CHP İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay referandum kampanyasını çarpıcı ifadelerle değerlendirdi.

Balbay'ın referanduma bir kala evet-hayır karşılaştırması şöyle:

"Evet'in dev pankartları, HAYIR'ın dev yürekleri vardı. Evet'in çok parası HAYIR'ın çok emeği vardı. Evet'i anlatan bir kişi ve danışmanları, Hayır'ı anlatan milyonlarca kişiydi."

Balbay referandum sürecinde karşılaştığı ilginç evet-hayır gerekçelerinden şu örnekleri vardı:

"Evet diyenler genellikle diyaloğa kapalıydı. Evet eğilimli bir yurttaş sohbetin beşinci dakikasında, ‘burada keserim, hayıra dönmekten korkuyorum' dedi. HAYIR'ın ise çok gerekçesi vardı. İlahiyat kökenli bir kardeşimiz kendi el yazısı ile bir not tutuşturdu elime. Şu yazıyordu; ‘Allah bile tebligatı peygambere, ölümü Azrail'e, vahiyi Cebrail'e, kıyameti İsrafil'e, doğayı Mikail'e vermişken, tüm yetkiyi tek adama niye verelim.' Çiftçi bir kardeşimiz de, 'bir çocuk için bile iki kişi gerekirken devleti tek kişinin eline vermek olmaz' dedi. Bir başka yurttaşımız, 'ben komşu ülkeler için hayır vereceğim, aksi halde onların da huzuru çok bozulacak' dedi. Tarlasından Alman ırkı alaca bir dana ile dönerken karşılaştığımız yurttaşa, hükümetin Almanya ile anlaşamadığını anımsattığımızda şu yanıtı verdi; ‘ben danamla bile anlaşıyorum. Bu insanlar birbiriyle niye anlaşamıyor?' Referandum cumhuriyet, demokrasi, Atatürk, hak, hukuk, ahlak diyen herkesi birleştirdi."

KORKULUK OLSAN BİLE YETER

Balbay, halkın sandıkta kullanacağı oyu açıklamaya çekindiğini anımsatarak şöyle devam etti:

"Kararsızım diyenlerin çoğu hayır kararını verdi. Ancak bunu açıklayamıyor. O nedenle kararsızım diyor. Bütün mesele sandığa gidişi arttırmak. Bir oydan ne çıkar kaygısızlığını silmek."

Balbay bu kesimlere Rıfat Ilgaz'ın Aydın mısın" başlıklı şiirini anımsattı. Şiirin son bölümü şöyle:

Yollar kesilmiş alanlar sarılmış

Tel örgüler çevirmiş yöreni

Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende

Benden geçti mi demek istiyorsun

Aç iki kolunu iki yanına

Korkuluk ol.

Balbay bu şiiri anımsattıktan sonra şunları söyledi:

"Halkımız gücünün farkına varsa korkuyu da yenecek. İstiklal Marşımız korkma diye başlıyor. Korkmak yerine sadece iki kolu yana açmak bile korkutmaya yeter."