AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’i hedef aldı. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörlüğü’nün Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlıkçıların konaklama ihtiyacı için kiralanan otel ve yurdu ‘talebimi yok’ diyerek geri çevirmesi kent gündemine damga vurmuştu.

Vekil Kaya bu konuda da açıklamalarda bulundu. Öte yandan Kaya, gündelik hayatta dışarı çıkanların ve alışverişe gidenlerin maske takma zorunluluğuyla ilgili de Büyükşehir Belediyesi’ne eleştiri getirdi. DEÜ Rektörlüğü’nden yapılan açıklamayı, Soyer ve Yücel’i etiketleyerek paylaşan Kaya şunları söyledi:

1) Bu açıklama gayet anlaşılır şekilde, Türkçe olarak kaleme alınmış. Başhekimlik özetle diyor ki, "Paylaşılan SMS eski tarihli, personelin konaklama sıkıntısı yok, virüsle mücadele ediyoruz, bizi siyasete alet etmekten vazgeçin" @tuncsoyer @avdenizyucel

2) Bu sarih açıklamaya rağmen yalan söylemeye devam ediyor, algı operasyonunu sürdürüyorsunuz. Hiç utanmıyor musunuz, gerçekten merak ediyorum. Bu zor günlerde kahramanca mücadele eden sağlık çalışanlarımızın yakasından düşün, bu güzel insanları çirkin siyasetinize alet etmeyin.

3) Biz sizi ve tarzınızı iyi biliriz. Yalanlarınızla baş etmeyi de çok iyi biliriz. İlla bir hedef arıyorsanız, biz buradayız. Şu zor günlerde büyük gayret gösteren sağlık çalışanlarımızla, kıymetli akademisyenlerimizle uğraşmayı bırakın.

4) CHP İzmir İl Başkanı, İzmirli duruşundan bahsetmiş. Pardon, anlayamadık. Daha iki hafta önce bir kadın belediye başkanına galiz ifadelerle saldıran, şimdi de bir kadın rektöre karşı çirkin sözler sarf eden kişi mi söylüyor bunu! Bu mu sizin İzmirli duruşunuz!

5) Her fırsatta nezaketten dem vuran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Tunç Soyer, bir kadın yöneticiye karşı yürütülen yalan kampanyasının orkestra şefliğini yapıyor. Bu mudur İzmir'in nezaketi, asaleti! Sizin İzmir'in değerleriyle, İzmirlilik kültürüyle zerre alakanız yok.

6) Evet, İzmir'i İzmir yapan değerleridir. Bu kentin insanları farklılıklara saygı gösterir, tahammüllüdür, nezaket sahibidir, kibardır, burada özellikle kadınlara karşı pozitif bir ayrımcılık vardır. İzmirliler doğrucudur, hemşehrilerimizin özü de sözü de birdir.

7) İzmirlilik, sizin yaptıklarınızla alakası olmayan bir olgudur. Kurtuluş Savaşı'nın başladığı ve nihayete erdiği bu kent, tarihsel mirasının gereğini her zaman yapmıştır, yine yapacaktır. Bu pandemiye karşı verilen savaşta da, İzmir tek yürek olacak ve tarih yazacaktır.

8) Böyle zor bir dönemde, birbirimize kenetlenmemiz gereken şu zamanlarda CHP'li yöneticiler olarak çok kötü bir sınav verdiniz. Siyaset yapıp sahneden rol çalmak için takla üstüne takla atıyorsunuz. Ama ortada bir sahne yok. İnsanların sağlığı üzerinden rol çalınmaz, ayıptır!

9) Bu pandeminin başladığından beri CHP'li yöneticiler olarak yaptığınız tek şey; Devlete saldır, Bakanlığa saldır, Valiye saldır, Rektöre saldır, sağlık çalışanlarına saldır... Biz virüsle mücadele ediyoruz, sizi bu kadar geren nedir inanın anlamıyorum.

10) Yalanlarınızın, algı operasyonlarınızın İzmirli hemşehrilerimize hiçbir faydası yok. Eğer bu kente bir faydanız dokunsun istiyorsanız, çöpleri düzgün ve muntazam toplayabilir, kenti temiz tutabilirsiniz. Toplu taşıma araçlarında dezenfeksiyon çalışmalarına hız verebilirsiniz.

11) Daha önce de söyledim, toplu taşıma araçlarına binenlere, pazaryerleri ve marketlerde alışveriş yapan vatandaşlarımıza maske dağıtabilirsiniz. Ancak niyetiniz başka. Art niyetlisiniz. ?Not: Halen bu konuda adım atmayan tek büyükşehir belediyesi, İzmir Büyükşehir'dir.

 12) Tüm bu art niyetlilere rağmen, Milletimizin en güzel özelliklerinden birisi, zor zamanlarda bir olmasını, birlik içinde her türlü zorluğu yenmeyi başarabilmesidir. Bu zorlu dönemi dünyaya örnek olacak bir dayanışmayla, birlik ve beraberlik içinde atlatacağız. #bizbizeyeteriz