Sosyal medya hesaplarını takip etmek herkes gibi bir gazetecilerin de günlük işleri haline geldi. Çünkü oradan takip ettiğimiz şey kişiler, kişilikler değil, yine haber.

Sosyal medya hesaplarından bazen o kadar saçma şeyler paylaşan mevki ve makam sahipleri çıkıyor ki, haber yapmamak için gazeteci olmanıza gerek yok, baktığınızda ‘Ben haberim’ diyor.

Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş gibi.

Başkan Eriş, iyi bir şey yaptığını düşünüyor. Mesajı iyi vermek istiyor. Haftaya dair dileklerini anlatıyor. Yazılanlarda sorun yok, dileklerinde de.

Ama fotoğrafta bir sorun var.

Çocukları okula gönderemediğimiz bu salgın döneminde.

Çocukları koruma altına aldığımız bu salgın döneminde.

Çocukları gözümüz gibi koruyup, yaşı büyüklerden ayrı tutmaya çalıştığımız bu salgın döneminde, Başkan Mehmet Eriş, almış çocukları yanına, maskesini takmış çenesinin altına, ‘Herkese iyi haftalar’ dileğinde bulunuyor.

Sağlık Bilim Kurulu, en kısa zamanda toplanıp, yaşı 65 yaşından büyüklere, yaşı 18’in altında küçüklere koyduğu kısıtlamalar gibi,  mevki ve makam sahiplerine de kısıtlamalar getirmeli.

Onlara, alıştığınız, hoşlandığınız, keyif aldığınız kabalıkları yaratma kısıtlaması getirmeli.

Hele ki yaşlılara, hele ki çocuklara sosyal mesafeden daha çok mesafeli durun mesajını vermeli.

Başkan Mehmet Eriş’in iyi niyetini anlıyorum ama taziye evine gidip binlerce insana korona bulaştıran, düğünde oynarken yüzlerce insanı korona yapanlar da en az onun kadar iyi niyetli.

Ama korona virüsü hiç iyi niyetli değil.

Mesafe yoksa maske yoksa temizlik yoksa affetmem bulaşırım, bulaştırırım diyor.

Başkan Eriş, 1,5 metre uzakta ve uzaklıklarda durarak, çocuklara elini kolunu sallayarak da pek ala iyi dileklerde bulunabilirdi.

İşte o zaman bilinçli iyi niyetli olurdu.

Bilinçsiz Belediye Başkanı olmaktan iyidir.