Amerikan başkanın, başkanlık değil dolar kabadayılığı yaptığı günlerden sonra Türkiye’de Dolar’ın ve buna bağlı olarak döviz cinsi paraların, Türk Lirası karşısında değer almaya başlamıştı.

Kabadayı Amerikan başkanının, Dolar’ı uluslararası bir ticaret aracı olmaktan çıkmasına, bir silah olarak kullanmasına tüm dünyanın hemfikir olduğunu zamanlarda, iç sektörümüzde hemen dolara göre fiyat dizayn yapmaya başladı.

Doların 7 TL’ye yaklaştığı piyasa ekonomisinde, ‘Zam yapmayıp ne yapalım?’ diyenler kadar ‘Fırsat bu zam yapalım’ diyenlerin olduğunu gördük.

Bunlardan birisini sosyal medya adresimde takipçilerimle paylaşmıştım.

Arada bir gittiğimiz Kokoreççi kardeş, 10 TL olan yarım ekmek kokoreççi, dolardaki artışa bağlı olarak 12 TL yapmıştı.

Paylaşımımda, ‘İnekler bizim de, bağırsakları Amerikan’dan mı geliyor?’ diye alaylı şekilde kokoreççinin dövize endeksli bağırsaklarını yazdım.

Herkes yükseldiğini gördüğü dolara karşı yükselme gösteren ürünlerden kaçmaya başladı. 

Bu kaçış, piyasaları da olumsuz yönde etkiledi.

Aman zarar görmeyelim diyen ekonomi dünyası, bu sefer düşük satışlardan dolayı zarar görmeye başladı.

Yani fiyatlarını dolara endeksli arttırmaları onlara daha çok zarar verdi.

Tüketici tüketicidir ama, zora gelince, işine geleni, istediği kadar tüketmesini çok iyi bilir.

Tüketici fiyatların yükselmesini çok iyi takip eder,  fiyatların düşmesini de.

Dolar 7 liraya dayandığında ‘Eyvah’ diyerek etiketlerini yükseltenler, dolar 5,5 liraya kadar geriledi, şimdi bir kez daha ‘Eyvah’ deyin, elinize kaleminizi alın etiketlerinizi indirin.

Amerikalı Kokoreççi sen de!