıldı. Operasyon yaklaşık 45 dakika sürdü. Vücuttaki travma daha az olduğu ve sinirin etrafındaki bası hissi uzaklaştığı için, hastamız ağrı, sızı yaşamadı. Hatta ameliyatın ardından 45 dakika sonra ayağa kalkarak yürümeye başladı” diye konuştu.

YARA İZİ KALMIYOR

Tam kapalı yöntemin küçük kesi ile yapıldığını ve neredeyse ameliyat izi kalmadığını dile getiren Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Sayın, sözlerine şöyle devam etti: “ Özel sulu bir sistemle çalışan bir cihazla fıtıklı bölge temizlendi. Bu yöntemle enfeksiyon riski 100 kata kadar daha az gerçekleşiyor. Yara yeri 5 mm olduğu için bir dikiş dahi bulunmuyor. Hastamız eğer isterse aynı gün taburcu olabiliyor. Bundan sonra bel kaslarını güçlendirici bazı spor hareketleri yapması da gerekiyor. Bu operasyonu aşırı şişman, kalp hastalığı veya şeker hastalığı bulunanlara, solunum bozukluğu yaşayanlara ve ameliyat olması yüksek risk taşıyan hastalara da uygulayabiliyoruz”