15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişimi, Türkiye’yi bir anda beklenmedik bir atmosfere taşıdı. Silahlı gücün tehditi ile karşı karşıya kalan Türk milleti, bunu yine kendi gücüyle yenmesini bildi. Darbe dünya basınında büyük bir yankı uyandırsa da Türkiye demokrasisi, birçok ülkeden beklediği desteği göremedi. Dünya medyası darbeyi demokrasiye karşı yapılan bir saldırıdan daha çok, teknik analizlerle ele almayı yeğledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sokağa çıkın” çağrısı, demokrasi nöbeti, NATO ve AB üyelik krizi ve İdam cezası tartışmaları dikkat çeken başlıklar olarak kayda geçti. Dünya medyasında yazılanların genel içeriğine bakıldığında ise, demokrasisine karşı yapılan darbeye maruz kalan Türkiye’nin yalnız bırakıldığı gözlendi. İşte Medya Takip Merkezi’nin (MTM) hazırladığı araştırmanın detayları…

Medya Takip Merkezi, Türkiye’de gerçekleşen darbe girişimi sonrasında uluslararası medya yansımalarını ele aldı. Araştırmada, aralarında ABD, İngiltere, Kanada, Almanya, Hollanda, Fransa, İspanya, Hindistan, Mısır, İran, Rusya gibi ülkelerin bulunduğu yirmi bir ülke medyası incelendi. Söz konusu ülkelerin tirajı yüksek yayınlarında, darbe içerikli tüm haberler ile Fetullah Gülen/Fetö haberleri ele alındı.

ABD ve Avrupa ülkelerinde genel olarak medyanın, Türkiye’yi demokratik olmayan tutumundan, idam cezasının gündeme gelmesinden, Fetö ile olan ilişkisinden, İslami tutumundan, Kürt ve Suriye sorunundan dolayı eleştirdiği gözlendi.

Yazılı, online ve sosyal medya genelinde sayısal toplam rakamlara bakıldığında, ABD’de konuya dair yazılıp çizilenlerin sayısında, diğer dünya medyasına göre açık ara fark olduğu görüldü. Dikkat çeken gelişmeler arasında, Mısır medyasının diğer ülkelere oranla daha fazla yer vermesi de vardı.

Veriler, MTM Medya Takip Merkezi’nin 16 Temmuz – 10 Ağustos 2016’da uluslararası yazılı, online ve 
sosyal medyada yaptığı haber takibi sonuçlarından derlenmiştir.

Darbe girişimi; Kürt meselesi, mülteci sorunu, idam cezası gibi konularla birlikte ele alındı…

Medya Takip Merkezi’nin, söz konusu 21 ülkede yazılı, online ve sosyal medyayı kapsayan raporuna göre, darbe girişimi ABD medyasında 1 milyon 245 bin 855 adet haberle yer aldı. Darbe girişimi, Kürt meselesi, mülteci sorunu, idam cezası konularıyla birlikte değerlendirildi. ABD basınında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tutumunun darbe sürecine zemin hazırladığı yaklaşımında bulunulduğu gözlendi. 

İngiltere medyasının da gündeminde idam cezası tartışmaları vardı. Türkiye’nin olası turizm kayıpları üzerine tartışıldığı İngiltere medyasında, darbenin mülteci sorununa olabilecek etkilerinden ve TR’nin AB ilişkilerine verdiği zarardan da bahsedildi.

Türkiye’de yaşanan gelişmelere neredeyse her gün yer veren Alman medyası, darbe ile ilgili tarafsız bir tutum sergiler gözükürken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik ise eleştirel yaklaştı. İdam cezası, mülteci sorunu endişesi ve AB üyeliğinin durdurulması krizi, öne çıkan konu başlıkları arasındaydı. 

Yazılı basında Alman medyası önde…
Medya Takip Merkezi’nin aynı raporuna göre, 21 ülkenin yazılı medyasında darbe girişimi 38 bin 855 habere konu edildi. Avrupa medyasında darbe girişimi genellikle eleştirel yorumlarla ele alınırken, Türkiye’nin demokratik olmadığı yönünde söylemlere yer verildi. Kürt meselesi, mülteci sorunu ve idam cezası, Avrupa medyasında tartışılan konular arasındaydı.

Rapora göre Türkiye’deki darbe girişimi, Alman medyasının incelenen 201 çeşit yayınında 8 bin 565 kez haber oldu. Listenin ikinci sırasında ise 297 çeşit yayında darbe haberine 3 bin 457 kez yer veren Fransa vardı.

Dünya geneline bakıldığında ise ABD, Kanada, İngiltere gibi ülkeler öne çıktı. Suudi Arabistan, Hindistan ve Mısır da medya darbe girişimini yoğun ele alan ülkeler arasındaydı.            

Veriler, MTM Medya Takip Merkezi’nin 16 Temmuz – 10 Ağustos 2016’da uluslararası yazılı basında yaptığı haber takibi sonuçlarından derlenmiştir.

Darbe ile Gülen adı birlikte anılmadı…

Araştırma döneminde yazılı basında darbe girişimi ile ilgili toplam 38 bin 855 adet habere yer verilirken, bu haberlerin 14 bin 281 adetinin Fethullah Gülen’le birlikte geçtiği tespit edildi. 

“Darbe Girişimi” ve “Fethullah Gülen” başlıkları ilk hafta dünya medyasının gündeminde yoğun bir şekilde yer aldı, ancak iki konunun birlikte anılma oranı ise toplam haberlerin üçte birinden biraz fazla oldu.