İzmir’in yanında ülkenin diğer bölgelerinde de görülen hava kirliliğine değinen Prof. Dr. Ali Osman Karababa, fabrikaların ve toplu taşıma araçlarının zararlarının yanında, hükümetin de üzerine düşen görevlerinden söz etti. Başkan Karababa “Fabrikalar önceden fosil yakıt kullanıyorlardı. Artık tehlikeli yakıtları kullanmaya başladılar” dedi ve bunun sağlığımızı olumsuz yönde etkilediğini belirtti.
“ALİAĞA’DA KONUMLANDIRILAN SANAYİ BÖLGESİ YASAL MEVZUATA AYKIRI”
İzmir’in Aliağa ilçesinde bulunan sanayi bölgesinin hava kirliliğine önemli boyutta etkisine vurgu yapan E.Ü Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Karababa, “Aliağa üzerinden rüzgarla şehre yayılan kirli hava hepimizin sağlığını tehdit etmektedir” dedi ve “Çimento fabrikalarının önlem almadan çalışmaları ve bunların denetlenmemesinin ciddi bir sorun” olduğunu ifade etti. Atatürk Organize Sanayi Bölgesi ve Kemalpaşa’daki kirli havanın da şehre taşınmasıyla İzmir’in havasının solunmaz hale gelmesinden yakındı.
BİR DİĞER SORUN: ULAŞIM
Toplumun bilinçsizliğinin hava kirliliğine büyük etkide bulunduğunu dile getiren Karababa, ulaşımın sebep olduğu sorunlara da değindi. Özel araç kullanımının yaygınlığı ve trafik nedeniyle atmosfere salınan egzoz dumanlarının şehrin temiz havasını ve sağlımızı ciddi boyutta tehdit ettiğini savundu. Ulaşımın yanında şehirde ki kirli havanın solunum yolu hastalıklarını arttığını ve kansere davetiye çıkardığını söyledi.
“HALKIMIZA BÜYÜK BİR İŞ DÜŞÜYOR”
Prof.Dr. Karababa, “Halk daha bilinçli bir seviyeye ulaşırsa batı ülkelerine fosil yakıt satarak, batıdan gelen kirli havayla çöplük olmaktan kurtulabiliriz” dedi. Hava kirliliğini önlemeye yönelik tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Ali Osman Karababa, şehirdeki çarpık kentleşmenin, hava ölçüm cihazlarının yetersizliğinin, nükleer ve termal santraller yerine güneş panelleriyle daha çevreci çözümler üretilebileceğini belirtti.