Yorgunluğunuzun nedeni alerji olabilir!

Yorgunluğunuzun nedeni alerji olabilir!

Acıbadem International Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Nur Kaşkır Öztürk, son yıllarda küresel ısınmanın da sonucu olarak alerjik hastalıklarda önemli artış görüldüğünü belirtti.

Alerji, bir besine ya da polen, akar, kedi tüyü gibi yabancı maddelere karşı bağışıklık sisteminin verdiği aşırı tepki olarak açıklanıyor. Kızaran, kaşınan gözler, burunda kaşıntı, tıkanıklık, akıntı ve hapşırıklar, öksürük, göğüs kafesinde daralma hissi, nefes darlığı, vücutta kaşıntılar, kabarıklar ve döküntüler alerjiyi işaret eden belirtiler ile ortaya çıkıyor. Alerjilerin koku kaybına da yol açtığını kaydeden Dr. Nur Kaşkır Öztürk, bu durumu Covid-19 belirtilerinden ayıran en önemli farkı “Covid-19’da koku kaybı anidir. Alerjik hastalıkların koku kaybı ise derece derece artar. Ayrıca alerjik burun bulgularında hiçbir zaman yüksek ateş olmaz” diyor.

Yabani ot polenleri mevsimi başladı

Sonbaharda belirginleşen polenlerin yabani otlara ait olduğunu belirten Dr. Nur Kaşkır Öztürk, havadaki nem değişiklikleri sonrası küf mantarları ve akar miktarlarının değiştiğini, yabani ot polenleri mevsiminin başladığını belirtiyor. Alerjen teması sonrasında solunum yollarından burun, boğaz ve alt solunum yolları olan bronşlardan histamin adı verilen kimyasal madde salgılandığını, alerjik kişilerde reaksiyonlara histaminin neden olduğunu söyleyen Dr. Nur Kaşkır Öztürk “Kişi, vücudunun tepki gösterdiği alerjen ile ne kadar çok karşılaşırsa yaşadığı sorunlar da o kadar artıyor. Histamin gibi kimyasallar yorgunluk hissine ve aynı zamanda yaygın vücut ağrılarına yol açabildiğinden, nedeni tanımlanamayan yorgunluk ve vücut ağrılarında alerjileri sorgulamak uygun olacaktır” ifadelerini kullanıyor.

1631715805-dr-nur-ka-k-r-zt-rk.jpg

Üzüm otu tehdidi yaygınlaşıyor!

Sonbahar aylarının gelmesiyle birlikte ciddi alerjik ataklara yol açan yabani ot polenlerinin başında üzüm otunun (ragweed) geldiğini, üzüm otunun son 10 yılda ülkemizde yaygınlaşarak sorun oluşturduğunu belirten Dr. Nur Kaşkır Öztürk, “Avrupa Birliği Araştırma ve Yenileme Programı Horizon 2020 raporuna göre sonbaharda ılık geçen havalar (küresel ısınma) üzüm otunun atmosferdeki miktarını ve yayılma süresini uzatıyor. Böylelikle önceden alerjisi olan kişiler üzüm otu ile karşılaşınca yeni ve güçlü bir düşman ile karşılaşmış gibi olacak. Bu çok güçlü alerjen duyarlılıklarını dolayısıyla da hastalıklarını artırabilir. Bu otun tohumları ve poleni on yıllarca yaşar. Yayılımı çok hızlı olduğundan üzüm otuna karşı mücadele de oldukça zorludur. Dolayısıyla dünyamızı tehdit eden en önemli sorunlardan olan küresel ısınmanın alerjik hastalar için de büyük önemi belirmiştir. Küresel ısınmanın da etkisi ile sonbahar ayları gün geçtikçe daha çok olarak alerji mevsimi olarak anılacaktır.” sözlerini kullanıyor.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.