Buzağıların Gözlerinde Çapaklanma

Buzağılarda aşırı gözyaşı akıntısının sonucunda çapaklanma oluşur.

Çapaklanma bir conjunctivitis belirtisidir. Konjunktivit (conjunctivitis) göz mukozasının yangısıdır. Bazen gözler kızarmış, şişmiş ve çapaklı olur. Bazen de göz bulutlanır. Beyazımsı, mavimsi bir renk alır. O zaman keratoconjunctivitis adı verilen bir göz yangısı ortaya çıkmıştır. Keratoconjunktivit olduğunda gözün mükozası ile birlikte keratin tabakası da yangılanmıştır.

Öncelikle böyle durumlarda akla gelen hastalık ve sorunları sıralayalım;

İlk akla gelen ve bakılması gereken göze bir yabancı cisim kaçmasıdır. Toz, kum, bitki tohumları, saman, altlık parçaları, talaş göze kaçmış olabilir. Göz ilk iş olarak bu yönden muayene edilmelidir. Gözdeki çapaklar ılık serum fizyolojik ile temizlenmelidir. Evde her zaman bulunduğu için ve vakit kaybetmemek amacıyla çay ile de göz temizlenebilir. İçeriye bir şey kaçmış kaçıp kaçmadığı kontrol edilir. Kaçan bir yabancı cisim varsa çıkarılır, göze damla damlatılır. Böylece teşhis ve tedavi birlikte yapılmış olur.

Diğer bir sorun aşırı rüzgârdır. Bu konuyu da değerlendirmek ve ona göre önlem almak gerekir.

Kapalı, sıkışık, aşırı kalabalık ahırlarda biriken amonyak da gözyaşı akıntısına ve çapaklanmaya yol açar.

Aşırı soğuk da çapaklanmaya sebep olabilir.

Ayırıcı tanı için diğer hastalıkları da akılda bulundurmak gerekir. Bunların başında Moraxella bovis tarafından meydana getirilen, sineklerle bulaşan pembe göz hastalığı gelir. Moraxella bovis’in sebep olduğu ve yazın daha çok görülen enfeksiyöz keratokonjunctivitiste tipik olarak gözde bulutlanma oluşur.

Pembe göz hastalığı kışın da ortaya çıkabilir. Kışın daha çok tozlarla yayılan Moraxella bovoculi enfeksiyonları ortaya çıkar. Klinik belirtiler diğeri ile aynıdır. Bu enfeksiyonda blefaritis (göz kapaklarının yangısı) da söz konusudur. O yüzden gözkapakları da şişmiştir.

Göz kapaklarının şişmiş halde olması IBR hastalığında da meydana gelir. Ayırıcı tanıda IBR hastalığı da göz önünde bulundurulmalıdır. İnfectious Bovine rhinotracheitis (IBR) hastalığının etkeni herpes virüstur. Gözde kızarıklık, korneal ödem, gözde ve burun çevresinde akıntı ile karşımıza çıkar. Ancak diğer hastalıklardan ayırmak için başka belirtiler de kontrol edilmelidir. Ağız ve burunda ülserler, iştahsızlık, ateş, öksürük, sık soluma, kötü kokulu nefes izlenebilecek diğer belirtilerdir. Tabii ki kesin teşhis laboratuvar muayeneleri ile belli olur. IBR 6 aylıktan küçük buzağılarda nadir olarak görülür. Daha büyüklerde görülme ihtimali yüksektir. BoHv 1 virüsünün sebep olduğu bu hastalık hızla yayılır. Teşhis için laboratuvar tahlilinin en erken zamanda yapılması gerekir.

Ayırıcı tanı bakımından Pasteurella enfeksiyonlarının da akılda tutulması lazımdır. Pasteurella enfeksiyonlarında gözyaşı akıntısı ve çapaklanma söz konusudur. Tabii ki diğer belirtilerle birlikte.

Mikoplazma ve Üreaplazma enfeksiyonlarında da gözyaşı akıntısı ve çapaklanma ortaya çıkar. Özellikle buzağıların kulak iltihaplarında (otitis) söz konusu soruna gözyaşı ve çapaklanma da eşlik eder. Hasta kulak tarafına dönme, başını bir yere sürtme gibi tipik belirtilerle kendini gösteren otitis hastalığı çoğunlukla buzağılarda görülen bir mikoplazma enfeksiyonudur. Göz ve kulak birlikte kontrol edilmelidir. En belirgin fark; Mikoplazma enfeksiyonlarında oluşan göz yangılarında keratitis olmamasıdır. Sadece konjunctivitis ortaya çıkar.

Bir koronavirüs enfeksiyonu olan kış ishalinde asıl belirti ishal olmakla birlikte gözde çapaklanma, aşırı gözyaşı ve burun akıntısı da görülebilir.

Akla gelen bir sorun da A vitamini eksikliğidir. Nadir olarak ortaya çıksa da akılda bulundurulmalıdır.

Moraxella enfeksiyonların Trueperella pyogenes ve Streptococcus dysgalactiae gibi mikroorganizmaların eşlik ettiği ve enfeksiyonu şiddetlendirdiği vakalar da söz konusudur. Dikkat edilirse; eşlik eden, fırsatçı,yandaş mikroorganizmalar mastitise sebep olan bakterilerdir.

Tedavi:

Tedaviler hastalığın teşhisine göre uygulanır. Moraxella enfeksiyonlarında antibiyotikler ve yangı giderici ilaçlar yararlı olur. Oksitetrasiklin , tulathromisin,tylosin gibi antibiyotikler kullanılır. Bunlar, veteriner hekimin önerdiği doğrultuda, göze, göz kapağına ya da kas içine verilebilir.

Koruyucu hekimlik:

Buzağılar tozdan, güneş ışığından uzak tutulmalıdır. Güneş ışığı özellikle Moraxella bakterisinin aktivitesini arttırır. Moraxella bovoculi’nin Moraxella bovis’e göre antibiyotiklere daha dirençli olduğu bilinmektedir. O yüzden sinek ve tozlara karşı gerekli önlemler alınmalıdır.

Eğer pink eye (pembe göz) aşırı yayılmış ise otovaksin yaptırılabilir. Çok sayıda hayvanda görüldüğünde otovaksin (otojen aşı, çiftliğe özel aşı) uygulanması daha akılcı olur.

IBR, pasteurella gibi enfeksiyonlarına karşı aşıların gözle ilgili olduğu kadar diğer sorunlar için de sistemli olarak yapılması şarttır.

Havalandırmanın önemi yine dikkat edilmesi gereken bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Kapalı ahırlarda amonyak birikimine meydan verilmemelidi

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.