Geçtiğimiz aylarda Foça’da faailyete geçen Rüstem Ersöz Atölyesi Sergi Salonu 25 Haziran – 14 Temmuz 2022 tarihleri arasında mozaik ve resimleriyle iki İstanbullu sanatçıyı konuk ediyor. Mehmet Kına’nın 14 mozaik, ressam Haluk Aydemir’in 12 yağlı boya tablosunun bulunduğu sergi Foçalı sanatçı ve sanatseverlerin katılımıyla ve sade bir törenle açıldı. Sergi programı kapsamında Foça Fevzipaşa Mahallesi’nde bulunan Sergi Salonu’nda sanatçılarla sanatseverlerin buluşacağı söyleşiler de gerçekleştirilecek.

KEL DAĞDA VARDIR BİR CEYLAN

Son dönem çalışmalarında dağ keçileri ve ceylanları işlemeye ağırlık veren Mehmet Kına, mozaiklerinde yaşadığı coğrafyanın ve Anadolu’nun izlerini yansıtmaya çalıştığını söyledi. En çok ilgi gören eserlerinden birini n öyküsünü de anlatan Mehmet Kına; “Bunun adı “Keldağda Vardır Bir Ceylan” . Annemden duyduğum bir hikayenin sonucu ortaya çıkmış bir iştir bu. Eskiden köyümüzde ceylanlar yaşarmış. Şu an yaşamıyorlar. Ben de onları mozaiklerle, taşlarla tekrar canlandırmak, hayata getirmek istedim. Bu mozaik özellikle onun için yapıldı. Şimdi burada değişik mozaik eserler var. Mozaik eserlerin hepsi doğal taşlarla ve çok geleneksel mozaik teknikleri ve modern şeyler bir araya getirilerek hazırlandı. Aşağı yukarı 20 – 25 yıldır kendi atölyem var. İstanbulda yaşıyorum.”

KÜLTÜR MİRASI KORUYUCULARI’NDAN BİRİYİM

“ Sanatsal mozaik üzerine kendimi tanımlayabilirim. Ceylan’da da olduğu gibi her mozaiğin bir hikayesi var. Mozaik işler resimle aşağı yukarı koşuttur. Bir resim yapma tekniğidir, mozaikle çalışmada. Buradaki en önemli şey taşla çalışıyor olmaktır. Yani yağlıboya, suluboya ile değilde taşlarla çalışıyoruz. Doğanın bize vermiş olduğu çok güzel hediyeler var. Bütün renklerimiz toprak renklerinden. Birçok rengi yapay renkler dışında daha samimi daha sıcak olarak bize doğa sunuyor. O renkleri yan yana getirerek bir resim bir kompozisyon oluşturuyorum. Sanat olarak resimden bir farkı yok. Boya ile de resim yapabilirsiniz doğal taşlarla da. Bu taşları Anadolu’da gezdiğim yerlerden topluyorum. Burada Çanakkale’nin şehitliğinden de taş var,Hatay’ın koylarından da. İç Anadolu’nun bozkırından da var, Erzurum’dan, Trabzon’dan Foça’dan da var. Bu taşların biraraya gelmesi toplumun bir araya gelmesi gibi oluyor. Anadolu’da insanlar biraraya geliveriyorlar gibi geliyor. Ben aynı zamanda Kültür Mirası Koruyucuları’ndan biriyim. Kültür Bakanlığı’nın. Mozaik konusunda. Onu da temsil etmeye çalışıyorum. “ dedi.

ASKER RESSAMLAR KUŞAĞINDANIM

Haluk Aydemir ise resme öğrencilik yıllarında başladığını ve asker ressamlar kuşağından olduğunu söyledi. Haluk Aydemir; “ Asker ressamlar kuşağındanım. Emekli Albayım. Ancak resme çok önceleri, 20’li yaşlarımda Harp Okulu’nda başladım. Bizim mesleğimiz kıskanç bir meslek. Subaylık sırasında her zaman çok zaman ayıramıyorsunuz. Şimdilerde ve özellikle emekli olduktan sonra bu işe biraz daha vakit bulduğumuz için dahada yoğunlaşabildik. Gönlümüzdekiyle kavuştuk diyelim. Sanatın bu dalında bizde bir şeyler üretmeye çalışıyoruz. İnsanlara da böyle eserler verip onların gönüllerindeki keyften bizde beslenmeye, yenilerini üretmeye çalışıyoruz. Hayat gibi bir şey. Genelde yağlı boya yapıyorum. Gezdiğim gördüğüm yerlerde beni etkileyen neresi varsa orayla ilgili, ancak etkileyen yerle bir samimiyet kurmuşsam bunu aynen alıp izleyenlere vermeye çalışıyorum. Resmin kendisi harika bir uğraş. Ama sanat, işte bu ulaşılması gereken bir yer. Bizi aslında içinde tutan devam ettiren şey sanat yapma tutkusu. Bunu sanata çeviren şey, herşeye benzetebilirsiniz, seyredenlerle bağ kurduğu zaman yaptığınız eser, sanata dönüşüyor. Biraz başka dünyaların içinde yer almaya çalışıyoruz. Herkesi bu sergimize bekliyoruz.” Dedi.

Pazartesi günleri hariç her gün 12.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek sergide satışta yapılıyor.